Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1522 E. 2021/1378 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1522
KARAR NO : 2021/1378
KARAR TARİHİ : 25/11/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında narenciye alım satımı yapıldığını, Davalı şirket tarafından satış sonucu anlaşılan bedelin tamamı ödenmediğini, davalı şirket ile müvekkil narenciye ürünleri satışı için 210.000,00.TL için analaşılmış olsa da , şirket tarafından verilen beyannamede 228,000,00.TL tutar kayda geçildiğini, davalı şirket müvekkilin anlaşmış olduğu bedel dışında fazla narenciye ürünü kestiğini bu durumu da müvekkilinin vergi dairesi beyannamesinde öğrendiğini, davalı müvekkiline anlaşılan bedelin tamamını ödemediğini, davalının bakiye alacak için icra takibi başlattığını, borçlu şirket tarafından borca itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı için arabuluculuğa başvurusunun yapıldığını, başvurularının olumsuz sonuçlandığını, davalı tarafından müvekkiline 125,000,00.TL çek verildiğini, ayrıca iş 30.000.TL ve 10.000.TL hesabına havale yapıldığını, başka ödeme yapılmadığını, bu durumların ilgili banka kayıtlarında mevcut olduğunu belirterek, davalının yaptığı itirazın iptali ve takibin devamına, %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, davacının kısmi ödemede bulunulduğu yönündeki iddiaları gerçek dışı olduğunu, taraflar arasında anlaşılan bedelin %2’si, müvekkil şirketin vergi sorumlusu olması sebebiyle anlaşılan bedelden kesilmiş, bakiye bedel ise tam olarak davacıya ödendiğini, davacıya yapılan ödemelerin … Bankası A.Ş. Üzerinden 27/09/2019 tarihinde 30.000,00. TL, 01/10/2019 tarihinde 10.000,00. TL ve 29/11/2019 tanzim tarihli 58.440,00.TL bedelli … Seri Numaralı ve 24/01/2020 tanzim tarihli 125.000,00.TL bedelli … Seri Numaralı… A.Ş.’ye ait çekler aracılığıyla gerçekleştiğini, Her ne kadar davacının, müvekkil şirketten herhangi bir alacağı bulunmuyor olması ile birlikte, takip talebinde talep etmiş olduğu %10’luk faiz oranını, hangi gerekçe ile belirlediğinin anlaşılmadığını, ayrıca işbu dava görevli mahkemede de açılmadığını, tacir olmayan davacının Asliye Ticaret Mahkemesinde açmış olduğu dava hakkında görevsizlik kararı ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” tarafların her ikisinin de yaş sebze ve meyve işiyle uğraşan mesluk mensubu olduklarını anlaşılmakla ve davanın açıldığı 2020 yılı için parasal sınırın 117.394,36TL olarak belirlendiği, uyuşmazlık konusu alacağın miktar itibarıyla Hal Hakem Heyeti’nin görev alanın içerinde kaldığı anlaşıldığından davanın usulden reddine” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; müvekkilinin 5957 sayılı kanunun belirtilen kişilerden olmadığını, meslek odasına kayıtlı olmadığını, 2019 yılına ait belge de 2021 yılına ait il hakem heyeti dava sınırı esas alınmasının hatalı olduğunu, dava konusu uyuşmazlık 210.000,00.TL olduğunu, 165.000,00.TL kısmın ödendiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, Mersin 3.İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyası ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, ticari satımdan kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine başlatılmış icra takibine yapılan itirazın iptali talebine yöneliktir.
Davacı tarafından, davalıya satılan narenciye bedelinin bir kısmının ödenmediği, bu nedenle davalı hakkında Mersin 3.İcra Müdürlüğü’ne ait … sayılı dosyada takip başlatıldığı, davalı tarafından icra takibine yapılan itirazın haksız olup, iptali gerektiği iddia edilmiş, davalı ise, taraflar arasında anlaşılan bedelin % 2’sinin vergi sorumluluğu nedeniyle kesildiğini, bakiye bedelin ise davacıya ödendiğini savunmuş, ilk derece mahkemesince, davanın miktar itibariyle Hal Hakem Heyeti’nin görev alanına girdiğinden bahisle, davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
5957 Sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 2.maddesinde, meslek mensubunun: malların ticaretiyle iştigal eden ilgili meslek odalarına kayıtlı kişiler olarak, üretici: malları üretenler şeklinde tanımlandığı anlaşılmıştır.
5957 Sayılı Kanun’nun 10/1 maddesine göre; üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla il merkezlerinde bir hal hakem heyeti oluşturulur.
Yukarıdaki açıklanmalardan anlaşılacağı üzere Hal Hakem Heyeti üreticiler ile meslek mensupları ve meslek mensuplarının kendi aralarındaki bu kanunun uygulanmasında doğan uyuşmazlıklarda görevli olduğu anlaşılmıştır.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası tarafından gönderilen yazıda, davalı şirketin, meyve ve sebzelerin işlenmesi ve ticaretine ilişkin meslek grubunda oda kaydı bulunduğu belirtilmiştir.

5957 Sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun’un 10/5.maddesinde; “Değeri elli bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvuru zorunludur. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmündedir. Bu kararlar 9/6/1932 tarihli ve 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir. Taraflar, bu kararlara karşı on beş gün içinde hal hakem heyetinin bulunduğu yerde ticarî davalara bakmakla görevli Asliye Ticaret mahkemesine itiraz edebilir. İtiraz, hal hakem heyeti kararının icrasını durdurmaz. Ancak, talep edilmesi şartıyla hâkim, hal hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir. Hal hakem heyeti kararlarına yapılan itiraz üzerine Asliye Ticaret Mahkemesi’nin vereceği karar kesindir.”, 10/6. maddesinde ise; “değeri elli bin Türk Lirası ve üstündeki uyuşmazlıklarda hal hakem heyetinin vereceği kararlar, Asliye Ticaret Mahkemesi’nde delil olarak ileri sürülebilir. Bu maddede yer alan parasal sınırlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında arttırılır. Artırılan parasal sınırlar, her yıl Aralık ayı içinde Bakanlıkça Resmî Gazete’de ilan edilir.” düzenlemesine yer verilmiş olup, davanın açıldığı 2021 yılı için parasal sınırın 128.088,99 TL olarak belirlendiği, uyuşmazlık konusu alacağın miktar itibarıyla Hal Hakem Heyeti’nin görev alanın içerinde kaldığı, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 59,30.TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,

3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerine BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine tebliğine,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 352/1-b maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00.TL’nin altında kalması nedeniyle 25/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır