Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/2081 E. 2022/165 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2081 – 2022/165
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2081
KARAR NO : 2022/165
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
YAZIM TARİHİ : …

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; satılıp teslim edilen mallara ilişkin fatura düzenlendiğini ve bedellerinin ödenmediğini, davalının icra dosyasına yetki itirazının haksız olduğunu, müvekkili şirektin Adana/Mersin ve Türkiye’nin çeşitli illerinde mağazalarının bulunduğunu, bu şekilde faaliyetlerinin sürdürdüğünü ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; Takip dosyasına sunulan faturalardan, fatura düzenleyen davacının adresinin Bağcılar/İSTANBUL, fatura borçlusunun ise Silifke/Mersin adresinde bulunan davalı olduğu, alacaklının sunmuş olduğu vekaletnamede yine davacı adresinin yukarıda belirtilen Bağcılar/İSTANBUL adresi olduğu, itirazın iptali davalarında öncelikle usulüne uygun bir icra takibinin yapılıp yapılmadığının dava şartı olduğu, dava şartının yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiği, davalının icra takibinde yetki itirazında bulunduğu, TBK 89 gereğince para borçlarında alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğinin belirtildiği, buna göre davacının Bağcılar/İstanbul adresinde icra takibi yapabileceği, ancak yetkisiz Adana İcra Müdürlüğü’nde icra takibi yapıldığı, yapılan bu takibe takip borçlusunun yetki bakımından itiraz ettiği, yetkili icra müdürlüğünün Silifke/Mersin İcra Müdürlüğü olduğu, Adana İcra Müdürlüğü’nün yetkili olmadığı, öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın değerlendirilmesi gerektiği, yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadığı gerekçesi ile davanın HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketinin Türkiye genelindeki mazğalarından satış yaptığını, davalının Mersin şirketinden mal satın aldığını, Adana’da da mağazanın bulunduğunu, Adana’nın muamele merkezi kabul edilmesi gerektiğini, edilmez ise malı Mersin mağazasının sattığını, Mersin İcra Müdürlüğü’nün yetkili kabul edilmesi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
Dava dosyası, takibe konu faturalar, davalının icra takibine itiraz dilekçesi ve tüm dosya kapsamı.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça, davalı tarafın satın almış olduğu ürünleri teslim almasına rağmen bedelini ödemediği, defalarca yazılı ve sözlü ihtara rağmen ödememekte ısrar etmesi üzerine müvekkili şirket tarafından Adana İcra 12. Müdürlüğü’ne ait … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafından takibe yapılan itirazın haksız olup iptaline karar verilmesi gerektiği iddia edilmiş, İlk derece mahkemesince yetkisiz icra dairesinde takip başlatıldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır.( HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E. 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E.,2002/208 K. ).
Mahkeme icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise “Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından davanın reddine” karar verecektir.(06.10.2004 tarih E:2004/19-410 K:2004/471 karar sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı)
İİK’nın 50/1. maddesi uyarınca, para veya teminat borcu için takip hususunda HMK’nın yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile uygulanır. HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. HMK 10. maddesi gereğince sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda dava ve icra takibi, sözleşmenin yerine getirileceği yerde de açılabilir.
Somut olayda, Adana İcra Dairesi’nde başlatılan icra takibine davalı-borçlu tarafından süresinde itiraz edilip, borçlunun yerleşim yeri olan Silifke İcra Daireleri’nin yetkili olduğu belirtilerek yetki itirazında bulunulduğu, itirazın iptali davasının takibe sıkı sıkıya bağlı bir dava olup, yetkili icra dairesinde takip yapılmış olmasının dava şartı olduğu, takibin yapıldığı Adana’nın davalının yerleşim yeri olmadığı gibi, sözleşmenin ifa yeri de olmadığından, davacının Adana’da mağazası bulunmasının Adana İcra Dairesi’ni yetkili hale getirmeyeceğinden İlk Derece Mahkemesi’nce davanın usulden reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olduğu, davacının aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 80,70.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 59,30.TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-Kararın dairemizce taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 23/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır