Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/2252 E. 2023/224 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2252
KARAR NO : 2023/224
KARAR TARİHİ : 10/05/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/04/2021
NUMARASI : 2018/… ESAS-2021/… KARAR
DAVACI : … -T.C….-…
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … –
Av. …
DAVA : Genel Kurul Kararı ve Genel Kurula Çağrının Yok Hükmünde Olduğunun Tespiti

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 10/05/2023
YAZIM TARİHİ : …

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/04/2021 tarih, 2018/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu;
GEREKÇE :
Dava “Genel Kurul Kararı ve Genel Kurula Çağrının Yok Hükmünde Olduğunun Tespiti” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilinin, Adana Ticaret Sicilinde … sicil numarası ile kayıtlı … Enerji ve Teknolojileri San ve Tic. A.Ş.’nin %49 oranında paydaşı ve Yönetim Kurulu üyesi iken 05/12/2017 tarihinde üyelikten istifa ettiğini, bu nedenle yönetim kurulu diye bir kavram kalmadığını, davanın 27/04/2018 tarihinde ertelenen ve 08/06/2018 tarihinde yapılan genel kurul kararlarına ilişkin olduğunu, yönetim kurulunun usulüne uygun oluşturulmadığını, genel kurul çağrısının ana sözleşme ve kanuna uygun şekilde oluşturulmuş bir yönetim kurulu tarafından yapılmadığını, genel kurulun gündeminin değiştirildiğini, gündeme bağlılık ilkesinin ihlal edildiğini, şirketin diğer ortağının iyi niyetli olmadığını, 08/06/2018 tarihli genel kurulda usulüne uygun olarak seçilmiş bir yönetim kurulu üyesinin hazır olmadığını, toplantıya sunulan finansal tabloların yetkili yönetim kurulu tarafından onaylanmadığını, gündemin 4. maddesinde yönetim kurulu üyesinin ibrasının görüşüldüğünü, usulsüz bir şekilde yönetim kurulu üyeliğine seçilen …’ın da katıldığı oylama ile ibra kararı verildiğini, 2017 yılına ait finansal tabloların oylandığını, ancak bu tabloların gerçeği yansıtmadığını belirterek genel kurul çağrısının ve 08/06/2018 olağan genel kurulunun yok hükmünde olduğunun tespiti ile kabul edilen maddeler yönünden gerek yoklukları nedeniyle gerekse de açıklanan nedenlerle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından 27/04/2021 tarih, 2018/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, davalı … Enerji ve Teknolojileri San. ve Tic. A.Ş’nin 08/06/2018 tarihli genel kurulunun ve bu genel kurula çağrının yok hükmünde olduğunun tespitine, karar verildiği, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Dava istinaf aşamasında iken davacı vekili tarafından İlk Derece Mahkemesine verilen dilekçe ile davalı ile sulh olduklarını, davadan feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, feragat nedeniyle dosya hakkında karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili tarafından İlk Derece Mahkemesine verilen 03.04.2023 tarihli dilekçe ile davacı ile anlaşmaya vardıklarını ve davacının davadan feragatini kabul ettiklerini, davacının davadan feragat etmesi üzerine vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamelerinde feragat yetkilerinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Feragat, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış; 310. maddesinde ise hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebileceği açıklanmıştır.
Hiçbir kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi, davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz. Usul hukukumuzda kural olarak hüküm kesinleşinceye kadar her davadan feragat edilebilir ve bir usul hukuku kavramı olarak davadan feragatin açık, kesin ve koşulsuz olması, yasa gereğidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309. maddesi aynen; “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır” şeklindedir.
Davaya son veren taraf işlemlerinden biri olan feragat davacının mahkemeye karşı yapacağı tek taraflı bir irade beyanı ile olur. Feragatin geçerliliği için bunun davalı ve mahkeme tarafından kabul edilmesine gerek yoktur. Davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer. Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile, davacı feragatten dönemez; feragati ile bağlıdır.(HGK.’nın19/02/2019 tarih ve 2015/21-1114 Esas-2019/164 Karar, HGK.’nın 11/04/2019 tarih ve 2018/12-1004 Esas-2019/433 Karar)
Somut olay bakımından, davacı vekili dosya istinaf aşamasında iken İlk Derece Mahkemesine sunulan dilekçe ile davadan feragat ettiklerini bildirdiğinden, bu beyan çerçevesinde işlem yapılması zorunludur.
Hükümden sonra ortaya çıkan ve istinaf incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari İşleri ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin”, “Karar Verilmiş Dosyalara İlişkin İşlemler” başlıklı 215/1 maddesinde düzenlenen “Hükmün kesinleşmesinden önce davadan feragat, davayı kabul veya sulh hâlinde, hâkim dosya üzerinden bu konuda ek karar verir. Taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi sırf bu nedenlerle dosya istinaf veya temyiz incelemesine gönderilmez.” hükmü gereğince davadan feragatin dosyanın istinaf aşamasında ve Dairemizde iken yapılması nedeniyle ilk derece mahkemesince karar verilmesi mümkün bulunmadığından 6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi delaletiyle 353. maddesi kapsamında Dairemizce değerlendirilip karara bağlanması gerekmektedir.
Bu nedenle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın 6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi gereğince feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Davalı vekilinin ilk derece mahkemesine ilişkin istinaf başvurusunun davadan feragat nedeniyle konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-6100 sayılı HMK.’nın 355. maddesi gereğince Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/04/2021 tarih, 2018/… Esas, 2021/… Karar sayılı KARARININ RES’EN KALDIRILMASINA,
3-6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi gereğince davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90.TL karar ve ilam harcından peşin olarak yatırılan 35,90.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 144,00.TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/10/2021 tarih, 2018/… Esas, 2021/… Karar, 2021/… Harç nolu, Harç Tahsil Müzekkeresinin İPTALİNE,
Harç tahsil edilmiş ise davalıya İADESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince davalı vekili tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
İstinaf incelemesi yönünden;
1-492 sayılı Harçlar Kanunu istinaf eden davalıdan alınan 59,30.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davalıya İADESİNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince davalı tarafından istinafta yapılan yargılama giderinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
4-6100 sayılı HMK.333 maddesi uyarınca peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 10/05/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır