Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2021/1388 E. 2021/1281 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1388
KARAR NO : 2021/1281
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI :

DAVACI : ….
VEKİLLERİ : Av…
Av…
DAVALI : ….
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : Alacak (Adi Ortaklıktan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 11/11/2021
YAZIM TARİHİ :

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas ve …. karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının yol yapımı olan inşaat işinde aylık maaş + %50 oranında kar ortaklığı yaptığını, buna ilişkin tarafların karşılıklı mailleri, banka dekontları, Whatsapp ve sms yazışmaları ile üçüncü kişilerin tanıklığının bulunduğunu, kar payının eksik ve hatalı hesaplandığını, 3 kez hesap yapıldığını, hak ediş ve kar payı hesaplarının hatalı yapıldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere 10.000,00.TL miktarlı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğunu, tarafların arasında işçi- iş veren ilişkisinin bulunduğunu, davanın müvekkiline aldığı işte görevli ekipbaşı olarak çalıştığını, müvekkili davacıya prim olarak ödemede bulunduğunu, arada ticari ortaklığın bulunmadığını, davacının da maaş aldığını ikrar ettiğini, davalının kendisine teslim edilen iş ile ilgili araçları gereği gibi kullanmadığını, bir kısmının kaybolmasına, bir kısmının da zarar görmesine sebep olduğunu, ekip başı olarak tecrübeli personel bulamadığını, bu nedenle diğer şantiyelerden personel transfer edildiğini, davacının ekstra bir fonksiyonunun olmadığını, diğer şantiyelerin akamete uğradığını, zarara uğradığını ancak iş sözleşmesinin feshedilmediğini, davacının sunduğu ödemelerin davacıya yapılan prim ödemeleri olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlığın TBK’da düzenlenen adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı olduğu, tarafların TTK’da düzenlendiği gibi tacir sıfatını taşımadığından, adi ortaklığın konusunun ticari gelir elde etmek olması, davayı kendiliğinden ticari dava haline getirmeyeceği ve TTK’da ön görülen, tarafların her ikisinin de tacir olması koşulunun davada oluşmadığı, kaldı ki vergi dairesinden gelen yazı cevabında davacının 2019 yılından itibaren vergi kaydının bulunduğu, öncesinde davacının gerçek kişi olduğu, davaya konu adi ortaklık ilişkisi ve SGK yazı cevabı incelendiğinde taraflar arasındaki ilişkin 2018 yılından başladığı, uyuşmazlığın çözümünde genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu belirtilerek davanın görevsizlik nedeni ile reddine karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar aralarında işçi işveren ilişkisinin bulunduğunu, ekip başı olarak çalıştığı dönemde davacıya prim ödemesinde bulunulduğunu, transfer arasında ticari ortaklığın bulunmadığını, görevli mahkemelerin iş mahkemeleri olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, adi ortaklığa dayalı alacak istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi’nce davanın görevsizlik nedeni ile usulden reddine karar verildiği, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir.
İddia, savunma, taraflar arasındaki mail yazışmaları, ödeme belgeleri ve tüm dosya kapsamından davacı ile davalı arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğu anlaşılmakla iş mahkemesinin görevli olmadığı, öte yandan 6102 sayılı TTK. 4.maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir.
Somut olayda davacı tacir olmadığı gibi adi ortaklıktan kaynaklanan davalar da TTK’da düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığından uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmuştur.
Yukarıda belirtilen sebeplerle, İlk Derece Mahkemesi’nce davanın usulden reddine dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30.TL istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 11/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır