Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/966 E. 2022/1252 K. 04.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/966 – 2022/1252

T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/966
KARAR NO : 2022/1252
KARAR TARİHİ : 04/11/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/02/2020
NUMARASI : 2019/… ESAS-2020/… KARAR
DAVACI : TÜRKİYE GARANTİ BANKASI A.Ş.-
VEKİLİ : Av. …-
DAVALI : … -T.C….-
VEKİLLERİ : Av. …-
Av. …-
DAVA :İtirazın İptali(Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 04/11/2020
YAZIM TARİHİ :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/02/2020 tarih ve 2019/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; borçluya, davacı banka ile imzalamış olduğu çek taahhütnamesine istinaden çek karnesi kullandırıldığını, davalı borçluya teslim edilen çek karnelerine ait bir adet çekin karşılıksız çıktığını ve sorumluluk bedeli olan 700,00.TL’nin bankaca ödendiğini, bankanın henüz nakde dönüşmeyen 18 adek çek yaprağı nedeniyle ise 12.600,00.TL sorumluluğu devam etmekte olup toplam 13.300,00.TL alacağı bulunduğunu, borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Adana 13. İcra Müdürlüğü’nün 2015/… Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle davalı borçlu tarafından haksız olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/02/2020 tarih ve 2019/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulüne, Adana 3. İcra Müdürlüğü’nün 2015/… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 2.100,00.TL asıl alacak, 0,19.TL işlemiş faiz için devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %24.04 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, 140,00.TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; yerel mahkemece dosya kapsamı, tüm beyanlarımız ve bilirkişi raporunda belirtilen çek depo bedeli taleplerimize ilişkin tespitler dikkate alınmaksızın, eksik inceleme sonucu davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğini, mahkeme karar gerekçesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu zira öncelikle takip talebimizde, çek sorumluluk tutarı ödenmiş çeklere ilişkin kısımda alacağa faiz işletilmiş ve talep edilmiş iken depo bedeline ilişkin kısımda herhangi bir faiz işletilmediği ve talep edilmediğini, depo bedeline faiz işletilmemiş olması dahi müvekkilinin depo bedelini asıl alacak şeklinde nakit bir alacakmış gibi talep etmediğini, depo bedeli olarak takipte yer aldığını, bilirkişi raporunda dahi bu ayrım yapılarak depo bedeli ve sorumluluk tutarları ayrı ayrı açıklanmış ve kendilerince de bilirkişi raporunun talepleri ile örtüştüğü, rapor doğrultusunda karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkili bankanın çek depo bedellerini, asıl alacak şeklinde talep ettiğini, dava dosyası kapsamı ve takip dosyasında talepleri açık olmasına rağmen mahkemenin depo bedeli taleplerini asıl alacak gibi nakdi bir ödeme şeklinde talep edildiğini kabul ederek, depo bedelinin asıl alacak gibi istendiği gerekçesiyle bu yönden davayı reddetmesinin, usul ve yasaya aykırı olduğu ve kusurları bulunmadığı halde talebin yanlış yorumlanarak reddedildiğini, belirtilen sebeple ve HMK m. 355 hükmü gereğince re’sen gözetilecek nedenlerle istinaf incelemesi sonucu yeniden yargılama yapılarak mahkeme kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında talep doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyası ile davacı banka tarafından müvekkiline itirazın iptali talebi ile iş bu davanın yöneltildiğini, iş bu davanın yargılaması sonucunda yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, mahkemece verilen bu kararın hukuka aykırı olduğunu, mahkemece, ispat yükünün davacı bankada olduğu ve davacının verilen usulü sürelere rağmen delillerini sunmamaları sebebiyle, ayrıca davacı bankanın bizzat kendi elinde bulunan belgeleri ibraz etmemesi nedeniyle davanın reddine karar verildiğini, yargılama sırasında yerel mahkemece 25.01.2017 tarihli ön inceleme duruşmasında 4 numaralı ara karar ile davacı tarafa “… takipe konu edilen çek yapraklarının listesi, bu çek yapraklarının teslim belgesi ile delil olarak dayandıkları tüm belgeleri ibraz etmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine,” denilmek suretiyle kanuni delilleri sunma süresi verildiğini, söz konusu davacı banka bu sürede delillerini sunmadığı gibi başkaca yerden getirilecek belgeler için de bir açıklamada bulunulmadığını kaldı ki kanun koyucu başka yerden getirilecek belgelerden kastının davacı tarafından hazırlanan ve uhdesinde tutulan belgeler olmadığının aşikar olduğunu bu sebeple yerel mahkemenin 16.03.2018 tarihli davanın reddi kararı yerinde olup 19.02.2020 tarihli kararını kabul etmediklerini ayrıca Adana BAM 9. Hukuk Dairesi’nin kararını da kabul etmediklerini kanunda da belirttiği üzere iddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağının başladığı andan sonra sunulan delil ve belgelere muvafakatleri olmadığını süresinde sunulmayan delillerle kurulan bu hükmün hukuka aykırı olması nedeniyle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ile davalı şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, borç ödenmeyince icra takibi başlattıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği davacı vekilinin istinaf talebi üzerine dairemizin 21.01.2019 tarih 2018/…-2019/… EK sayılı kararı ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verildiği, ilk derece mahkemesince yeninden yapılan açık yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verildiği iş bu karara karşı davacı ve davalı vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin istinaf sebeplerinin incelenmesinden,
Davacı vekili çek depo talebinin kabul edilmesi gerektiğini savunmuş ise de, icra takip dosyasının incelenmesinden, takip talebinde çekler bakımından depo talebine yönelik bir açıklama olmadığı, itirazın iptali davası takip talebi ile sıkı sıkıya bağlı olup, takip talebinde olmayan bir hususta karar verilmesi mümkün bulunmadığı gibi, henüz ödenmeyen çekler bakımından alacak hükmü kurulmasının da mümkün bulunmadığı bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin istinaf sebeplerinin incelenmesinden;
Davalı vekili davacının kesin süre içinde delillerini sunmadığını savunmuş ise de, daha önce dairemizce verilen 21.01.2019 tarih 2018/…-2019/… EK sayılı kararda söz konusu delillerin davacı banka nezninde bulunduğu, delillerin bulunduğu yerin bilindiği, bu nedenlerle davacı vekilinden bu delilleri ibrazının istenmesi yönündeki ara kararın usul ve yasaya uygun olmadığı şeklinde karar verildiği anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince dairemiz kaldırma kararı uyarınca söz konusu delillerin davacı bankadan istenerek hüküm kurulmasının iddia ve savunmanın genişletilmesi mahiyetinde olmadığı, bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/02/2020 tarih ve 2019/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararına karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE,
2)a-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 80,70.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
b-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 143,45.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 89,05.TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)a-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
b-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 04/11/2020 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır