Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/515 E. 2022/665 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/515
KARAR NO : 2022/665
KARAR TARİHİ : 25/05/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 25/05/2022
YAZIM TARİHİ : …

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı … İnş. ve Tic. A.Ş. ile müvekkili şirket arasında akdedilen Güvenlik Hizmet Sözleşmeleri gereği uyarınca, … Mah. … Bulvarı No:… İskenderun/Hatay ve … Mah. … Cad … Sokak No:… Arsuz Hatay adreslerinde bulunan yerleri için müvekkili şirketten güvenlik hizmeti aldığını, sözleşmenin ilk zamanda uzun süreli yapıldığını ancak son zamanlarda aylık hizmet sözleşmelerinin düzenlendiğini, düzenlenen faturalara itiraz edilmediğini, davalı tarafından gönderilen mutabakat formlarının imzalandığını, düzenlenen fatura bedellerinin ödenmeye başladığını, alacağın tahsili hususunda İskenderun İcra Müdürlüğü nezdinde … Esas sayılı icra takibinin başlatıldığını, faturaya dayalı olarak 57.545,91.TL asıl alacağın takip tarihinden sonra işleyecek faizi ile birlikte tahsilinin talep edildiğini ancak 05.11.2018 tarihinde borca ve faize itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının itirazının kötü niyetli olarak yapıldığını, davalarının kabulü ile icra dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafın güvenlik hizmeti verildiğini iddia ettiği proje, “İskenderun Park Forbes Yaşam Projesi”nin yapımı işine ait olduğu, sözkonusu yapım işinin … İnşaat A.Ş. ile işveren konumundaki … Turistik Tes. Yat. Tic. A.Ş. arasında düzenlendiğini, davanın … Turistik Tes. Yat. Tic. A.Ş.’ne ihbar edilmesi gerektiğini, icra takibine konu edilen fatura bedellerinin davacı tarafa ödendiğini, davacı tarafın fatura içeriği edimlerini yerine getirildiğini ve faturaların davalı tarafa teslim edildiğini ispatlamasının gerektiğini, talep olunan faiz ve faiz oranının fahiş olduğunu, açılan davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın reddine karar verilmesini ve davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile; Davacının davasının kabulü ile İskenderun İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak miktarı olan 57.545,91.TL asıl alacağın %20’sine tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; davalı müvekkili şirket merkezinin yerleşim yerinin İstanbul olduğunu, HMK yetki kurallarını düzenleyen hükmü gereğince davalının yerleşim yeri olan İstanbul Mahkemeleri yetkiliyken davanın İskenderun’da açılmış olması nedeniyle yetki yönünden reddi gerektiğini, davacının müvekkili şirket nezdinde muaccel hale geldiği ve ödenmemiş hiçbir alacağı bulunmadığını, davacı tarafça icra takibine konu edilen fatura bedelleri ödenmiş olup davacının müvekkili şirketten hali hazırda muaccel bir alacağı bulunmadığını, dava dilekçesinde borca itiraz ve yetkiye itiraz hususunda müvekkili şirketin kötü niyetli olduğu ileri sürüldüğünü öncelikle yetkiye itirazın kanunlarla tanınan bir usuli itiraz yolu olup yetkiye itiraz edilmiş olmasının kötüniyet ispatı anlamına gelmediğini, davacının ödemesi yapılmış faturaları dahi icraya konu etmiş olup esasında kötü niyetli takip başlatan davacının kendisi olduğunu, talep edilen alacağın likit olmadığını, alacağın likit olabilmesi için borçlu tarafından alacak miktarının biliniyor olması veya bilinebilecek durumda olması gerektiğini, somut olayda davacının böyle bir alacağın var olduğunu ve miktarını ispatla yükümlü olup alacağın müvekkili şirket tarafından bilinmediğini ayrıca davacı tarafça talep olunan faiz ve faiz oranının da fahiş olup takibe bu yönüyle itiraz edildiğini, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası.
İskenderun İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalıya güvenlik hizmeti verdiğini, hizmet bedeli ödenmeyince icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın üçüncü kişiye ihbarını talep etmiş olup, ayrıca yetki itirazında bulunarak, fatura konusu borcun ödendiğini savunmuştur.
İskenderun İcra Müdürlüğü nezdinde … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Koruma Özel Güvenlik….Ltd. Şti. tarafından borçlu … İnşaat…A.Ş. aleyhine fatura alacağından dolayı 57.545,91.TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi açıldığı, borçlu tarafından icra takibine, ödeme emrine, yetkiye, borca, faize, faiz türü ve oranına itiraz edilmes üzerine takibin durmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkemece alınan bilirkişi raporu ile;Taraflar arasında düzenlenmiş sözleşmelerde, ödeme tarihi belirlenmekle birlikte, fatura içeriği ile sözleşmelerin tam olarak eşleştirilememesi nedeni ile faiz başlangıç tarihi tam olarak tespit edilememiş, bu sebeple TTK 1530. Maddesi kapsamında ödeme tarihi fatura tarihini takip eden 30. Gün sonu olarak belirlleneceği, faiz başlangıç tarihinden 23.10.2018 icra takip tarihine kadar geçen süre üzerinden, T.C. … Bankası tarafından ilan edilen faiz oranları dikkate alınarak, 57.545,91.TL asıl alacak tutarı için 862,93.TL faiz hesaplanabileceği, faiz dahil alacak tutarının 58.408,84.TL olduğu” kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
İcra Müdürlükleri yönünden yetki İİK.nun 50. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde de, para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümlerinin kıyas yoluyla uygulanacağı belirtilmiştir.
Yetki; 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 5. vd. maddelerinde düzenlenmiş olup, 6. Maddesinde; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”, 7. Maddesinde; “Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır.”, 10. Maddesinde; “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.”, 19. Maddesinde; “Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.”, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89. Maddesinde ise; “Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin davalı tarafından kabul edildiği ve dava konusu para alacağı bakımından alacaklının yerleşim yeri icra dairesinin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davalının fatura konusu alacağı kabul ettiği ve ödeme savunmasında bulunduğu anlaşılmakla ispat yükünün davalıya ait olduğu ve davalının yazılı deliller ile ödemeyi ispat edemediği anlaşılmıştır.
Dava konusu alacağın likit olduğu, davalının takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla icra inkar tazminatı şartlarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu alacağın ticari alacak olduğu ve icra takip tarihi itibariyle talep edilen ticari faiz oranının 2018 yılı için TCMB’sınca açıklanan ticari faiz oranı ile uyumlu olduğu anlaşılmıştır.
Davanın dava dışı üçüncü kişiye ihbarının da davanın sonucuna bir etkisinin olmadığı anlaşılarak davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı ve ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 3.930,96.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 982,75.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 2.947,61.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 25/05/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır