Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/982 E. 2022/1433 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/982
KARAR NO : 2022/1433
KARAR TARİHİ : 16/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/02/2020
NUMARASI : 2018/… ESAS-2020/… KARAR

DAVACI : …. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – Vergi No:… –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
YAZIM TARİHİ :…

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/02/2020 tarih, 2018/… esas ve 2020/… karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
GEREKÇE :
Dava “İtirazın İptali ” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili firmanın davalı borçluya mal siparişi verdiğini ve mal karşılığı parayı gönderdiğini, ancak gönderilen paralar karşılığı sipariş edilen malların gönderilmediğini, müvekkili firmanın cari hesaplarında yaptığı inceleme neticesinde davalı şirketten 431.512,82.TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davalı borçlu şirket nakit sıkıntısı çektiklerini, şimdilik ödeme yapamayacaklarını, fakat en kısa sürede tüm borçlarını kapatacaklarını beyan ettiklerini, bu sebeple … nolu 431.512,82.TL bedelli çek yaprağının davalı şirket tarafından müvekkiline verildiğini, ancak sonradan çekin imzasız olarak gönderildiğinin farkedildiğini, davalıdan bu eksikliğin giderilmesinin istendiğini, ancak davalının bu eksikliği gidermediğini, bu nedenle davalı hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının müvekkilinin alacağına kavuşmasını geciktirmek-engellemek amacıyla söz konusu itirazı yaptıklarını ve zaman kazanmaya çalıştıklarını belirterek, haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 07/02/2020 tarih, 2018/… esas ve 2020/… Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Karara karşı davacı … Paz. Nak. San. Tic. A.Ş. vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Dava, istinaf aşamasında iken davacı … Paz. Nak. San. Tic. A.Ş. vekilinin dairemize sunduğu 13/10/2022 havale tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiklerini, feragat beyanı doğrultusunda hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Davacı vekili 01.09.2022 tarihli dilekçesinde istinaf kanun yolu başvurusundan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamelerinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Feragat, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 307. maddesinde, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış; 310. maddesinde ise hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebileceği açıklanmıştır.
Hiçbir kimse kendi lehine olan bir davayı açmaya zorlanamayacağı gibi, davacı da açmış olduğu bir davayı sonuna kadar takip etmeye zorlanamaz. Usul hukukumuzda kural olarak hüküm kesinleşinceye kadar her davadan feragat edilebilir ve bir usul hukuku kavramı olarak davadan feragatin açık, kesin ve koşulsuz olması, yasa gereğidir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309. maddesi aynen; “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır” şeklindedir.
Davaya son veren taraf işlemlerinden biri olan feragat davacının mahkemeye karşı yapacağı tek taraflı bir irade beyanı ile olur. Feragatin geçerliliği için bunun davalı ve mahkeme tarafından kabul edilmesine gerek yoktur. Davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer. Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile, davacı feragatten dönemez; feragati ile bağlıdır.(HGK.’nın19/02/2019 tarih ve 2015/21-1114 Esas-2019/164 Karar, HGK.’nın 11/04/2019 tarih ve 2018/12-1004 Esas-2019/433 Karar)
Somut olay bakımından, davacı vekili dosya istinaf aşamasında iken Dairemize sunduğu 13/10/2022 havale tarihli dilekçe ile davadan feragat etmiştir. Davacı vekili davadan feragat ettiğini bildirdiğinden, bu beyan çerçevesinde işlem yapılması zorunludur.
Hükümden sonra ortaya çıkan ve istinaf incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun “Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari İşleri ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin”, “Karar Verilmiş Dosyalara İlişkin İşlemler” başlıklı 215/1 maddesinde düzenlenen “Hükmün kesinleşmesinden önce davadan feragat, davayı kabul veya sulh hâlinde, hâkim dosya üzerinden bu konuda ek karar verir. Taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi sırf bu nedenlerle dosya istinaf veya temyiz incelemesine gönderilmez.” hükmü gereğince davadan feragatin dosyanın istinaf aşamasında ve Dairemizde iken yapılması nedeniyle ilk derece mahkemesince karar verilmesi mümkün bulunmadığından 6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi delaletiyle 353. maddesi kapsamında Dairemizce değerlendirilip karara bağlanması gerekmektedir.
Bu nedenle, davacı vekilinin ilk derece mahkemesine ilişkin istinaf başvurusunun feragat nedeniyle reddine ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın 6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi gereğince feragat nedeni ile reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun başvurudan feragat edilmesi nedeniyle REDDİNE,
2-6100 sayılı HMK.’nın 355. maddesi gereğince Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/02/2020 tarih, 2018/… esas ve 2020/… karar sayılı KARARININ DAVADAN FERAGAT EDİLMESİ NEDENİYLE RE’SEN KALDIRILMASINA,
YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
a)-6100 sayılı HMK.’nın 307. maddesi gereğince davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
b)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 5.223,00.TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.142,30.TL peşin harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 63.411,79.TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince taraflarca yapılan yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde BIRAKILMASINA,
İstinaf incelemesi yönünden;
6- 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 200,00.TL harçtan mahsubu ile bakiye 119,30.TL harcın kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacıya İADESİNE,
7-6100 sayılı HMK’nın 326/1. maddesi gereğince davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
9-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
7-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 7036 sayılı Kanunun 7’nci maddesi yollamasıyla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361’inci maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 16/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır