Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/36 E. 2021/1641 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/36
KARAR NO : 2021/1641
KARAR TARİHİ : 30/12/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :…
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI : 1 -…
VEKİLİ : Av….

VEKİLİ : Av…
DAVALI/TEMLİK EDEN : 3 -….

VEKİLİ : Av….

DAVALI/TEMLİK ALAN : 1 -…

VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklana)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, Davalılardan … …’ nın müvekkili şirkette muhasebe bölümünde çalıştığını ve 12.06.2012 tarihinde kendi isteği ile işten ayrıldığını, … … işten ayrıldıktan sonra davaya konu müvekkili şirket lehine … Pet. Ürün. San. Tic. Ve AŞ tarafından keşide edilen Gaziantep İncirlipınar Şubesi’ne ait … seri nolu 52.338,00.TL bedelli çekin şirkette bulunmadığının farkedildiğini, çek iptali davası açtıklarını çek üzerine tedbir kararı alındığını, daha sonra çekin davalı … … tarafından görevin kötüye kullanılarak iş birliği içerisinde diğer davalı …’ e ciro edildiğini, davalı … tarafından Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı … ile … … arasında herhangi bir borç alacak ilişkisinin bulunmadığını belirterek, tedbir taleplerinin kabulü ile Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra takibinin tedbiren durdurulmasını veya takip dosyasına yapılacak tahsilatın alacaklıya ödenmeyerek dava sonuna kadar veznede muhafazası konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Mersin 5. İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası ile birlikte takibe konulan Gaziantep İncirlipınar Şubesi …nolu 52.338,00.TL bedelli çek nedeni ile borçlu olmadıklarının tespiti ile çekin iptaline, kötüniyetli davalıların % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI …’İN SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı … vekili, kambiyo senedine dayalı alacağın illetten mücerret olduğunu, bu nedenle dava konusu çekin taraflar arasındaki herhangi bir temel ilişkiye bağlanması yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, çekin düzgün bir ciro silsilesi ile müvekkiline geçtiğini, müvekkilinin iyi niyetli ve yetkili hamil olduğunu, konu ile ilgili tanık dinletilmesine muvafakat etmediklerini, iddianın yazılı delil ile kanıtlanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI … …’NIN SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı … … vekili, davacı şirket yetkilisinin kendisine iftira attığını, çekin tahsilini engellemek için kendisini tehdit ettiğini, konu ile ilgili Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası ile şikayette bulunulduğunu, dava konusu çekin şirketteki hak ve alacaklarına karşılık kendisine verildiğini, bununla ilgili tutanak tutulduğunu, buna karşılık çek bedelinin ödenmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; “davacı vekili soruşturma dosyasının sonucunda davalı … …’nın sonradan ortaya çıkarttığı sahte belgenin kesilme yolu ile elde edilmesi ve kesik bir kağıt parçası olması hususlarının ortaya çıkacağı, tutanak başlıklı belgenin başka bir belgenin boş kısmının kesilip doldurulmak sureti ile elde edildiğinin açık olduğu, davalı … …’nın müvekkili şirketten olan toplam alacağının kendi el yazısı ile düzenlenen belgede belirtildiği üzere 7.734,29.TL olduğu, tutanak başlıklı belgenin müvekkili şirketin defter kayıtlarında bulunmadığı, çekin ise defter kayıtlarında mevcut olduğu, ancak çekin davalı … …’ya verildiğine dair çek teslim bordrosu veya başka bir belgenin bulunmadığı, adı geçen davalının Mersin 3 Ağır Ceza Mahkemesi’nin … e((k sayılı dosyasında 7.734,29.TL’ lik el yazılı belgedeki yazıların kendisine ait olduğunu ve alacağının bu kadar olduğunu beyan ettiğini, … …’ nın sözde çek alacağının sebebi olarak farklı hukuki sebeplere dayandığını, adı geçen sahsın beyanlarının çelişkili olduğunu, bu nedenle soruşturma dosyasının sonucunun beklenmesinin gerektiğini iddia etmiş ise de, dile getirilen hususların dava konusu çek ile ilgili bedelsizlik iddiasının yazılı delil ile kanıtlanması gerektiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı anlaşılmakla davacı vekilinin soruşturma dosyasının sonucunun beklenilmesine dair talebinin ve davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; davalı … … ve … hakkında güveni kötü kullanma, emniyet suistimal, sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından dolayı Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyada soruşturma olduğunu, mahkemece önce sonucu beklenen soruşturma dosyasının daha sonra sonucu beklenmeden dosyada aniden karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, çekin ara yüzünde çekin bankaya takas için verildiğinin açıkça görüldüğünü, davalı … …’ya yapılmış bir ciro bulunmadığını, davalı … …’nın çelişkili ve müvekkilinin haklılığını ortaya koyan yazılı ikrar niteliğindeki beyanlarının ve hayatın olağan akışının göz önünde bulundurulması gerekmekte iken ilk derece mahkemesi bu hususu nazara almadığını, tutanak başlıklı belge hukuki meşruiyet amacı ile sahte olarak düzenlendiğini, suç teşkil eden bu eylemin ve diğer suç eylemlerinin savcılık soruşturma dosyasında açığa çıkacağını ancak ilk derece mahkemesi savcılık dosyasının sonucunu beklemediğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, bilirkişi raporu, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma dosyasının uyap çıktıları, Mersin 5.İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası, Mersin 2.Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası, Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı dosyası, Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)” davasıdır.
Davacı tarafından, davalılardan … …’ nın davacı şirkette çalışırken, 12.06.2012 tarihinde işten ayrılmasından sonra, davacı lehine keşide edilmiş çekin şirkette bulunmadığının fark edildiği, bunun üzerine Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … E sayılı dosyası ile çek iptali davası açtıkları, dava sırasında, çekin davalı … … tarafından, görevin kötüye kullanılarak iş birliği içerisinde diğer davalı …’ e ciro edildiği ve bu davalı tarafından Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile haklarında icra takibi başlatıldığı, çekin davalı … …’nın eline geçmesinden önce, davacı şirketçe ilk olarak ciro edilip bankaya takas için verildiği ve daha sonra takastan geri alınarak, arka yüzüne iptal kaşesi vurulduğu, iptal kaşesinden sonra çekin arka yüzünde sadece davacı şirketin kaşesinin kaldığı, davalı … …’nın, çekin arka yüzünde davacının kaşesinin olduğunu görüp bu durumdan istifade ederek çeki işbirliği içerisinde olduğu kötüniyetli diğer davalı …’e ciro ettiği, davalı … ile … … arasında herhangi bir borç alacak ilişkisinin bulunmadığı, çekin bedelsiz olduğu iddia edilmiş, davalı …, dava konusu çekin düzgün bir ciro silsilesi ile eline geçtiğini, iyi niyetli ve yetkili hamil olduğunu, davalı … … ise, davacı şirket yetkilisinin kendisine iftira attığını, dava konusu çekin şirketteki hak ve alacaklarına karşılık kendisine verildiğini, bununla ilgili tutanak tutulduğunu ve çek bedelinin ödenmediğini savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Mersin 5.İcra Müdürlüğü’ne ait … sayılı dosyası ile alacaklı … tarafından, borçlular … …, … Akaryakıt Nakliyat İnş. Oto Turz. Los. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve … Petrol ürünleri San ve Tic. Dağıtım A.Ş. aleyhine kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, takibin dayanağının 06.07.2012 keşide tarihli, …seri numaralı ve 52.338,00.TL bedelli çek olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu çekin, keşidecisinin … Petrol ürünleri San ve Tic. Dağıtım A.Ş. olan,… Gaziantep-İncirlipınar şubesine ait, … nolu 06/09/2012 tarihli 52.338,00.TL bedelli çek olup, çekin, davacı şirket emrine düzenlendiği, çekin arka yüzünde davacı lehtar şirkete ait kaşe ve imzanın bulunduğu, lehtar tarafından çekin …’a ciro edildiği, banka cirosunun ise iptal edilmiş olduğu, çekin daha sonra davalı … … ve …’e ciro edildiği ve takip alacaklısının ciro zinciri ile yetkili hamil olduğu, ciro zincirinde bir kopukluk olmadığı, alacaklı …’in ( temlik alan …’ın) takip tarihi itibariyle yetkili hamil olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava konusu çekin, eski çalışanı olan … … tarafından hukuka aykırı olarak ele geçirilip geçirilmediği ve diğer davalı …’in kötü niyetli hamil olup olmadığı, çekin bedelsiz kalıp kalmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Menfi tespit davasında ispat yükü kural olarak alacaklıdadır. Ancak kambiyo senetleri sebepten mücerret olduğundan borçlu olmadığının ispat yükümlülüğü davacı-borçlu tarafa aittir.
Davacı şirket, dava konusu çekte lehtar-ciranta konumunda bulunup ve çek üzerindeki imzası inkar edilmemiştir. Çekin, hukuka aykırı olarak ele geçirildiğini, çekin bedelsiz olduğunu ispat yükü davacı şirkete aittir. Davacı tarafından, çekin davalı … … tarafından şirket kasasından çalındığı iddia edilmiş, davalı … … ise, dava konusu çekin, şirketteki işçilik alacaklarına ve şirkete verdiği borca karşılık kendisine verildiğini savunmuş ve bunun delili olarak da bila tarihli “Tutanak” başlıklı belgeyi sunmuştur.
SGK kayıtlarına göre, davalı … …, davacı şirkette 01/08/2011-12/06/2012 yılları arasında asgari ücretli olarak çalışmıştır.
Davacı şirket ve davalı … …’nın imzalarını içeren “Tutanak” başlıklı belge içeriği “… …’nın … Akaryakıt Ltd.Şti’ne vermiş olduğu borcun karşılığı ve şirketteki işçilik ücreti hak ve alacakları karşılığı … Bankasına ait … nolu, 06/07/2012 tarihli, 52.338.TL bedelli çek verilmiştir. Çekin karşılığı çıktığında tarafların birbirinden alacağı kalmayacaktır.” şeklindedir. Mahkemece, İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden alınan 03/02/2014 tarihli raporda, belgedeki davacı şirket adına atılı bulunan imzanın, şirket temsilcisi …’e ait olduğu tespit edilmiştir.
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’na ait … sayılı dosyasında, davacı şirket temsilcisi … tarafından, davalılar … …, … ve dava dışı … … hakkında, dava konusu çekin çalınması ve bir kısım şirket belgelerinde sahtecilik ve banka yoluyla dolandırıcılık suçlarından dolayı başlatılan soruşturma sonucu Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar ve karara itiraz sonucu aynı yönde Ek Karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle, dava konusu çekteki imzanın davacı şirket tarafından inkar edilmediği, çekin verilme nedenini oluşturan ” Tutanak” başlıklı belgedeki imzanın davacı şirket temsilcisine ait olduğu, böylelikle, davacı tarafından, çekin hukuka aykırı olarak elinden çıktığı iddiasının ispatlanamadığı ve çek bedelinin ödendiğine dair herhangi bir delilin de dosya ibraz edilmediği, bu nedenle davacının dava konusu çekten kaynaklanan borçtan sorumlu olduğu, mahkemece davanın reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından, dava konusu çekin davalı …’e, borç ilişkisi bulunmaksızın, … … ile yapılan iş birliği sonucu ciro edildiği ve davalı …’in kötü niyetli hamil olduğu iddia edilmiş ise de; 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesi; “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” hükmünü içermektedir. Bu maddede, iyi niyetli hamilin hak sahibi olmayan kimselerden elde ettiği kazanımlar korunmaktadır. Bu kapsamda bir kimsenin muntazam bir ciro zinciriyle çeki iktisabı, kendisine ancak şekli anlamda meşru hamil sıfatını kazandıracak olup maddi hukuk anlamında hak sahipliğinin mevcudiyeti için devralanın çeki iktisabında kötü niyetinin yahut ağır kusurunun bulunmaması gerekmektedir.

Davacının dava konusu çekin lehtarı olduğu ve cirosunun bulunduğu, davacının ciroda yer alan imzaya bir itirazının olmadığı, ciro zincirinde bir kopukluk bulunmadığı, davalı …’in ise çekin yetkili hamili olduğu, dava konusu çekte hamil olarak görünen davalının, çeki iktisabında kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğunu ispat yükünün davacı tarafa ait olup, davacının bu iddiasını ispat edemediği, çek bedelinin ödendiğine dair herhangi bir delilin de dosya ibraz edilmediği, bu nedenle davacının, dava konusu çekten kaynaklanan borçtan sorumlu olduğu, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk dece mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 44,40.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL maktu istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki kabul edilen dava değerinin 78.630,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere karar verildi.30/12/2021


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır