Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/2242 E. 2022/298 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2242 – 2022/298
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2242
KARAR NO : 2022/298
KARAR TARİHİ : 14/03/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : …

VEKİLİ : Av…
DAVALILAR : 1- …

2- …

VEKİLİ : Av…

DAVA : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 14/03/2022
YAZIM TARİHİ : …

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı şirketler aleyhine Adana Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından 10.004.931,51.TL alacağın tahsili talebi ile açılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibe karşı, borçlu/davalı şirketlerin haksız ve mesnetsiz itiraz ettiklerini, müvekkili şirket ile davalı şirketler arasında uzun süreli ticari ilişki olduğunu, borçlu şirketlerden … Lojistik Hizmet Organizasyon ve Taşımacılık A.Ş.’nin her iki borçlu/davalı şirketin borçları ile ilgili olarak müvekkili şirket lehine 10.000.000,00.TL bedelle 3. dereceden ipotek tesisi gerçekleştiğini, Adana Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapılmak zorunda kalındığını, borçlu şirketlerin itiraz etmesi sonucunda takibin durduğunu, itiraz dilekçelerindeki beyanların tamamen gerçek dışı olup, bu hususun müvekkili şirket defter ve belgeleri üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacağını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla davalıların/borçluların haksız ve mesnetsiz itirazlarının iptali ile icra takibinin devamına, avukatlık ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesine ve davalılar aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile %100’ü oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilinin cevap dilekçesi ile ; satış vaadi sözleşmesinin, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklanan borçların ödenmesi içi yapıldığının kabul edilmesi gerektiğini, yaklaşık 20.000.000,00TL kıymetindeki taşınmazın 900.000,00TL gibi bir bedelle satışının vadedilmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğuna göre müvekkili tarafından yapılan savunmaya bu yönü ile itibar edilmesi gerektiğini, her iki şirketin borcunu fazlasıyla karşılamasına rağmen davacı taraf, taşınmazların üzerinde bulunan haciz ve hazine ile olan ihtilafa dayalı davalar bulunmasını bahane göstererek sorun çıkardığını, alacağı için teminatlar istediğini ve Çukurova Tapu Sicil Müdürlüğü’nün 16.05.2019 tarih ve … yevmiye numaralı resmi senet ile davaya konu 10.000.000,00.TL bedelli ipotek tesis edildiğini, davacının bunu yeterli görmeyip Adana 12. Noterliğinden 2.000.000,00.TL bedelli rehin sözleşmesi tanzim edildiğini, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmiline, davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile; davacı tarafa arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini ibraz etmek üzere bir haftalık kesin süre verilmesine karşılık belirtilen tutanak ibraz edilmediği, bu nedenlerle 6325 sayılı Kanunun 18/A-2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine, ayrıca davalı lehine hüküm tarihindeki AAÜT 7/2 maddesi uyarınca 4.080,00.TL vekalet ücretine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalılar vekili istinaf talebi ile; mahkemece davanın usulden reddine karar verildiği ancak müvekkili lehine AAÜT 7/2 maddesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedildiği, yerel mahkemece müvekkili lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, yerel mahkeme kararının vekalet ücretine ilişkin kısmının kaldırılmasını, lehlerine nispi vekalet ücretine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali” davasıdır.
İlk derece mahkemesince yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği, karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.

İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.

İstinafa konu uyuşmazlık, mahkemece davalılar lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümleri’nin 7. maddesinin 2. fıkrasında, “Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur” hükmüne yer verilmiştir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 11.03.2021 tarih 2021/3278 Esas, 2021/800 Karar Sayılı Kararında; ” davanın açıldığı tarihte ticari davalarda arabuluculuk başvurusunun dava şartı olduğu ve başvuru sonucunda düzenlenen son tutanağın dava dilekçesine eklenmesinin zorunlu olduğu belirtilerek, davanın HMK 114 ve 115. maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmiş, davalı şirket lehine ise karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi ve 2. kısmın 2. bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur düzenlemesi gereğince, davacının maktu 2.725,00.TL vekalet ücreti ile sorumlu tutulması gerekirken, dava değerine göre hesaplanan nisbi vekalet ücretiyle sorumlu tutulması doğru olmamıştır.” denilmiştir.
Somut olaya gelince; mahkemece davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiş olup, davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden mahkemece davalılar lehine AAÜT’nin 7/2 maddesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davalılar vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde oluşturulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı davalılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70. TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 21,40.TL harcın davalılardan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalılar üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dairemizce dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda oy birliğiyle, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 bendi gereğince aynı kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 14/03/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır