Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/552 E. 2022/978 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/552
KARAR NO : 2022/978
KARAR TARİHİ : 05/07/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av…
Av…

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
YAZIM TARİHİ : …

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili bankanın Barkal Şubesi ile … arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya kullandırılan 34.730,44.TL kredi borcununu ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalı-borçluya tebliği üzerine davalı-borçlu adına anılan icra dosyası borcuna kötü niyetli olarak 07.07.2014 tarihinde itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu belirterek icra takibine yapılan itirazın iptalini, takip taleplerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile: müvekkilinin dava konusu kredi sözleşmesinde kefil olduğunu, işbu kefaletiyle ilgili eşinin rızası alınmadığını, eşinin rızası olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı banka keşide ettiği ihtarname, icra takibi ve işbu itirazın iptali davasıyla talep edilen alacak harcama tutarından oldukça fazla olduğunu, faize faiz yürütüldüğünden davacının bu taleplerine, Ban. Kn. TTK ve Borçlar Kanunu’nun genel hükümleri çerçevesinde katılmak mümkün olmadığını, davacı bankanın yaptığı icra takibi ve işbu davadaki talepleri yersiz olduğunu, davacı bankanın müvekkilinden bileşik faiz talep etmesinin yasaya aykırı olduğunu, davacının müvekkilinden %5 BSMV talep etmesi yasal açıdan mümkün olmadığını, davacı bankanın %20 inkar tazminatı talebinin yersiz olduğunu, İİK 67/2 md. gereği geçerli bir icra takibi yapılmış olmasının şart olduğunu, davacın bankanın aleyhine müvekkilinin lehine olmak üzere %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile; davacı banka tarafından Adana 13. Noterliği’nin 05.06.2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kat ihtarı gönderildiği, 30.05.2014 tarihi itibariyle hesabın 34.730,44-TL olduğu, davalı …’a ihtarnamenin tebliğ edildiği, daha sonra davalı …’ın Genel Kredi Sözleşmesi’ndeki müteselsil kefaleti nedeni ile Adana İcra 6. Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile müteselsil kefil olan davalı aleyhine takip başladığı, davalı vekili tarafından takibe itiraz edildiği, itiraz sonrasında davacı banka tarafından itirazın iptali davası açıldığı, davalının 04.04.2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ndeki kefaleti sırasında eş rızasının bulunmadığı yönünde cevap verdiği, TBK’nın 584 maddesi gereğince Genel Kredi Sözleşmesi’nin imzalanması sırasında eş rızasının gerekli olduğu, takip dayanağı Genel Kredi Sözleşmesi’ndeki davalı …’ın 04.04.2013 tarihinde müteselsil kefil olduğu ve Genel Kredi Sözleşmesi’nde eş rızasının bulunmadığı, TBK’nın 584 maddesindeki eş rızasına ilişkin düzenleme ticari hayatta çıkarmış olduğu zorluklar sonrasında 6451 Sayılı Kanunun 77 maddesi ile ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak yada yöneticisinin kefaletinde eş rızasının aranmayacağına dair düzenlemenin 11.04.2013 tarihli Resmi Gazete’nin 28615 Sayılı sayısında yürürlüge girdiği, bu düzenlemenin geriye yürütülemeyeceği ve usulüne uygun şekilde alınmış bir kefaletin bulunmadığı anlaşılmakla, davalı …’ın müteselsil kefaletinin geçersiz olması nedeni ile davanın reddine, davacı banka tarafından müteselsil kefilin eş rızası bulunmadığı halde kötü niyetli olarak takip yapması nedeniyle aleyhine %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf talebi ile; müvekkili bankanın Barkal Şubesi ile … arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya kullandırılan 34.730,44.TL kredi borcununu ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu gönderilen ödeme emrinde belirtilen asıl alacak, faiz ve ferilerine itiraz ettiğini ve icra takibinin durduğunu, bu nedenlerle Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasında verilen hükmün istinafen incelenerek ortadan kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı,
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava; kredi alacağı için girişilen ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, genel kredi sözleşmesine konu borcun ödenmemesi üzerine, hesabın kat edildiğini , davalı borçlu hakkında Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek, itirazın iptaline ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince kamu düzeni yönünden ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Adana 6. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında, davacı takip alacaklısı Türkiye … Bankası T.A.O tarafından davalı takip borçlusu … hakkında toplam 35.785,97.TL alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır.
İlk derece mahkemesince alınan 27.07.2017 tarihli bilirkişi raporunda, davacı bankanın Barkal- Adana Şubesi ile borçlu sıfatıyla … Taahhüt Müşavirlik İnşaat Otomotiv Gıda Turizm Petrol ürünleri San ve Tic Ltd. Şti. müteselsil kefil sıfatıyla … arasında 04.04.2013 tarihinde 750.000,00.TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı ve Bireysel Ürünler Hizmet Paketi Sözleşmesi akdedildiği, dava konusu taksitli ticari kredinin ve kredili mevduat hesabının ticari nitelikte olduğu, TBK 584. Maddesi hükmü gereğince Kredi Genel Sözleşmesinin imzalanması sırasında …’ın eş rızasının alınmadığı, sözleşmenin 04.04.2013 tarihinde akdedildiği, davalı …’ın kefaletinin geçersiz olduğu, kefaletin geçerli olduğunun kabul edilmesi halinde ise alacaklının davalıdan ticari kredi mevduat hesabından kaynaklı 2.103,13.TL asıl alacak, 420,63.TL faiz ve taksitli ticari krediden kaynaklı 28.921,04.TL asıl alacak 5.784,21.TL faiz olmak üzere toplam 31.024,17.TL asıl alacak 6.204,84.TL faiz miktarı ile 37.229,01.TL alacaklı olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının kefaleti nedeniyle eş rızasının gerekip gerekmediği, eş rızasının bulunmamasının kefaletin geçerliliğine ve dolayısıyla davalının borçtan sorumluluğuna etkisinin olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
6098 Sayılı TBK’nın 584. maddesine göre “Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır. Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumlu olacağı miktarın artmasına veya adi kefaletin müteselsil kefalete dönüşmesine ya da kefil yararına olan güvencelerin önemli ölçüde azalmasına sebep olmayan değişiklikler için eşin rızası gerekmez.”
6098 Sayılı TBK.’nın 584/son maddesinde; “Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz” düzenlemesi getirilmiştir.
Somut olayda; İlk derece mahkemesince alınan denetlemeye ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davalının kefil oduğu sözleşmenin 04.04.2013 tarihli olup, 6451 Sayılı Kanunun 77. Maddesi ile ticari işletmenin ticari işletme sahibi veya ticaret şirketinin ortak yada yöneticisinin kefaletinde eş rızasının aranmayacağına dair düzenlemenin 11.04.2013 tarihinde yürürlüğe girdiği, davalının usulüne uygun alınmış kefaletinin bulunmadığı ilk derece mahkemesince yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesinde; dosya kapsamı delillerle usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 05/07/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır