Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1516 E. 2022/70 K. 25.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1516
KARAR NO : 2022/70
KARAR TARİHİ : 25/01/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS … KARAR
İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : … …
DAVANIN KONUSU : İhtiyati Haciz

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 25/01/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş esas ve … D.İş karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı dava dilekçesinde özetle; 24/02/2021 tarihli 17.104,10.TL fatura, 01/03/2021 tarihli 27.075,10.TL fatura, 15/03/2021 tarihli 46.669,00.TL fatura olmak üzere toplam 3 adet fatura günü geçtiği halde müvekkilinin herhangi bir ödememede bulunulmadığını, müvekkilinin şirketi olduğunu, borçlunun ihale ile yükümlendiğini Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin işlerini yaparken araçların bakım onarım işlerini yaptığını, borçlu hakkında icra takibatına başlayacağımızdan borçlu bir rehinle de teminat altına alınmadığını, borçlunun menkul, gayrimenkul malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacakların ihtiyati haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle;” İİK’nun 257/2. maddesi gereğince borçlunun muayyen yerleşim yeri yok ise veya borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu hallerde ihtiyati haciz istenebilir. İİK’nun 257/2. maddesindeki şartlar bu itibarla oluşmamıştır. İhtiyati Haciz isteyen tarafından İİK’nun 257/2. maddesindeki şartların oluştuğuna ilişkin bir delil dosyaya sunulmamıştır. Alacağın varlığı da yaklaşık olarak ispatlanabilmiş değildir. Sadece fatura düzenlenmiş olması alacağın varlığını ispata yeterli değildir. Bu nedenle; İİK’nun 257. maddesinde sayılan ihtiyati haciz şartları oluşmadığından talebin reddine” şeklinde karar verilmiştir.
İHTİYATİ HACİZ TALEP EDEN TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati Haciz Talep Eden vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; İhtiyati haciz taleplerinde yer aldığı üzere yapılan işler gereği borçlu aleyhine 24/02/2021 tarihli 17.104,10.TL’lik, 01/03/2021 tarihli 27.075,10.TL’lik, 15/03/2021 tarihli 46.669,00.TL ‘lik faturalar düzenlendiğini, düzenlenen faturaların ve yapılan işlerin berelinin son ödeme tarihleri geçmesine rağmen müvekkiline ödenmediğini, düzenlenen faturaların tamamının e-arşiv fatura olarak düzenlendiğini, borçlu şirkete gönderildiğini, düzenlenen faturalardan da anlaşılacağı üzere müvekkilinin şahıs şirketi olduğunu, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin borçluya ihale ile yüklediği işleri ifa ederken borçlu şirketin kullandığı araçların bakım ve onarım işlerini gerçekleştirdiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı,
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Uyuşmazlık, faturaya dayanan ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
İhtiyati haciz talep eden tarafından, araç bakım ve onarım işine istinaden düzenlenen faturaya dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilmesi talep edilmiş, ilk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile talebin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı ihtiyati haciz isteyen vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İİK’nın 257. maddesinde hem vadesi gelmiş hem de henüz vadesi gelmemiş para alacakları için ihtiyati haciz şartları düzenlenmiştir. Muaccel alacaklar için alacağın vadesinin gelmiş olması ve alacağın rehinle temin edilmemiş olması, müeccel (vadesi gelmemiş) alacaklar yönünden ise, borçlunun belli bir adresinin bulunmaması veya borçlunun taahhütlerinden kurtulmak amacıyla hileli işlemlerde bulunması koşullarının varlığı halinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği öngörülmüştür. Anılan maddede başkaca her hangi bir koşul öngörülmemiştir.
İcra ve İflâs Kanunu’nun 258 maddesi hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin “alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat getirmesinden” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin bir şekilde ispat edilmesi değildir. Bununla birlikte, özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. Diğer hukukî himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç, davaya ilişkin bir yargılamadan farklı olarak, maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip uyuşmazlığı sona erdirmek değildir. İhtiyati hacizde amaç, ihtiyati tedbire benzer şekilde, Anayasanın 2’nci maddesinde yer alan “hukuk devleti” ilkesinin bir gereği olarak, bireylere etkin hukukî himaye sağlamaktır. İhtiyati haciz yargılamasında, etkin hukukî himaye sağlamak, bunu sağlarken mümkün olduğunca çabuk ve seri hareket etme gerekliliği, usul kurallarına göre maddi hukuka dayanan hakkın araştırılmasından önce gelir. Maddi hukuka göre kimin haklı kimin haksız olduğu, İİK.’nun 264. maddesi çerçevesinde itirazın kaldırılması veya itirazın iptali davası çerçevesinde ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davası sırasında incelenerek sonuçlandırılacaktır.
Somut olayda, ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından araç bakım ve onarım işine istinaden düzenlenen faturalara dayalı olarak ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından, ihtiyati haciz koşulları oluşmadığından bahisle talebin reddine karar verildiği, faturanın alacaklı tarafından tek taraflı düzenlenen bir belge olduğu ve tek başına alacağın varlığını kanıtlamadığı, ihtiyati haciz isteyenin, alacaklı olduğuna dair yaklaşık ispat düzeyinde delil ibraz etmediği, taraflar arasında faturalara konu olan hizmete ilişkin yazılı bir sözleşme bulunmadığı, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere ;
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ihtiyati haciz talep eden vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 59,30.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 21,40.TL maktu istinaf karar harcının ihtiyati haciz talep eden vekilinden alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden ihtiyati haciz talep eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.25/01/2022


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır