Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/735 E. 2022/1258 K. 07.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/735
KARAR NO : 2022/1258
KARAR TARİHİ : 07/11/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/03/2020
NUMARASI : 2018/… ESAS-2020/… KARAR
DAVACI : … – Ostim VD …-
VEKİLLERİ : Av. …-
Av. …-
DAVALI : … -Ziyapaşa VD …
VEKİLLERİ : Av. …-Aski Genel Müdürlüğü …
Av. …-
Av. …-
DAVA : İtirazın İptali (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/11/2022
YAZIM TARİHİ :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2020 tarih ve 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı aleyhine icra takibine yapılan itirazın iptali istemli dava açıldığını, taraflar arasında 2016/… ihale numaralı sözleşme düzenlendiğini, davacı şirketin sözleşme ile üstlendiği edimini yerine getirdiğini, 28.07.2017 tarihinde işin kesin kabulü yapıldığını, davalı tarafın ise kısmi ödeme yapmış olmakla birlikte borcun tamamını ödemediğini, alacağın tahsili için Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğini, yetki itirazı üzerine Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine devam olunduğunu, davalı tarafın takibe itiraz ettikten sonra 25.05.2018-03.08.2018 arasında toplam 409.000,00.TL ödeme yaptığını, bu ödemelerin mahsubundan sonra davacı şirketin bakiye 307.850,00.TL alacağı kaldığını itirazın 307.850,00.TL kısım için iptaline ve takibin bu kısım için devamına, haksız itiraz edilen 716.850,00.TL’nin % 20’si oranında icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrine karşı ASKİ’nin alacaklı şirkete 609.000,00.TL borçlu bulunduğu belirtilerek alacağın 107.850,00.TL kısmına ve icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğini bu itirazdan sonra alacaklı şirkete 25.05.2018-03.08.2018 arasında toplam 409.000,00.TL ödeme yapıldığını, alacaklı tarafın kötüniyetli olduğu belirtilerek davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2020 tarih ve 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı ile; Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ve takibin istemiyle açılan davada asıl alacak yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından hüküm verilmesine yer olmadığına, takibin sadece 78.485,40.TL asıl alacağın, 08/06/2018 tarihinden dosya borcunun kapanacağı tarihe kadar işleyecek faiz ve icra vekalet ücreti için devamına (asıl alacağın tamamının ödendiği beyan edildiğinden asıl alacak yönünden takip devam etmeyecektir), 15.697,08.TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; icra takibine haksız olarak itiraz eden, takip ve dava tarihinden sonra sadece anapara borcunu ödeyen, davanın açılmasına sebep olan davalının dava vekalet ücreti, takip faiz ve tüm takip ferilerine ödemekle yükümlü olduğunu, davalının iş bu dava açıldığı gün müvekkilline 328.485,40.TL borçlu olduğunu, bu nedenle itirazın iptali davasının kanuna uygun olarak bu tutardan düşük olarak açıldığını, davalının hala takip feriler olan faiz, avukatlık ücreti, tahsil harcını ödemediğini, yani davalının gerek takip gerek dava tarihinde borçlu olduğunu, borçlu davalının yalnızca ana para borcunu ödediğini, davalının amacının asıl borcu ödeyerek ferilere ilişkin borcunu bertaraf etmek istemesi ile süre kazandığını, davalı borçlunun gerçekten iyi niyetli olsa idi icra takibine itiraz etmeden ana para ve ferilerini ödemiş olabileceğini, ama takip ve dava açıldıktan sonra ana para borcunu ödediğini, ferileri hiç ödemediğini, ödeme imkanı var iken bu imkanı kullanmadığını, yargılama süresi içerisinde davalı anapara borcunu ödemiş ise de icra inkar tazminatı, faiz, vekalet ücreti, tahsil harcı yönünden herhangi bir ödeme yapmadığını, kötü niyetli olarak borcuna itiraz ettiğini, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın kabulü ile asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, işbu davanın açılmasına sebebiyet verdiği için yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; davacı şirket tarafından davalı kurum aleyhine Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… nolu dosyasında toplam 743.083,76.TL için icra takibi başlatıldığı ve ödeme emri gönderildiğini, bu takibe yetki itirazı ve alacağın 107.850,00.TL kısmına işlemiş faiz ve ana para miktarına bağlı talep edilen vekalet ücreti, faiz, masraf gibi tüm taleplere itiraz yapıldığını, yapılan itiraz nedeni ile icra takibindeki borç ve asıl alacak miktarının ihtilaflı olduğunu ve yargılamayı gerektirdiğini, bu arada firma ile yapılan görüşmelere istinaden toplam 25/05/2018 tarihinde 100.000,00.TL hak ediş ödemesi, 01/06/2018 tarihinde 50.000,00.TL teminat ödemesi ve 08/06/2018 tarihinde 100.000,00.TL toplam 250.000,00.TL ödeme yapıldığını, ancak bu ödeme hiç yapılmamış gibi şirket vekilinin Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası ile toplam 743.083,76.TL talep ettiğini, Aski Genel Müdürlüğü’nün kamu kurumu olduğu aynı alacakla ilgili ve ödemede yapılması sebebi de belirtilerek kalan borcun 409.000,00.TL olduğu belirtilerek kurum zararının önüne geçilmesi için takibe ve borca itiraz edildiğini, kamu kurumu olarak bu ödemelerin yapılabilmesinin mümkün olmadığını, asıl alacak miktarı konusunda ihtilaf bulunduğunu, takipten önceki ödemeler ve borca itiraz nedeni ile takibin kesinleşmesinin yargılamayı gerektirdiğini, müvekkili kurumun kamu kurumu olup asıl alacak kısmı kesinleşmemiş bir icra dosyası için vekalet ücreti ödemesi yapabilmesinin hukuken mümkün olmadığını, asıl alacak belirlenmeden takibin devamına karar verilmesinin yasal olmadığını, kesinlemeyen bir icra dosyası için vekalet ücreti ödemesi yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, asıl alacak belirlenmeden takibin devamına karar verilmesinin yasal olmadığını, icra inkar tazminatı olarak nitelendirilen bu tazminatın amacı borçlu olduğu miktarı bilebilecek durumda olan borçlunun ödeme emri üzerine icra borcunu inkar etmesini önlemek, gerçekte alacaklı olmayan alacaklının da borçluya zarar vermesini engellemek olduğunu bu sebeple davacı tarafından talep edilen ve mahkemece davacı lehine hükmedilen icra inkar tazminatının usul ve yasaya aykırı olduğunu, tüm bu nedenlerle kararın müvekkili kurum lehine bozulmasına, davacının %20 inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalıdan alacaklı olduğunu, borç ödenmeyince icra takibi başlattıklarını, takipten sonra davalının 409.000,00.TL ödeme yaptığını, davalının borcunun 307.850,00.TL olduğunu, alacağın ödenmeyen kısmı bakımından itirazın iptali ile davalının 716.850,00.TL üzerinden icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuş olup, ilk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde davanın konusuz kaldığı belirlenmekle bir karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, takibin faiz ve icra vekalet ücreti bakımından devamı ile dava tarihi itibariyle ödenmediği belirlenen 78.485,40.TL üzerinden davalının icra inkar tazminatına mahkum edildiği iş bu karara karşı davacı ve davalı vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafın davalı taraf aleyhine önce Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… sayılı dosyası ile 14.05.2015 tarihinde 716.850,00.TL asıl alacak ve 26.233,76.TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 743.083,76.TL’nin tahsili talebiyle ilamsız takipte bulunduğu görülmüştür. Bu takibe karşı davalı taraf; alacaklı şirkete 609.000,00.TL borçlu bulunduklarını belirterek alacağın 107.850,00.TL kısmına ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Bilahare dosyanın Adana 6. İcra Müdürlüğü’ne gönderilmesi sonrası borçluya 05.06.2018 tarihli ödeme emri gönderilmiştir. Ödeme emrinde; 716.850,00.TL asıl alacak ve 26.233,76.TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 743.083,76.TL’nin tahsili istenmiştir. Davalı taraf bu ödeme emrine karşı 13/06/2018 tarihli dilekçe ile borca itiraz etmiştir. İtiraz dilekçesinde; takibe, takibe konu borca, işlemiş faize, faiz oran miktar ve niteliğine tüm feri alacaklara itiraz ettiğini beyan edilmiştir. İcra Müdürlüğü tarafından mahkememize verilen 10.07.2019 tarihli cevapta; icra dosyasında tahsilat yapılmadığı ve dosyanın infaz olmadığı belirtilmiştir.
Mali müşavir … ile hukukçu Prof. Dr. …’tan oluşan bilirkişi kurulu tarafından 14.06.2019 tarihli rapor ile son olarak 13 Eylül 2019 tarihli ek rapor düzenlenmiştir. Rapora göre; davacı şirketin 2017-2018 yılları yevmiye, envanter ve kebir defteri incelenmiştir. Defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri yaptırılmıştır. 2018 yılı e-defter kapsamındadır. Defterler genel kabul görmüş muhasebe standartlarına ve tebliğ hükümlerine uygun tutulmuştur. Davacı şirketin cari hesap muavin kayıtlarına göre taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle Ankara 4. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… sayılı takibinin başladığı tarihte (14.05.2018) davacı şirketin 814.485,40.TL alacağı bulunmaktadır. Yetkisizlik itirazı sonrası Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… sayılı dosyasında düzenlenene 05.06.2018 tarihli ödeme emrinde 716.850,00.TL asıl alacak ve 26.233,76.TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 743.083,76.TL’nin tahsili istenmiştir. Yapılan hesaplama sonucunda 05.06.2018 tarihi itibariyle davacı şirketin 489.850,00.TL asıl alacak, 3.783,19. TL işlemiş avans faizi olmak üzere 409.000,00.TL borcunun olduğu tespit edildiğini, borçlu ASKİ itirazında 409.000,00.TL borcunun kaldığını ileri sürdüğü, itirazının 84.633,19.TL bakımından yerinde olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili 10.07.2019 tarihli dilekçesinde davalının ana para borcu 716.850,00.TL’yi 25.05.2018-11.09.2018 tarihleri arasında farklı aralık ve miktarlarla ödediğini, faiz, tahsil harcı ve avukatlık ücretini ödemediğini, faiz, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı bakımından davaya devam ettiklerini bildirmiştir.
Adana İcra Müdürlüğü’nce gönderilen ödeme emri üzerine verilen itiraz dilekçesinde davalı tarafça borç miktarlarının 609.000,00.TL olduğu bildirilerek takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafın itiraz dilekçesinden anlaşılacağı üzere asıl alacağın 107.850,00.TL’lik bölümüne, talep edilen 26.233,76.TL işlemiş faiz olmak üzere toplan 134.083,76.TL’ye itiraz edildiği halde ilk derece mahkemesince itiraz edilen alacak miktarının 307.850,00.TL olarak belirtildiği anlaşılmakla bu anlatımın olayın oluşu ile uyumlu olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilince işlemiş faiz alacağı, takip tarihinden sonra işleyen faiz alacağı talep edildiği halde ilk derece mahkemesince talep edilen işlemiş faiz konusunda bir karar verilmediği gibi, gerekçeli kararda ise davacının işlemiş faiz ve diğer ferilerini talep hakkının devam ettiği şeklinde kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratılarak karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince verilen gerekçeli karardaki anlatımın itiraz dilekçesindeki anlatım ile uyuşmaması, gerekçeli karar ile kısa karar arasında çelişki bulunması, gerekçeli kararın tarafların tüm iddia ve savunmalarını karşılayacak mahiyette olmadığı da gözetilerek, tarafların istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilerek, davalının itirazının kısmi itiraz mı olduğu, dava değerinin ne olduğu, davalı vekilinin cevap dilekçesinde bir kısım ödemelerin takip tarihinden sonra bir kısım ödemelerin ise dava tarihinden sonra yapıldığına ilişkin savunmaları tartışılıp buna ilişkin deliller toplanıp itirazın iptali davalarında takipten sonra ancak davadan önce yapılan ödemelere ilişkin dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, davadan sonra yapılan ödemelerin icra müdürülüğünce nazara alınması gerektiği gözetilerek, davalı tarafından yapılan ana para ödemelerinin hangi tarihlerde yapıldığı, davalının ödemelerinin ne kadarının takipten önce ne kadarının ise takipten sonra olduğu belirlenerek, takipten önce yapılan ödemeler bakımından ana para borcu ödendikten sonra kalan faiz alacağı bulunup bulunmadığı varsa miktarının ne olduğu ve davacının işlemiş faiz talep edip edemeyeceği hususunda rapor alınarak sonucuna göre icra takip işlemleri bakımından nitelikli bir hesap uzmanından rapor alınarak bir karar verilmesi için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davacı vekili ve davalı vekili tarafından Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2020 tarih ve 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin KABULÜNE,
2)-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/03/2020 tarih ve 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararının HMK.’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3)-Dava dosyasının yeniden yargılama yapılmak üzere Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4)-a)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince davacıdan peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacıya İADESİNE,
b)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince davalıdan peşin alınan 1.340,33.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davalıya İADESİNE,
5)-İstinaf eden davacı ve davalı tarafından istinaf için yapılan yargılama giderlerinin esas hüküm ile birlikte İlk Derece Mahkemesince karara BAĞLANMASINA,
6)-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
7)-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olmak üzere 07/11/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır