Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/300 E. 2022/892 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/300
KARAR NO : 2022/892
KARAR TARİHİ : 28/06/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI :… ESAS-… KARAR
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/06/2022
YAZIM TARİHİ : …

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;

İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile: müvekkilinin, davalının gerek üretimini gerekse de ithalatını yaptığı ürünleri satın aldığını ve iç piyasaya satışını gerçekleştirdiğini, müvekkili firmanın, aldığı ve alacağı malların bedeline karşılık olmak üzere 3.şahıs … Gıda San ve Tic. AŞ’den olan alacağının 280.000. USD’ını 29/11/2006 tarihli borcunun nakli ve alacağın temliki sözleşmesi ile davalı şirkete devrettiğini, temlik tarihi itibariyle davalının aktifinde 280.000.USD kadar artış sağlandığını, müvekkilinin aktifinde ise aynı değerde azalma meydana geldiğini, davalı borçlu tarafından, kendi lehine oluşan bu artışın karşılığında müvekkili firmaya herhangi bir mal teslimini yapmadığını, bu temlik karşılığı olarak herhangi bir ödemenin yapılmadığını, davalı tarafından, müvekkiline gönderdiği mal bedellerinden müvekkilinin davalıya yaptığı ödemelerin ve temlik konusu bedelin düşümü yapıldıktan sonra müvekkilinin 334.630,84.TL alacağının olduğunu, davalı tarafından müvekkili aleyhine Adana 11. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasıyla icra takibi açıldığını, açılan takibe taraflarınca itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, davalı tarafından, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davasının açıldığını, açılan davada davacı … AŞ’nin temlik sözleşmesinin varlığını ve uhdelerine geçtiğini kabul ettiğini, davalının temlik nedeniyle müvekkiline borçlu olması karşısında müvekkilinin davalıya olan mal borçlarının temlik bedelinden düşüldüğünü bakiye alacak için davaya konu icra takibinin açıldığını belirterek, davalının haksız itirazının iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalının inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Adana 3. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından yapılan icra takibine müvekkili şirketin adresinin İstanbul olması nedeniyle borca itirazla birlikte süresinde yetki itirazında bulunduklarını, ayrıca davanın esasına girilmeden önce müvekkili şirketin merkez adresinin bulunduğu yerin İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri ve İcra daireleri olması nedeniyle öncelikle yetki itirazlarının incelenmesini, takibin yapıldığı yer icra dairesi ve mahkememizin yetkili olup olmadığı hususunda karar verilmesinin talep edildiğini, davaya konu 29/11/2006 tarihli alacağın temliki ve borcun nakli sözleşmesinden sonra davacı ile müvekkili şirket arasında 13/11/2008 tarihinde bir borç tasfiye sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmenin yapıldığı 13/11/2008 tarihi itibariyle davalı …’in müvekkili firmaya olan borcu 1.777.254,63.TL olarak kabul edildiğini, sözleşmenin imzalanmasından sonra taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisinin devam ettiğini, davacının cari hesabında biriken borcun ödenmesi talebine ilişkin ihtarın müvekkili tarafından davacıya keşide edildiğini, davacı tarafından, müvekkili hakkında Adana 3. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, davacının talebinin haksız bir sebepsiz zenginleşme iddiasının olduğunu, sebepsiz zenginleşmeden doğan talep hakkının BK.nun 66. Maddesi hükmünce hak sahibinin geri isteme hakkının olduğunu öğrendiği tarihten itibaren 1 yılın geçmesiyle zamanaşımına uğradığını, davaya ilişkin icra takibini 7 yıl geçtikten sonra başlattığını ve davacının dava hakkının zamanaşımına uğradığından davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, 29/11/2006 tarihli temlik sözleşmesinde temlik edilen alacak karşılığında davacıya müvekkili tarafından bir ödemenin yapılacağının veya mal tesliminin yapılacağına ilişkin bir taahhüt bulunmadığını, temlik sebebinin davacı … Şirketinin …’ye olan borçlarını ödeme amacıyla yapıldığını, sözleşmenin imza edildiği anda … Gıda San. Dış Tic. Ltd. Şti tarafından müvekkiline nakden ve defaten bir ödemenin yapılmadığını, temlik konusu alacağın her ay 12.500 USD lik taksitler halinde temlik alacaklısı olan müvekkiline ödenmesinin taahhüt edildiğini belirterek yetki itirazlarının kabul edilmediği takdirde davacının haksız ve hukuki dayanağı bulunmayan davasının reddi ile müvekkili lehine haksız icra takibi nedeniyle alacağın %40’ından az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … sayılı kararı ile; 13/11/2008 tarihinde borç tasfiyesi sözleşmesi imzalanarak, bu tarihten önceki tüm alacak ve borçların tasfiye edildiği, sözleşmede, davacı … Gıda… Ltd. Şti.nin davalı şirkete toplam 1.777.254,63.TL olan borcunun, dolar bazında değerlendirilerek, ödeme şeklinin belirlendiği, bu sözleşmede 29/11/2006 tarihli alacağın temliki sözleşmesinden bahsedilmediği, davalı şirket tarafından faturadan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla davacı aleyhine Adana 11. İcra Müdürlüğü’ne ait … sayılı dosyada icra takibi başlatıldığı, takibe itiraz sonucu davalı şirket tarafından davacı şirkete Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası üzerinden itirazın iptali davası açıldığı, iş bu dava incelendiğinde davacı tarafın 280.000,00 USD alacağını temlik ettiğine ilişkin savunmasının davalı olarak yer aldığı iş bu davada da ileri sürüldüğü, yapılan yargılama neticesinde, davacının bu yöndeki savunmasına itibar edilmeyerek … şirketinin, … şirketinden alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde hazırlanan 27/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda, alacağın temliki sözleşmesi uyarınca davalı tarafından dava dışı … Gıda Ltd. Şti’nden herhangi bir tahsilat yapılmadığının ve aksini davacı şirketin davalıya borçlu olduğunun tespit edildiği, davacının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde hazırlanan 23/09/2019 tarihli raporunda da davacının davalıdan alacaklı olmadığının tespit edildiği anlaşıldığından ilgili temlik sözleşmesinde gayri kabili rücu ifadesinin yer alması nedeniyle sebepsiz zenginleşme iddiasında bulunulmasının mümkün olmadığı, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde davacının davalıdan alacaklı olduğunu ispatlayamadığı sonucuna varıldığından davanın reddine ve davacının davayı açmakta kötü niyeti olduğunun ispatlanamaması nedeniyle davalının kötü niyet tazminatına ilişkin talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf talebi ile; eldeki davanın temliknamenin iptali davası olmadığını, temlik nedeni ile müvekkiline davalı tarafından ödenmesi gereken bedelin tahsiline yönelik olduğunu, davalı uhdesine geçen alacak/hak karşılığı herhangi bir ödemeyi bu ana kadar müvekkilimize yapmadığını, temlike konu alacağın davalıya temlik edilmesi ile birlikte davalının temlik miktarı kadar müvekkili şirket borcunun mahsup etmesi gerektiğini, ancak davalının hem alacağı temlik aldığını hem de müvekkilini hala kendisine borçlu olarak gösterdiğini, yerel mahkeme eksik ve hatalı incelemeler neticesinde hüküm kurduğunu, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları gerçeklikten uzak, soyut ve yetersiz olduğunu, bilirkişi raporunda davalının ticari defter kayıtlarında dava dışı temlik edilen alacağın borçlusu … Gıda Ltd.Şti.’den sözleşme kapsamında taahhüt ettiği hiçbir tahsilat kaydına rastlanılmadığını beyan ettiğini ancak tahsilatın yapılıp yapılmadığı belli olmadığını, tahsilat yapılmadı ise bunun sebebi davalı yanın kusurundan kaynaklandığını, nitekim davalı ödeme yapılmaması sebebi ile icra takibi yapabilecek iken temlik edilen alacağın borçlusu olan … Gıda Ltd Şti.’ye karşı başlatılan herhangi bir icra takibi de olmadığını, ayrıca davalı icra takibi yaptığına dair belgeler de sunmadığını, davalı …’ye ait 2006-2014 yılı defter ve belge incelemesinde ,taraflar arasında 29.11.2006 tarihli alacağın temliki sözleşmesi kapsamına, davalı … kayıtlarında dava dışı temlik edilen alacağın borçlusu … Gıda Ltd.Şti’den sözleşme kapsamında taahhüt ettiği hiçbir tahsilat kaydına rastlanılmadığı gibi, dosya kapsamında ödemenin yapıldığına ilişkin bir belgenin de bulunmadığı anlaşıldığını, taraflar arasındaki yoğun ticari ilişkide en son hesap hareketinin yapıldığı Şubat 2013 ayı itibari ile de davalının davacıdan 328.195,10.TL ve 28.293 USD alacaklı olduğunu tespit ettiğini, temlike konu alacağın davacının uhdesine geçtiği ancak davacının bu değer artışı yönünden müvekkili lehine oluşan alacak karşılığı davacıya olan borçlarına mahsubu gerekirken davacının bunu gerçekleştirmediği davacının bu beyanı ile sübuta erdiğini, müvekkilinin borcundan mahsup edilmediği gibi bahse konu temlik karşılığında müvekkili firmaya herhangi bir ödeme dahi yapılmadığını, bu nedenlerle Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı doyasında verilen 24.12.201 tarihli kararın kaldırılarak, yeniden yargılama yapılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … sayılı dosya kapsamı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında imzalanan alacağın temliki sözlemesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacının davalı şirketin üretimini veya ithalatını yapmış olduğu ürünleri satın alıp iç piyasada satışını gerçekleştirdiğini, davacının alacağı malların bedeline karşılık olmak üzere üçüncü şahıs … Gıda San ve Tic A.Ş.den olan alacağının 280.000.USD sını 29.11.2006 tarihli borcun nakli ve alacağın temliki sözleşmesi ile davalı şirkete devrettiğini, temlik tarihi itibari ile davalı aktifinde artış olduğunu, davalının gönderdiği mal bedelleri, davacının yapmış olduğu ödemeler ve temlik konusu bedel düşüldükten sonra davacının alacaklı olduğunu, davacının alacağının tahsili amacı ile Adana 3. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş, davalı ise taraflar arasında 13.11.2008 tarihinde borç tasfiye sözleşmesi yapıldığını, temlik konusu alacak üzerinde hiç bir hak ve yetkisi kalmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Adana 3. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında takip alacaklısı … Gıda Tarım … Ltd. Şti tarafından takip borçlusu … Gıda San. Tic. AŞ aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip dayanağının 15/09/2014 tarihli cari hesap ekstrası ve 29/11/2006 tarihli borcun nakli ve alacağın temlik sözleşmesi olduğu anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince alınan 27.07.2018 tarihli bilirkişi raporunda davalı …’ye ait 2006-2014 yılı defter ve belge incelemesinde, taraflar arasında 29/11/2006 tarihli alacağın temliki sözleşmesinin davalı … kayıtlarında dava dışı temlik edilen alacağın borçlusu … Gıda ltd. Şti.den, sözleşme kapsamında taahhüt ettiği 280.000 USD ye mahsuben hiçbir tahsilat kaydına rastlanmadığı, dosya kapsamında ödemenin yapıldığına ilişkin bir belgenin bulunmadığı, taraflar arasındaki yoğun ticari ilişkin raporun 4.b bölümünde belirlenen en son hesap hareketinin yapıldığı Şubat 2013 ayı itibariyle davalı …’nin davacı …’den 328.195,10.TL ve 28.293$ alacaklı olduğu, davacının takip konusu alacağının bulunmadığının belirtildiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince alınan 23.09.2019 tarihli bilirkişi raporunda; davalı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalı defterlerine işlendiği, davacı tarafından yapılan ödemelerin davalı defterlerine işlendiği, davacı defterlerine göre davalıdan alacağının olmadığı, davalı tarafından, davacıdan alacaklı olduğu cihetle Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde dava açıldığı açılan dava neticesinde davacının davalı şirkete borçlu olduğuna karar verildiği ve kararında kesinleştiği, temlike konu edilen 280.000 USD bedelinin davacı kayıtlarında yer almadığı, bilirkişi raporuna göre davalının temlik sözleşmesinden dolayı tahsilat yapmadığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Taralar arasında düzenlenen ve dava dışı … Gıda San ve Tic A.Ş. ve … Gıda San ve Dış Ticaret Ltd.Şt’nin de katıldığı Borcun Nakli ve Alacağın Temliki Sözleşmesinde, “… Gıda Tarım Tekstil Alternatif Enerji Petrol ve Kimyevi Maddeler San. Tic. Ltd. Şti borcun nakli yoluyla … Gıda San ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’den olan toplam 280.000. USD alacağını her ay 12.500.USD halinde ödenmek üzere 3. Kişi … Gıda Tic. Ve San. A.Ş.’ne gayri kabili rücu olarak devir ve temlik etmiştir. İş bu temliki … Gıda San ve Dış Ltd. Şti kabul etmiştir. Aylık 12.500 USD taksitlerle ödenecek toplam 280.000.USD … Gıda San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından ödenecektir.” düzenlenmesinin yer aldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen 13.11.2008 tarihli Borç Tasfiye Sözleşmesinde bu sözleşmenin yapıldığı tarihte …’in …’ye olan toplam YTL borcunun 1.777.254,63.YTL olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen 29.11.2006 tarihli borcun nakli ve alacağın temliki sözleşmesi ile davacının dava dışı … Gıda San ve Tic Ltd. Şti’den olan alacağını temlik sözleşmesi ile davalıya devrettiği, 29.11.2006 tarihli sözleşmeye davacı ve davalı dışında dava dışı … Gıda San ve Tic A.Ş. Ve … Gıda San ve Dış Ticaret Ltd.Şt’nin de katıldığı, alacağın temliki sözleşmesinin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 162. maddesine göre, kanun veya akit ile veya işin mahiyeti icabı olarak men edilmiş olmadıkça borçlunun rızası aranmaksızın alacaklı alacağını üçüncü bir şahsa temlik edebileceği, dava konusu borcun nakli ve alacağın temliki sözleşmesinin tarafları bağlayıcı olup davacının dava dışı şirketten olan alacağını davalıya temlik ettiği, dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporlarında belirtildiği üzere davalının alacağın temliki sözleşmesi uyarınca dava dışı … Gıda Ltd. Şti’nden herhangi bir tahsilat yapılmadığı, borcun nakli ve alacağın temliki sözleşmesinde davacının temlik ettiği alacağa ilişkin davalı şirket yönünden gayri kabil rücu olarak devir ve temlik edildiği dışında başkaca hüküm bulunmadığı, bu durumda davacının temlik sözleşmesi kapsamında davalıdan alacak talebinde bulunamayacağı, davacının temlik konusu bedel nedeniyle alacaklı olduğu iddiasının yerinde olmadığı, ilk derece mahkemesince davacının davalıdan alacaklı olduğunu ispat edemediği belirtilerek davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalara, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … sayılı kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70. TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dairemizce dosya üzerinden yapılan istinaf incelemesi sonucunda oy birliğiyle, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 bendi gereğince aynı kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 28/06/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır