Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/498 E. 2022/717 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/498
KARAR NO : 2022/717

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI :…
VEKİLİ : Av…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av…

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 03/06/2022
YAZIM TARİHİ : …

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin Adana’da güvenlik kamera sistemleri üzerine faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, davalı şirketin ise müteahhitlik şirketi olduğu ve yeni yapılmakta olan Adana Adliye Binası’nın müteahhidi olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yapılan şifai anlaşma neticesinde adliye inşaatının çevre güvenlik kamera sisteminin müvekkili şirket tarafından yapıldığını, iş bittikten sonra bir takım ilave işlerin yapılması da davalı şirket tarafından istenilmesi üzerine müvekkili şirketin bu işleri de tamamladığını, davalı şirketin borcunun büyük bir kısmını ödediğini ancak Adana 12.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına konu ettikleri 18/04/2017 tarihli ve … nolu ve 13.937,00.TL miktarlı faturadan doğan borcunu, faturaya itiraz etmeden ticari defterlerine işlemiş olmasına rağmen ödemediği, başlatılan icra takibine itiraz ettikleri ve İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulduğu,bu nedenlerle öncelikle davanın kabulü ile icra takibine yapılan haksız ve hukuksuz itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesi ile; öncelikle davaya bakmaya Adana Mahkemelerinin yetkili olmadığı, yetkisizlik nedeniyle davanın reddini talep ettikleri, aynı şekilde mahkememizin görevsiz de olduğundan, esasa girilmeksizin görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesi, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığından zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi, davacı tarafın iddia ettiği hususların yasal dayanaktan yoksun olduğu, somut delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olduğundan bu beyanlara itibar edilmesinin hukuken mümkün olmadığı, davacı ile müvekkili arasında dava dilekçesinde iddia edilen hususların hiçbir zaman gerçekleşmediği, davacının taleplerinin maddi menfaat temin etmek üzere dile getirildiği, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile, davalının ticari defterlerine göre yapılan işe karşılık tüm borçların ödendiğinin anlaşılması, davaya konu edilen faturanın davalıya ait ticari defterlerde kaydının bulunmaması, yine Başkent Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkere cevabına göre böyle bir faturanın maliyeye bildirilmemiş olması (bu meblağdan yüksek fatura maliyeye bildirilmiştir.), ispat yükü kendisinde olan davacının bakiye borç bulunduğunu kanıtlayamaması, yalnızca fatura düzenlenmesinin alacağının ispatı için yeterli olmaması, davacı tarafça faturanın karşılığı olan mal ya da hizmetin davalıya sunumunun yapıldığının ispatlaması gerekmesi (aynı doğrultuda karar için bkz. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/9471 Esas 2012/16689 Karar) bu itibarla davacının davaya konu faturaya karşılık olarak mal veya hizmet sunumunu gerçekleştirdiğinin kanıtlayamaması karşısında davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf talebi ile; davalı tarafın cevap dilekçesinde faturaya konu edilen işlerin yapılmadığı yönünde bir iddiası bulunmadığını, böyle bir iddianın bulunmaması işlerin müvekkili tarafından yapıldığının kabulü anlamına gelmediğini, müvekkilinin şirketin ticari defterleri üzerinden yaptırılmış olan bilirkişi raporunda bilirkişi, müvekkili şirketin davalı şirketten alacaklı olduğunu ve müvekkili şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen faturaların da kayıtlara işlenmiş olduğunu belirttiğini, davalı şirket olan Metag ve İş Ortağı Zeksan firması ortak girişim olarak adliye binası inşaatı işini yüklendiklerini, müvekkili şirketin çevre kamera işini yaptığına dair Adana 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin tespit sonucu düzenlenen bilirkişi raporunu sunduklarını, bu ortak girişim müvekkili şirketin yapmış olduğu çevre kamera güvenlik sisteminin birinci bölümü için müvekkili şirkete ödemeler yaptığını, birkaç etap olan inşaatın devam eden diğer etapları için müvekkilinden tekrar kamera sistemi kurmasını istediğini, müvekkili şirket de yapmış olduğu önceki işlerin parası ödendiğinden güvenip bu işi yapmasına rağmen daha sonra bu işin bedeli ödenmediği için taraflarınca davaya konu icra takibi başlattığını, davalının ticari defterleri üzerinden yapılan incelemede, müvekkili şirket tarafından kesilen faturanın, davalı ticari defterlerinde bulunmadığı tespit edilmiş ise de; HMK md. 222/3’e göre müvekkili şirketin düzenlemiş olduğu ve ticari defterlerine işlemiş olduğu faturanın davalı şirket kayıtlarında olmaması durumunda bu durum davacı lehine ispat olarak düzenlendiğini, bu nedenlerle Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’inin … Esas … Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı,
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, faturadan kaynaklanan alacağın ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafından, davalı hakkında Adana 12. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile fatura alacağına istinaden başlatılan icra takibine yapılan itirazının haksız ve kötüniyetli olduğu iddia edilerek, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep edilmiş, davalı ise, davacıya borcunun olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Adana 12. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında, davacı takip alacaklısı tarafından takip borçluları … ve … İnşaat Ticaret Sanayi Limited Şirketi hakkında 13.937,00.TL asıl alacak, 554,71.TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.491,71.TL alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, takip dayanağı olarak 18.04.2017 tarihli 13.937,00.TL bedelli faturanın gösterildiği, süresinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince alınan 04.12.2018 tarihli bilirkişi raporunda; incelenen defterlerin genel kabul görmüş muhasebe usul ve esasları ile kanun ve mevzuata uygun tutulmadığı, davacı defterine göre takip konusu faturadan dolayı iş ortaklığından 13.937,00.TL alacağının olduğu belirtildiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince alınan 14.06.2019 tarihli bilirkişi raporunda, iş ortaklığının 2017 yılı kayıtlarının incelenmesinde davacı şirket tarafından iş ortaklığına toplam 186.063,62. TL fatura düzenlendiği, bu fatura bedelinin tamamının ödendiği, iş ortaklığının davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığının kayıtlı olduğunun tespit edildiği, davacı şirket defterleri incelenerek hazırlanan 04.12.2018 tarihli bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin muhasebe usul ve ilkelerine uygun kayıt altına alınmayan ve kapanış tasdiki bulunmayan ticari defter kayıtlarına göre iş ortaklığından icra takibine konu edilen fatura ile birlikte 200.000,62.TL alacaklı olduğu, ancak icra takibin sadece 13.937,00.TL lik faturaya ilişkin olduğunun belirtildiği, iş ortaklığının muhasebe usul ve ilkelerine uygun kayıt altına alınan ve kapanış tasdiki bulunan 2017 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacıya borcunun bulunmadığı, icra takibine konu edilen faturanında kayıtlarda olmadığı, icra takibine konu edilen irsaliyeli faturanın açıklama kısmında Adana Adliyesi Çevre Güvenlik Kamera Sistemi Kurulumu İşi yazılı olduğu teslim alan kısmında isim ve imza bulunmadığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Faturaya dayalı itirazın iptali davasında ispat yükü, alacaklı olduğunu iddia eden davacıdadır. Davacının faturaya konu mal veya hizmeti davalıya teslim ettiğini ve alacağa hak kazandığını yazılı deliller ile ispatlamak zorundadır.
Somut olayda, davacı tarafından, 18.04.2017 tarih 13.937,00.TL bedelli fatura düzenlendiği, davanın niteliği gereğince fatura konusu hizmeti davalıya teslim ettiğinin ispat yükünün davacıda olduğu, davacının bu hususu usulüne uygun deliller ile ispat etmesi gerektiği, dava konusu faturada, teslim alanın adının ve imzasının yer almadığı, faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı, ve davalının bağlı olduğu vergi dairesine de bildirilmediği, davacı tarafından istinaf aşamasında sunulan 03.04.2017 tarihli bilirkişi raporunda “davacı tarafından 23.01.2017 tarihli fatura kapsamında hesaplanan 186.063,62.TL bedelin piyasa rayiçlerine uygun olarak faturalandırıldığı” belirtilmiş olup, 23.01.2017 tarihli faturanın takip ve dava konusu olmadığı gibi davalı defterlerine göre 186.063,62.TLnin ödendiği, davacının dosya kapsamı ile 18.04.2017 tarih 13.937,00.TL bedelli faturaya konu hizmeti davalıya sunduğunu ispat edemediği, davacı defterlerinin tek başına iddianın ispatı için yeterli olmadığı, davacı defterlerinin muhasebe usul ve esasları ile kanun ve mevzuata uygun tutulmadığı, HMK 222/3 maddesi şartlarının gerçekleşmediği, bu nedenle davanın reddine ilişkin İlk Derece Mahkemesi kararının usul, yasa ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 03/06/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır