Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1925 E. 2022/175 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1925
KARAR NO : 2022/175
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI : 2021/… Esas, 2021/… Karar

DAVACI : … – TCK NO:…
VEKİLİ : Av. …,
DAVALI : …,TCK NO:…,
DAVANIN KONUSU : Manevi Tazminat

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
YAZIM TARİHİ :

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2021 tarih ve 2021/… Esas, 2021/… karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının eşi ile adi ortaklık kurduğunu, davalının da eşinden aldığı vekaletname ile vekil/temsilci sıfatı ile bulunduğunu, vergi mükellefiyetinin müvekkili ve davalının eşi … adına kayıtlı olduğunu, davalının eşinin vekili/temsilcisi sıfatı ile işlemde bulunduğunu, kârdan %30 pay aldığını, son dönemde daha fazlasına el koyduğunu, eşini temsilen ortak sıfatıyla bulunduğunu, işçi olarak çalışmadığını, ancak müvekkiline işçilik davası açtığını, son dönemde davalının elde edilen gelirden ödemesi gereken borçları ödemediğini, ödeme gibi gösterip geliri uhdesine geçirdiğini, bu durumun ortaya çıkmasıyla ortak ve eşinin piyasaya çok miktarda borçlandıklarını, ortaklıktan ayrılmak istediklerini ifade etmeleri üzerine … ile müvekkili arasında adi ortaklık ilişkisinin fiilen ve hukuken sonlandırıldığını, davalı ve eşinin %30’dan fazlasını uhdelerine geçirdiğini, ayrıca bu ticarethane sebebi ile çevre edildiğini, borç para aldığını, aldığı borçları ödemeyerek müvekkilinin de ticari itibarını zedelediğini, davalının eşinden muvazaalı olarak ayrıldığını, davalının haksız fiil ve davranışlarıyla müvekkilinin elem ve azaba uğradığını belirterek, 200.000,00.TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ve müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … duruşmadaki beyanında özetle; adi ortaklığın ücretli çalışanı olduğunu, davacıdan alacaklı olduğunu, bu konu ile ilgili olarak iş mahkemesinde yargılamanın devam ettiğini, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; davacının tacir olduğu ve uyuşmazlığın ticari işletmesiyle ilgili bulunduğu, davalının ise Mersin Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabi yazısından da anlaşıldığı üzere tacir olmadığı, öte yandan uyuşmazlığın temelinin adi ortaklıktan kaynaklanmakta olup TTK’nın 4. maddesinde sayılan mutlak ticari davalar arasında da yer almadığı, bu durumda 6100 sayılı HMK’nın 2/1. maddesi uyarınca görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın HMK’nın 114/1-c,115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın ticari nitelikteki haksız fiilden kaynaklı manevi tazminat davası olduğunu, davalının ticari işletmede/ticarethanede adi ortak olan eşinin vekili/temsilcisi sıfatı ile bulunduğunu, buna ilişkin vekaletname sunulduğunu, bu durumda halefiyet gereği tacir olarak kabul edilerek değerlendirilmesi gerektiğini, TTK’nin 12/3. Maddesine göre sorumlu olduğunu, ayrıca, adi ortaklığa ait ticari işletmede adi ortak Vuslat’ın temsilcisi bulunan davalının haksız fiillerinin ticari anlamda değerlendirilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, adi ortaklık ve haksız fiile dayalı manevi tazminat istemine ilişkidir.
İlk derece mahkemesince, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Karar karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtilaf, görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğu ve ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bir davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülebilmesi için davanın TTK’nın 4. maddesine göre mutlak veya nispi ticari dava olması gerekmektedir.
Somut olayda davacı yan gerçek kişi tacir ise de, Vergi Dairesinden gelen yazı cevabına göre davalı tacir değildir. Öte yandan uyuşmazlığın temeli davacı ile davalının eşi arasındaki adi ortaklıktan kaynaklanmakta olup, adi ortaklıktan kaynaklanan davalar mutlak ticari dava niteliğinde de değildir. Davacının işbu davada tacir olduğunu iddia ettiği ve davalıya vekalet veren diğer ortağa yönelik bir talebi bulunmadığından, davasını doğrudan tacir olmayan davalıya karşı açtığından uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararının usul ve yasaya uygun olduğu ve davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından , davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 80,70.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 59,30.TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından taraf lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucusunda kesin olmak üzere oy birliğiyle 24/02/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır