Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/605 E. 2022/793 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/605
KARAR NO : 2022/793
KARAR TARİHİ : 16/06/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : … -T.C….
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … -T.C….-…
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin dava dışı … adındaki kişiye borçlu olmadığı halde vermiş olduğu 250.000,00.TL’lik bir senet nedeniyle aleyhine Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, müvekkilinin borçlu olmadığı bu senet nedeniyle hakkında icra takibinin yapılmış olması ve maaşına haciz konulacak olmasını engellemek amacıyla damadı (imam nikahlı) olan davalı …’ye güvenerek, herhangi bir mal yada para almadan dava konusu senedi vererek icra işlemlerin yapılmasını istediğini, davalı tarafından müvekkilinin isteği üzerine Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, dava konusu senet nedeniyle müvekkilinin maaşına birinci sırada haciz konulduğunu, kesinti yapılmaya başlandığını, davalının müvekkilinin maaşından yapılan kesinti nedeniyle müvekkile iki defa 500,00.TL olmak üzere toplam 1.000,00.TL ödeme yaptığını, müvekkilinin kızı … ile davalının arasının bozulduğunu, …’ın davalı aleyhine Mersin 2. Aile Mehkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile nafaka dosyası açtığını, bu davanın açılması ile müvekkili ile davalının da arasının açıldığını ve davalının müvekkilinin maaşından yaptırdığı kesintileri müvekkiline ödemediğini, Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının iptali için Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nde açılan… Esas sayılı dosyanın istinaf incelemesi sonucunda takibin iptal edildiğini, müvekkili ile davalının dava konusu senedin düzenlenmesi ve bu senet nedeniyle icra takibinin yapılması ve takibi Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyanın devamı süresince devam ettirmesi konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin itirazı nedeniyle, Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası iptal edildikten sonra müvekkilinin davalıya takibi devam ettirmemesi ve takipten vazgeçmesini istediğini, davalının takipten vazgeçmeyerek takibi devam ettirdiğini, böylece daha önce yapılan anlaşmaya uymayarak kötüniyetli davrandığını beyan etmiş, Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyada yapılan takibin evrak üzerinde yapılacak incelemede öncelikle durdurulmasına, müvekkilinin davalıya 91.350,00.TL borçlu olunmadığının tespitine ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının cevap dilekçesi ile; kendisinin arıcılık işi ile uğraştığını, davacıya 200 kovan arı verdiğini, kovanların tanesinin 450,00.TL olduğunu, bu nedenle davacının toplam 92.350,00.TL borcu olduğunu, davalı ile aralarında 15/02/2016 tarihli satış protokolü düzenlendiğini, bu satış protokolüne istinaden aralarında yanlızca itiraza konu 15/02/2016 tanzim, 15/03/2016 vade tarihli 92.350,00.TL’lik senet düzenlediklerini, davacının senedin günü geldiğinde ödeme yapmadığını, bu nedenle senedi Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe koyduğunu, davacı tarafından ileri sürülen iddiaları kabul etmediğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile; yapılan incelemede alacaklı … tarafından Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davacı-borçlu … aleyhine kambiyo senedine dayalı haciz yolu ile takip başlatıldığı, takip dayanağının 15.02.2016 tanzim, 15.03.2016 vade tarihli ve 92.350,00.TL bedelli bono olduğu, her ne kadar takip dayanağı bononun davacının başka bir icra dosyasındaki borcundan dolayı hacizden kurtulmak amacı ile davalıya verildiği, esasen herhangi bir para yahut mal alışverişi olmadığı iddia edilmiş ise de, iş bu iddiaların davalı tarafından kabul edilmediği, davacının bonodaki imzaya itirazda bulunmadığı, senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davacı-borçlunun takibe konulan bononun muvazaa nedeniyle verildiğini yazılı delille kanıtlaması gerektiği, davalının ise dosyaya sunduğu 15.02.2016 tarihli satış protokolü uyarınca tanesi 450,00.TL’den davacıya 200 arı kovanı ile 2.350,00.TL bedelli arı malzemesi sattığı ve bononun buna mukabil düzenlendiğini iddia ederek bononun ihdas sebebini değiştirdiği, bir an için ispat yükünün yer değiştirdiği düşünülse de sunulan protokol altındaki imzanın davacıya ait olduğunun davacı vekili tarafından sunulan 21.06.2019 tarihli dilekçe ile de sabit olduğu, her ne kadar davacı vekili satış protokolünün gerçek bir satışa ilişkin olmadığını iddia etmiş ise de, iş bu iddianın da yazılı delil ile kanıtlanamadığı, protokol tarihi ile senedin tanzim tarihinin aynı olduğu, bu hali ile davalının davacıya satmış olduğu arı kovanı ve arı malzemesinden kaynaklı 92.350,00.TL tutarında alacağının bulunduğu, davacının protokolün tarafı olup, senedi de keşideci sıfatıyla imzaladığı, senedin hacizden kurtulmak amacı ile verildiğine dair herhangi bir yazılı delil de sunulamadığından haksız açılan davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; davanın muzavaa hukuki nedenine dayalı menfi tespit davası olup muvazaa hukuki nedenine dayalı davaların her türlü delil ile ispatlanabildiği gibi fiili durumun da her türlü delil ile ispatının mümkün olmadığını, bu nedenle tanık deliline de dayandıklarını ancak mahkemenin tanık dinletme talebini senede karşı senetle ispat kuralı gereğince reddettiğini, bu durumun hukuka aykırı olup davalının müvekkilinin torununun babası olduğunu, taraflar arasında akrabalık mevcut olduğunu, güvenden kaynaklanan bir duygu ile tarafların işbu muvazaalı işlemi gerçekleştirdiklerini, davalı tarafça mahkemeye sunulan satış protokolündeki imzanın müvekkiline ait olmasına karşın satış protokolünün içeriğinin gerçek bir satışa ilişkin olmadığını, müvekkilinin borçlu olmadığı senet nedeniyle hakkında icra takibi yapılmış olması ve maaşına haciz tatbikini engellemek amacıyla damadı olan davalıya güvenerek herhangi bir mal yada para almadan dava konusu senedi vererek icra işlemlerinin yapılmasını istediğini, davalı tarafından da müvekkili aleyhine icra takibine girişildiği ve müvekkilinin maaşına birinci sırada haciz konulup kesinti yapılmaya başlandığını, takip konusu senette, bedeli nakten ahzolunmuştur şeklinde yazılı olduğu halde davalının borcun sebebini belirten belge olarak mahkemeye sunduğu belgede ise borcun sebebi olarak verilen mal olarak gösterildiğini, duruşma sırasında davalının mahkemeye sunmuş olduğu belge ve ileri sürdüğü nedenlerden dolayı dava konusu bononun veriliş nedenini talil ettiğini, borcun sebebini talil etmesi nedeniyle, artık ispat külfeti yer değiştirmiş ispat külfetinin davalıya geçtiğini ve davalının iddiasını ispatlayamadığını, davanın muzavaa hukuki nedenine dayalı menfi tespit davası olup davalının da senette bulunan nakten kaydını talil ederek borç sebebini mal teslimi olarak değiştirdiğini, davanın akrabalar arasında düzenlenen muvazaalı belgenin iptaline ilişkin olduğunu, akrabalar arasında yapılan işlemlerin senede karşı senetle ispat kuralının istisnalarından biri olduğunu bu nedenle senede karşı senetle ispat kuralının burada işletilemeyeceğini, her türlü delil ile ispatı mümkün olduğunu bu nedenle tanık deliline başvurduklarını ancak mahkemece tanıkların dinlenmediğini, tüm bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası.
Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının davacının damadı olduğunu, davacının dava dışı üçüncü kişiye borçlu olmadığı halde icra takibinden kurtulmak için davalıya borçlu olmadığı halde bono düzenleyerek davalıya verdiğini, davacının maaşına haciz konulduğunu hatta davalının çektiği parayı davacıya geri verdiğini ancak davalı ile eşi arasındaki ilişki bozulunca davalının anlaşmaya aykırı olarak icra dosyalarında yapılan kesintileri davacıya vermediğini, davacının dava konusu senet bakımından davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalının davanın reddini savunduğu, ilk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde davanın reddine karar verildiği, iş bu karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin istinaf sebepleri bakımından çözümlenmesi gereken sorun davalının senedin düzenleme sebebini talil edip etmediği, ispat yükünün yer değiştirip değiştirmediği ve davacının tanık dinletme hakkının bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Dava konusu bononun incelenmesinde nakden kaydı bulunduğu, davalının cevap dilekçesinde 15.02.2016 tarihli satış protokolü ibraz ettiği ve dava konusu bononun bu satış protokolüne konu borcun ödenmesini teminen düzenlendiğini savunduğu anlaşılmış olup, davacının ise muvazzalı olarak dava konusu senedin düzenlendiğini savunduğu anlaşılmakla hiç kimse kendi muvazaasına dayanarak hak talep edemeyeceği gibi davacının bononun muvaazalı olarak düzenlendiği şeklindeki iddiası karşısında senedin düzenleme sebebi bakımında çift talil durumu olduğu ve ispat yükünün yer değiştirmediği, ispat yükünün davacıda olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 201.maddesi uyarınca senede bağlanmış hususlarda taraflar arasında akrabalık ilişkisi olsa bile tanık dinlenemez.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 16/06/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır