Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/592 E. 2022/739 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/592
KARAR NO : 2022/739
KARAR TARİHİ : 08/06/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI : …. –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALILAR : 1- …
2-… –
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 08/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili bankanın … Şubesi ile davalı … Gıda Tarım Üretim Yem. Teks. Nak. Loj. Hizm. Petr. Kimy. Mad. İnş. Müt.ve Taah. San. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan kredi genel sözleşmesine istinaden, davalı şirkete kredi kullandırıldığını, diğer davalının ise bu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamak suretiyle borcun sorumluluğunu üstlendiğini, borçlu tarafından kredi ödemesinin sözleşme hükümlerine uygun olarak yapılmaması nedeniyle hesabın kat edilerek toplam 3.106.783,68.TL borç bakiyesinin ödenmesi hususunda ihtarname çekildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla asıl borçlu ve müşterek borçlu-müteselsil kefiller hakkında Adana 7.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ancak davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına ve davalıların alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıların cevap beyanında bulunmadıkları görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” davalıların takip tarihi itibariyle … nolu kredi yönünden toplam 1.764.478,06.TL, … nolu kredi yönünden toplam 616.260,16.TL, … nolu kredi yönünden toplam 510.093,09.TL olduğunun tespit edildiği ancak taleple bağlı kalınarak yapılan hesaplamada davacının takip tarihi itibariyle davacı şirketten … nolu kredi nedeniyle 1.261.868,79.TL, … nolu kredi nedeniyle 608.980,16.TL ve … nolu kredi nedeniyle 507.433,09.TL olmak üzere 3 kredi yönünden toplam 2.378.282,04.TL yönünden haklı olduğu, mahkememizce … nolu kredi yönünden de davanın toplam 101.909,88.TL yönünden kabulüne karar verildiği de dikkate alınarak, dava açıldığı tarihte davalının haklı olduğu tutarın 2.480.191,92.TL olduğu anlaşıldığından bu miktar üzerinden tazminata hükmedilmiştir.” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; mahkemece konusuz kaldığı belirtilen kredilerin takip tarihinden sonra 3 kredi yerine 1.835.998,94.TL’lik ticari kredi kullanmak suretiyle yeniden yapılandırıldığını ve yeniden yapılandırma protokolü kapsamında … risk numarası ile bu risklerin birleştirildiğini, bu işlemin usulsüz olmadığını, yeni bir borcun doğmadığını, itirazın iptali davaları maddi hukuka ilişkin davalar olduğunu, itiraz tarihinde müvekkili bankanın alacaklı olup olmadığı hususu değerlendirilmesi gerekirken ilk derece mahkemesince itiraza dair herhangi bir karar verilmediğini, mahkemece gerek bilirkişi raporlarında gerek ise yapılandırma protokolü kapsamında yeni bir borç olmadığının sabit olan alacak için karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, itirazın iptaline konu borcun müvekkili bankaya ödenmediğini, davanın konusuz kalması için dava konusu borcun ödenmiş olması gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, bilirkişi raporu, Adana 7.İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalı asıl borçlu şirket ile imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden kredi kullandırıldığı, diğer davalının ise, bu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalamak suretiyle borcun sorumluluğunu üstlendiği, borçlu tarafından kredi ödenmesi için hesabın kat edilerek, ihtarname çekildiği, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında Adana 7.İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine borçlular tarafından yapılan itirazın haksız olduğu iddia edilmiş, davalılar ise, savunmada bulunmamış, mahkemece yazılı gerekçe ile kredili mevduat hesabı ve … nolu kredi kartı hesapları yönünden açılan davanın reddine, …, …, … nolu ticari krediler yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve … nolu işletme ihtiyaç kredisi yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır. İstinaf incelemesi, HMK’nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.

Adana 7.İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile davacı alacaklı tarafından, davalı borçlular aleyhine 2.487.675,69.TL asıl alacak ve fer’ileri ile birlikte toplam 2.675.526,35.TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlular tarafından borca ve faize itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
İddia, savunma, kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacı banka ile davalı şirket arasında toplam 3.040.000,00.TL limitli 04/12/2013 tarihli kredi genel sözleşmesi imzanlandığı ve diğer davalı …’in toplam 5.320.000,00.TL kefalet limiti ile kefil olduğu, davacı banka tarafından davalı şirkete bu sözleşmeye dayalı kredi kullandırıldığı konularında taraflar arasında bir ihtilaf bulunmayıp, uyuşmazlığın, dava tarihinden sonra yapılandırılan krediler yönünden davanın konusuz kalıp kalmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkemece hükme esas alınan ve Dairemizce de açık, denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun bulunan bilirkişi raporuna göre, …, …, … nolu kredilerin dava tarihinden sonra 18/12/2015 tarihinde kapatıldığı ve bu üç kredi yerine 1.835.998,94.TL’lik ticari kredi kullanmak suretiyle yeniden yapılandırıldığı, takip talebinde bu krediler için 1.261.868,79.TL, 699.470,00.TL ve 568.600,00.TL olmak üzere toplam 2.529.938,79.TL için icra takibinde bulunulduğu, böylece bu krediler yönünden istenebilirlik koşulunun, dava tarihinden sonra ortadan kalktığı, davacı tarafından her ne kadar, bu üç kredi borcunun hesaben birleştirilerek, üç kredi yerine 1.835.998,94.TL tutarlı ticari kredi kullandırılmak suretiyle yapılandırıldığı, risklerin birleştirildiği, bu işlemin usuli bir işlem olup, yeni bir borç doğmadığı, yapılan protokol ile herhangi bir borcun ödenmediği, bu nedenle bu krediler yönünden davanın konusuz kalmayacağı ileri sürülmüş ise de, …, …, … referanslı kredilerin takipten 233 gün sonra muhasebe kayıtları açısından hesaben kapatılarak, yeni bir kredi hesabı açılması suretiyle yeniden yapılandırıldığı, yapılandırma işleminin, yapılandırma tarihine kadar kredilerin işlemiş faiz ve fer’ilerinin, anapara bakiyesine ilave edilerek yapıldığı ve davalı şirkete 36 ay vadeli 1.835.998,94.TL’lik yeni bir kredi kullandırıldığı, yapılandırma işleminin, önceki borçlar yönünden, borcu sona erdiren nedenlerden olduğu, bu nedenle davacı bankanın, davalılardan …, …, … nolu kredilerden kaynaklı alacağının bulunulmadığı anlaşıldığından, bu krediler yönünden, davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olup, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2- Davacı bankanın Resmi Gazetede yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 11. maddesi ile 6219 sayılı …. Bankası Türk Anonim Ortaklığı Kanununa eklenen geçici 5. madde kapsamında harçtan muaf olduğu, istinaf başvurusu sırasında harç alınmadığı ve iade edilecek harç bulunmadığı anlaşıldığından bu konuda KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemiz tarafından YAPILMASINA,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 7036 sayılı Kanunun 7’nci maddesi yollamasıyla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361’inci maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 08/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır