Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/820 E. 2022/1130 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/820
KARAR NO : 2022/1130
KARAR TARİHİ : 03/10/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2019
NUMARASI : 2018/… ESAS-2019/… KARAR
DAVACI : … – T.C: … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Tazminat (Motorlu Kara Taşıt Araçları Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 03/10/2022
YAZIM TARİHİ :

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/12/2019 tarih ve 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin, … plakalı davalı şirkete 26/08/2008 tarih ve … poliçe numarası ile kasko sigortası yaptırılmak suretiyle sigortalandığını, söz konusu aracın faili meçhul kişiler tarafından çalındığını, söz konusu aracın çalınması ile birlikte teminat altına alınan rizikonun gerçekleşmiş olduğunu, bu husus ile ilgili sigortaya … sayılı dosya numarası ile talepde bulunulduğunu ancak davalı şirketin, araştırma yapıldığından bahisle müvekkilini oyaladığını ve sonrasında ise alacağın zamanaşıma uğradığını ifade ettiğini, müvekkilinin, davalı şirkete süresinde başvuru yaptığını ancak davalı tarafça müvekkilinin talebinin haksız bir şekilde reddedildiğini, bu durumun ise müvekkilinin mağduriyetine yol açtığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00.TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, ayrıca araç üzerinde 3 adet haciz, 1 adet rehin kaydının tespit edildiğini, sorumluluk değerlendirmesi yapılması için gerekli evrakların müvekkili şirkete ibraz edilmesinin talep edildiği, ancak davacı tarafça giderilmediğini, alacağın muaccel olduğu tarihten itibaren iki yılda zamanaşımına uğrayacağının düzenlendiğini, TTK’nın 1420. maddesinde, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemlerin, her halde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren 6 yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağının düzenlendiğini belirterek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/12/2019 tarih ve 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararı ile; toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya ait … plaka sayılı aracın hırsızlık teminatını da kapsayacak şekilde 26/08/2008-26/08/2019 dönemine ilişkin olarak davalı … tarafından Motorlu Kara Taşıt Araçları Karma Sigorta Poliçesi ile sigorta edildiği, davacının 14/07/2009 tarihinde Sarıçam İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne yaptığı başvurusunda sözügeçen aracın park ettiği yerden çalınmış olduğunu 13/07/2009 tarihinde öğrendiğini beyan ettiği, eldeki davanın ise 27/06/2018 tarihinde açıldığı, gerek poliçenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nın 1268.maddesi ve gerekse dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 1420.maddesine göre davalının hukuki sorumluluğunun dayanağını oluşturan poliçeden doğan taleplerin 2 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu anlaşılmakla davacının davasının zamanaşımına uğraması sebebiyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; müvekkilinin … plakalı Mercedes marka kamyonunu davalı şirkete sigortalattığını, aracın müvekkili köye gittiği sıralarda evinin önünden faili halen meçhul olan kişiler tarafından çalındığını, aracın çalınması ile teminat altına alınan riziko gerçekleşmiş olup bu hususun ilgili sigorta şirketine bildirildiğini ve talepte bulunulduğunu ancak şirketin müvekkilinin oyaladığı sonrasında alacağın zamanaşımına uğradığını ifade ettiğini, aracı çalınarak mağdur olan müvekkilinin davalı şirket tarafından ikinci kez mağduriyete uğratıldığı ve malvarlığında maddi zararlar meydana geldiğini, sigorta şirketine yapılacak olan başvurunun ardından sigorta şirketinin kısa bir sürede gerekli tahkikatı yaparak talebin haklılığı durumunda, sigorta bedelini talep sahibine süresinde ödemekle yükümlü olup talebin haksız olması durumunda ise başvuruyu reddetmesi gerektiğini, bahsedilen sürecin menfi şekilde tamamlanması halinde ise talep sahibinin dava yoluna başvurması gerektiğini, davalı kurum ise müvekkilinin başvurusunun incelendiğini ve savcılık dosyasının sonucunun beklenildiğini belirterek müvekkilini oyaladığını, sonrasında ise başvurunun zamanaşımına uğramış olduğu iddiasıyla müvekkilinin başvurusunu reddettiğini, zamanaşımı süresi dolmuş olsa dahi müvekkilini oyalayarak kendine tanınan zamanaşımı süresinin geçmesine kötü niyetli olarak sebebiyet veren davalının bu eyleminden, müvekkilinin zarar görmüş olması sebebiyle bu durumun hakkın kötüye kullanılmasını teşkil edeceğini, hakkın kötüye kullanılması dürüstlük kuralına aykırı olup haksız eylem oluşturduğunu, davalı tarafından gönderilen başvuru dosyasında müvekkili tarafından talep edilen sigorta bedelinin aynı zamanda Vakıfbank tarafından da defalarca istenildiğini ancak davalı tarafın her iki kişiye de ödeme yapmadığını, müvekkiline karşı haksız fiil işleyen davalı kurumun asıl amacı, sigorta bedelini ödemekten kaçındığını tüm bu nedenlerle davanın reddine ilişkin kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Tazminat (Motorlu Kara Taşıt Araçları Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacıya ait aracın davalı … nezninde kasko sigorta poliçesi bulunduğunu, aracın çalındığını, davalı … şirketince zamanaşımı nedeniyle ödeme yapılmadığı, sigorta bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuş olup, ilk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verildiği, iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
6102 Sayılı TTK 1420. maddesi (6762 Sayılı TTK’nın 1268. maddesi), genel kural olarak, sigorta sözleşmelerinden doğan bütün taleplerin iki yılda zamanaşımına uğrayacağı hükmünü getirmiştir. 6762 Sayılı TTK’nın 1292. ve 1299. maddeleri hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin başlangıcı sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 5 günlük ihbar tarihinin son günüdür.
Somut dosyamızda dava konusu aracın çalındığından bahisle davacının 14.07.2009 tarihinde Sarıçam Polis Merkez Amirliğinde ifade verdiği, sigorta şirketine ihbarın 01.09.2009 tarihinde yapıldığı, iş bu dava tarihinin 27.06.2018 olduğu ve 2 yıllık zaman aşımın süresi dolduktan sonra iş bu davanın açıldığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/12/2019 tarih ve 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 03/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır