Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/2220 E. 2022/130 K. 21.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2220
KARAR NO : 2022/130
KARAR TARİHİ : 21/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2021
NUMARASI : 2021/… ESAS
DAVACI : … – T.C.:…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – T.C.:…-…
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Şirket Yöneticilerinin Azli

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 21/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/02/2022

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/09/2021 tarih ve 06/10/2021 tarih, 2021/… Esas sayılı ara kararları aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, istinaf başvurusuna tabi bir karar olduğu, başvuru şartlarının yerine getirildiği dosya üzerinde yapılan ön inceleme ile anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; davacı ve davalının, … Taah. Paz. İth. İhr. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’nin münferiden temsile yetkili müdürleri ve ortakları olduğunu, Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/… Esas sayılı dosyasında şirkete denetim kayyım kurulu atandığını, davalının, mahkemenin tedbir kararına aykırı olarak ve ortaklar kurulu kararı olmaksızın şirketin Ziya Paşa, Belediye, Toros, Kenan Evren ve TOKİ şubelerini üçüncü kişilere devrettiğini, bunun dışında şirketin malvarlığını usulsüz olarak elden çıkarmakta olup, şirkette çalışmamasına rağmen bazı yakınlarını şirkette sigortalı gösterdiğini, davalının müdürlük yetkisini kötüye kullandığı ve şirkete zarar verdiği ileri sürülerek ihtiyati tedbir yoluyla davalının müdürlük yetkilerinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARAR ÖZETİ :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/09/2021 tarih ve 2021/… Esas sayılı ara kararı ile; 6100 sayılı HMK 390. Maddesi gereğince ihtiyati tedbir isteyen tarafın tedbir isteminin haklılığını yaklaşık olarak ispatlama yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda dava dilekçesindeki tek taraflı iddialar dışında davalı şirket müdürünün kötü yönetimine dair yaklaşık düzeyde hiçbir delil sunulmadığı, kaldı ki davacı tarafın açıklamasına ve Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/… Esas sayılı dosyasında alınan 10.12.2018 tarihli tedbir kararına göre şirkete denetim kayyımlarının atanmış olması dava konusu kötü yönetim iddiaları yönünden bir sübap görevi göreceği bu nedenle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/10/2021 tarih ve 2021/… Esas sayılı ara kararı ile; dilekçeye ekli hesap ekstresi fotokopisinden 26/08/2021 tarihinde “talimata istinaden Ömer Koçaklı’ya ödenen” açıklamasıyla 219.000,00.TL hesap hareketinin olduğunun anlaşıldığı ancak fotokopiden bu hesabın kime ait olduğu konusunda bir detay bulunmadığı, 6100 sayılı HMK 390. Maddesi gereğince ihtiyati tedbir isteyen tarafın tedbir isteminin haklılığını yaklaşık olarak ispatlama yükümlüğü bulunduğu, somut olayda, Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/… Esas sayılı dosyasında alınan 10.12.2018 tarihli tedbir kararına göre şirkete denetim kayyımlarının atandığı, bu kararın şirketin kötü yönetimine karşı yeterli bir tedbir olduğu, denetim kayyımları görevini yapmıyor ise bu konudaki şikayetin Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılması gerektiği bu nedenle ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili 21/09/2021 tarihli istinaf talebi ile; mahkemece verilen 17/09/2021 tarihli ara kararın hukuka aykırı olduğunu, mahkemece Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasının yeterince incelenmediğini, ortaklar kurulu kararı ile yöneticinin azlinin diğer ortak olan …’nın eylemlerinin ortada olduğundan bahisle imkansız olduğu ve dahi şirketi açık bir şekilde zarara uğratan şirket müdürü …’nın yanında bazı çıkarları sebebiyle yer aldığının açık olduğunu ve işbu davanın ivedi olarak bu sebepten ikame edildiğini, dosyada şubelerin üçüncü şahıslara şirket açısından denetim kayyumu olmasına rağmen taşeronluk sözleşmesi ile müvekkilin bilgisi haricinde devredildiğinin de açık olduğu buna ilişkin pos cihazı çıktıları ve fişlerin dosyada mevcut olduğunu, sunulan SGK dökümanlarından görüleceği üzere davalının oğlunu hakikata aykırı şekilde sigortalı gösterdiğinin açık olduğunu, müvekkilinin şirketten bilgi alma hakkının önüne geçildiğini hatta davalının hiçbir geçerliliği olmamasına rağmen şirket üzerinden hak iddia ettiğini, mahkemece verilen kararın kaldırılarak, davalının yönetim ve temsil yetkisinin tedbiren kaldırılmasını, bu talep kabul görmez ise tedbiren sınırlandırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili 15/10/2021 tarihli istinaf talebi ile; 29/09/2021 tarihinde mahkemeden ihtiyati tedbir talebinde bulunduklarını, bu talebin 06/10/2021 tarihinde reddedildiğini, hukuka aykırı bu red kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, davalı şirket yetkilisinin temsil yetkisinin tedbiren sonlandırılmasının reddi yönündeki kararın eni gelişen olay ve sunulan deliller dikkate alınarak tekraren değerlendirilmesi ve bu yöndeki taleplerinin kabulü ile talebin kabul edilmemesi halinde davalı şirket yetkilisi …’nın şirketi borçlandırıcı işlem yapması ve şirket adına banka hesaplarının kullanılması, para transferi, mobil ve internet bankacılığı kullanımı ve sair tüm bankacılık işlemlerini yapmaması yönünde yetkisinin tedbiren sınırlandırılmasını talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Şirket Yöneticilerinin Azli” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının dava konusu şirketi kötü yönettiğinden bahisle yönetim görevinden azlini ve tedbiren kayyım tayinini talep etmiş olup, ilk derece mahkemesince kayyım tayini talebinin reddine karar verildiği iş bu tedbir talebinin reddi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Adana Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 24.09.2021 tarihli yazısı incelendiğinde Adana 6.Sulh Ceza Hakimliği’nin 04.10.2016 tarih 2016/4468 Esas sayılı kararı ile TMSF’nin dava konusu şirkete kayyım olarak atandığı, Adana 11.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasında verilen 10.12.2018 tarihli karar uyarınca kayyım kararının ayrı ayrı denetim kayımına dönüştürülmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Ticari şirketlerin asıl olan mevcut yöneticilerinin eli ile idaresi olup kaldı ki, dava konusu şirkette hali hazırda Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nce atanmış denetim kayımı bulunduğu bu haliyle mevcut yöneticilerin temsil yetkisinin sınırlandırıldığı, bu aşamada yeni bir kayyım tayinin atanmasının da TTK’nun 630/2 maddesinin düzenleniş amacına uygun olmadığı gibi şirketin yönetiminde çift başlılığa ve kaosa sebebiyet vereceği anlaşılarak ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde oluşturulması uygun görülmüştür.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1)-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/09/2021 tarih ve 06/10/2021 tarih, 2021/… Esas sayılı ara kararları usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 161,40.TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 118,60.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 42,80.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince taraflara İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 330. Maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak 21/02/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır