Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1560 E. 2022/181 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1560 – 2022/181
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1560
KARAR NO : 2022/181
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ :Av. …
DAVALI :…
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 24/02/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı bankanın Pozcu Şubesi ile davalı … arasında 30/10/2013 tarihli 550.0000,00.TL, 22/04/2015 tarihli 500.000,00.TL bedelli Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden kredi kullandırıldığını ancak sözleşme ile tanınan süreler içinde bu krediyi ödemediğini, taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümleri ihlal edildiğinden kredi hesabının 06/12/2016 tarihi itibariyle kat edildiğini, davalı aleyhine kullanmış olduğu kredilerin ödenmeyen miktarının tahsili için Mersin 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğunu ve davalının bu itirazı süre kazanmak amacıyla yaptığını, haksız ve kötüniyetli olarak yapılan itirazın iptaline, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile; davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde bildirilen adrese çıkartılan tebligatların bila ikmal iade edildiği, UYAP üzerinde yapılan sorgulamada davalıya ait Mernis adresinin bulunmadığı anlaşılmakla, HMK 119/1-b uyarınca davacı vekiline, davalının adresini bildirmesi için bir haftalık kesin süre verilerek, bu süre içinde eksikliğin tamamlamaması halinde HMK 119/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtar edilmesine karar verilerek, davacı vekiline çıkartılan davetiyenin 08/03/2018 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davacı vekilinin kesin süre içerisinde davalının adresi bildirilmemiş olduğundan 6100 sayılı HMK’nun 119/son maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu şöyle ki, davalı hakkında mahkemeye sunulan bilgiler doğrultusunda davalının adres ve kimlik araştırmasının yapılarak adreslerinin tespit edilmesi, tespit edilmemesi halinde ise 6099 sayılı yasa ile değiştirilen 7201 sayılı yasanın 21, 28 ve 35. maddeleri dikkate alınarak taraf teşkilinin sağlanması gerektiğini, davalının adresinin bilinmemesi durumunda mernis adresine tebligat yapılabileceğini, mernis adresinin de bulunmaması halinde mahkemece ilgili yerlerden sorularak adres araştırması yapılabileceğini, yine netice alınamaz ise son çare olarak ilanen tebligat yoluna gidilmesi gerektiğini, bu nedenlerle mahkemece taraf teşkilinin sağlanması için yapılması gerekli inceleme ve araştırma yapılmadan dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)” davasıdır.
Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davası olup, ilk derece mahkemesince davacının davalının adresini kesin süre içinde bildirmediğinden bahisle davanın reddine karar verildiği iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin istinaf sebepleri bakımından çözümlenmesi gereken sorun davalının adresinin dava dilekçesinde bulunması gereken zorunlu unsurlardan olup olmadığı ve dava dilekçesinde bildirilen adrese tebligat yapılamaması halinde yeni adresin davacı tarafından bildirilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilip verilmeyeceğine ilişkindir.
Dava dilekçesinin incelenmesinden davalının adresinin bildirildiği, davalı vekilince akabinde davalıya ait 4 tane adresin mahkemeye bildirildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 119. maddesinde dava dilekçesinde bulunması gereken hususlar sayılmıştır. Anılan maddenin ikinci fıkrasında ise, dava dilekçesinde bulunması gereken bu unsurlardan mahkemenin adı, dava konusu ve değeri, vakıalar, deliller ve hukuki sebepler dışında kalanlardan herhangi birinin eksik bırakılmış, yazılmamış olması durumunda hakimin davacıya eksikliğin tamamlanması için kesin süre vermesi gerektiği belirtilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 119. maddede verilen kesin sürenin bir haftalık süre olacağı da belirtilmiştir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde dava açılmamış sayılır.(HMK.md.119/2) HMK 119 maddesinde belirtilen dava dilekçesinde bulunması, bulunmaması halinde tamamlanması zorunlu unsurlardan olan davalının açık adresinin bildirilmemiş olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurma yoluna gidilmiş ise de, anılan kanunun 119. maddesinde belirtilen husus, dava dilekçesinde davalı tarafın adresinin hiç yazılmamış, bildirilmemiş olması durumunda davacı tarafa verilecek bir haftalık kesin süre içinde bu eksikliğin tamamlanmasının istenmesi, tamamlanmaması halinde uygulanacak yaptırımın karşı tarafa ihtar edilmesidir. Aksine düşünce, gerek Tebligat Kanunun tebligata ilişkin ilgili hükümlerini ( Teb.K. Md 21- 25-28) gerekse Tebligat Kanununun Uygulanmasına dair Yönetmeliğinin ilanen tebliğ ile ilgili 48 ve devamı maddelerini işlevsiz hale getirecektir.(Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 15.05.2013 tarih ve 2013/1283 E.-13844 K.sayılı kararı)
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 119/2. maddesinde;davacıya, davalının T.C. kimlik numarasını bildirilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır.(Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin 11.06.2013 tarih ve 2013/5600 E.-15760 K.sayılı kararı)
Davacı, davalının adresini dava dilekçesinde bildirmediği için kendisine verilen bir haftalık süre içerisinde de davalının adresini bulamadığı takdirde, dava açılmamış sayılmaz. Bu durumda mahkemece yapılan araştırmadan sonra gerekirse ilan yoluyla dava dilekçesinin tebliği gerekir.(Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 02.12.2013 tarih ve 2013/5492 E.-21835 K.sayılı kararı)
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesi, tebligat yapılacak şahsın bilinen en son adresine tebligat yapılacağına, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek tebligatın buraya yapılacağını hüküm altına almıştır. Aynı Kanunun 28. maddesi gereğince kendisine tebligat yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya işyeri bulunamayan tebligat muhatabının, adresi meçhul sayılır. İlan yolu ile tebligat, başvurulacak en son yol olduğundan, mahkeme, muhatabın adresini resmi ve özel Kurum ve dairelerden veya zabıta aracılığıyla soruşturarak tespit ettirebilir.Ayrıca, ilanen tebliğde, ilan metninin mahkeme ilan tahtasına asılması yoluyla da ilan edilmesi Tebligat Kanunu’nun 29. maddesi gereğidir.(Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 06.12.2018 tarih ve 2016/10700 E.-2018/10325 K.sayılı kararı)
Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-a.6 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davalının adresinin yukarıda açıklanan yöntemle mahkemece araştırılıp tüm deliller toplanarak sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davacı vekili tarafından Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının HMK.’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3)-Dava dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacıya İADESİNE,
5)-Davacı tarafından istinaf için yapılan yargılama giderinin esas hüküm ile birlikte İlk Derece Mahkemesince karara BAĞLANMASINA,
6)-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
7)-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olmak üzere 24/02/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır