Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/699 E. 2022/861 K. 27.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/699
KARAR NO : 2022/861
KARAR TARİHİ : 27/06/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : …
VEKİLLERİ :Av…
Av…
VEKİLİ : Av…
DAVA : İtirazın İptali (Fatura Alacağından Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 27/06/2022
YAZIM TARİHİ : …

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili davacı tarafından İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine faturaya dayalı cari hesaplar konu edilerek ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, taraflar arasında uzun yıllardır süren ticari ilişkilerin bulunduğunu, davalının ilk önceleri müvekkili davacıya olan ticari ilişkilerinden borç ödemezlik yapmadığını, 15/12/2015 tarihinde müvekkiline olan 28.000,00.TL cari hesaptan kalan borcunu ödemediğini, bunun üzerine davalı tarafın 30/03/2016 keşide tarihli … seri nolu 28.000,00.TL bedelli çek verildiğini, çekin karşılıksız çıktığını, daha sonra bu çekin İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, davalı tarafından İskenderun İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile çekteki imzaya itiraz edildiğini, dosyanın halen derdest olduğunu, davalı ve oğlu … hakkında İskenderun Cumhuriyet Başsavcılığı’na dolandırıcılıktan dolayı şikayette bulunduklarını, … soruşturma sayılı dosyanın derdest olduğunu, davalı borçlunun itirazının haksız ve yersiz olduğunu, davanın kabulü ile davalının İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevi alanı içerisine girdiğini, görev yönünden itiraz ettiklerini, alacağın zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı def’i itirazında bulunduklarını, faturaya konu malzemelerin siparişinin verilmediğini, faturaların müvekkili adına tanziminin borçlu olunduğu anlamına gelmediğini, dava dilekçesinde belirtilen hususların doğru olmadığını, davayı kabul etmediklerini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile; taraflar arasında ticari ilişkiye konu faturaların davalı tarafa teslim bilgisi olmasa da davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ticari defterlerine faturaların kaydedilmesi sebebi ile faturaların davalı tarafa teslim edildiğinin anlaşıldığı, takip tarihinden sonra davalı tarafından düzenlenen 35.476,22.TL iade faturasının da davacı tarafa teslim edildiğinin davalı tarafça ispatlanamaması sebebi ile icra takip tarihi 05.12.2016 tarihi itibari ile davacı tarafın davalı taraftan 28.228,97.TL alacaklı olduğu, bu tutara 1.648,49.TL faiz hesaplanabileceği anlaşıldığından mali müşavir bilirkişi raporu usul ve yasaya uygun bulunarak hükme esas alındığı ve davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine vaki davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 28.228,97.TL asıl alacak ve 1.648,49.TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.877,46.TL üzerinden devamına, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, davalı aleyine asıl alacak tutarı olan 28.228,97.TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; mahkemece hükme esas alınan ek bilirkişi raporunun hem kendi içerisinde hem de kök rapor ile tamamen çeliştiğini, bilirkişi tarafından hazırlanan kök raporun sonuç kısmında, mahkemece yapılacak değerlendirmeye bağlı olarak birden fazla ihtimalde alacak-borç ilişkisi irdelenmiş olup; raporun son sayfasının son cümlesinde ”… Sayın Mahkemece davalı tarafın 2016 yılı ticari defterlerini dosya kapsamına sunmamasının kaçınma olarak değerlendirilmemesi ve davacı iddiasının … nolu fatura bedeli 35.476,22.TL fatura dışında belgelerle ispat edileceğinin kabulü halinde davacı tarafın alacaklı olmadığı davacı tarafın davalı tarafa 7.247,25.TL borcu olduğu…” şeklinde değerlendirme yapıldığını, rapora bu yönde iştirak ettiklerini, diğer ihtimallerde yer alan aleyhe olan hususları ise kabul etmediklerini belirterek rapora itiraz etmelerine rağmen bilirkişinin bu kez aleyhe ve hak kaybına yol açacak şekilde tamamen farklı sonuç içeren bir ek rapor sunduğunu, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun, tarafların ticari defterleri de incelenmesine rağmen somut ve aydınlatıcı tespitler içermemesi ve birden fazla ihtimallere göre düzenlenip çelişkiler içermesi nedeniyle hükme esas alınmaması gerektiği ve dosyanın yeniden uzman kişiler tarafından oluşan bilirkişi heyetine gönderilmesi gerektiğini mahkemece dosyanın yeniden bilirkişiye tevdi edilmeden, dosya tekemmül etmeden karara bağlanmasının eksik inceleme olarak değerlendirilmesi gerektiğini, kök raporda, “Davacı tarafın alacaklı olmadığı, davacı tarafın davalı tarafa 7.247,25.TL borçlu olduğu..” şeklinde değerlendirme yapan bilirkişinin 2016 yılına ait ticari defterleri inceledikten sonra bu seçeneğe tamamen ters olacak şekilde müvekkilin davacıya borçlu olduğu kanaatine ulaşmasını haklı kılacak tatmin edici hiçbir gerekçe sunulmadığı, çelişkiler giderilmeden rapor tanzim edildiğinin ortada olduğunu, davacı taraf iddiasını ispatlayamadığı gibi müvekkiline borçlu olduğunun ortaya çıktığını, kök rapordaki diğer değerlendirmelerden birinin de davacının sadece 228,97.TL alacaklı olduğunun belirtilmesi olup kök rapordaki seçenekler ile ek rapordaki varılan sonucun tamamen çelişkili olduğunu, anlatılan nedenlerle bu çelişkilerin varlığı nedeniyle raporun hükme esas alınmaması gerektiğini, istinafa konu dosyanın yeniden bilirkişi heyetine gönderilmesi ve mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası.
İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali (Fatura Alacağından Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, davacının davalıdan cari hesaptan kaynaklı 28.000,00.TL alacağı bulunduğunu, davalının bu borcuna karşılık davacıya çek verdiğini ve bu çekin İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibine konu edildiğini ve davalının imza itirazında bulunduğunu, bunun üzerine tahsilde tekerrüre engel olmak kaydıyla, 28.000,00.TL cari hesap alacağı ve sonradan doğan 228,97.TL alacak bakımından icra takibi başlattıklarını itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin davanın reddini savunduğu, ilk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verildiği iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 15/12/2015 tarihli 28.000,00.TL tutarında muhtelif faturalara dayalı cari hesap, 16/05/2016 tarihli 228,97.TL tutarında faturaya dayalı cari hesap alacağına yönelik 28.228,97.TL asıl alacak, 2.466,42.TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.695,39.TL alacağın tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, borçlu tarafından 14/12/2016 tarihinde yapılan itiraz üzerine 15/12/2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilin cevap dilekçesinde ticari ilişkiyi kabul etmediği anlaşılarak hiçbir şekilde ticari ilişkiyi kabul etmeyen davalının bilirkişi raporundaki varsayımsal değerlendirme karşısında davalının davacıdan alacaklı olduğunu ileri sürdüğü bu durumun davacının kendi savunması ile çeliştiği gibi, ilk derece mahkemesince her iki tarafın ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporu ile davacının davalıdan 28.228,00.TL alacaklı olduğunun belirlendiği, davalı vekilince bilirkişi raporunda çelişki olduğu savunulmuş ise de 28.000,00.TL bedelli çekin davalı tarafından kabul edilmeyerek imza itirazına konu edildiği ve çek bedelinin ödenmediği, bu aşamadan sonra ödenmeyen bir çekin hangi amaçla verildiğinin tartışılmasının sonuca bir katkısı olmadığı gibi davalı defterlerindeki kayıtların aksinin davalı tarafından ispat edilemediği anlaşılarak, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli ve denetime elverişli olduğu davalı vekilince ileri sürülen istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.040,92.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 510,23.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 1.530,69.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 27/06/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır