Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/257 E. 2022/442 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/257 – 2022/442
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/257
KARAR NO : 2022/442
KARAR TARİHİ : 08/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan )

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 08/04/2022
YAZIM TARİHİ : …

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … esas ve … karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ticaretle uğraştığını, davalı bankada kayıtlı Pos hesabına 20/10/2017 tarihinde konulan bloke nedeniyle 9.000,00.TL parayı kullanamadığını, davalı bankaya ihtarname ile ihtar edilmesine rağmen blokenin çözülmediği gibi sebebinin de açıklanmadığını belirterek söz konusu blokenin kaldırılmasını ve hesapta bulunan 9.000,00.TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada yetkili Mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, bloke işleminin 20.10.2017 tarihinde müvekkili bankanın aracı kılınmak suretiyle gerçekleştirilen dolandırıcılık eylemleri nedeniyle konulduğunu, müvekkili bankanın mağdur olan müşterilerinin zararlarının bertaraf edilmesi amacını taşıdığını, dolandırıcılık eylemlerinden sonra davacının pos cihazlarının iptal edildiğini, pos cihazı ile yapılan işlemlerin şüpheli işlem statüsünde değerlendirildiğini, dolandırıcılık eylemi mağdurlarının Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu, davacı ile yapılan sözleşme hükümleri uyarınca üye iş yerinin kart hamiline ödenen tutarları iade etmemesi halinde bankaca tutarların faiziyle birlikte tahsil edileceğini, bankanın takas-rehin ve virman ve hesaplara bloke koyma hakkı bulunduğunun hüküm altına alındığını, üye iş yerinin usulsüz işlemi halinde bankanın usulsüz işlem tutarını kart hamiline ödemekle yükümlü olduğunu, ödediği tutarı iş yeri hesabından tahsile yetkili olduğunu, yapılan bloke işleminin taraflar arasındaki sözleşmenin 9.1, 9.5 ve 5411 sayılı yasanın 61. maddelerine uygun olduğunu belirterek davanın yetki ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; banka hesap kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenmesinde davacının hesabında 9.000,00.TL tutarında paranın mevcut olduğu ve hesap üzerinde herhangi bir kaydi bloke işleminin bulunmadığı, ancak davacının ileri sürdüğü bloke işleminin mevcudiyetinin davalı tarafın cevap dilekçesinde de kabul edildiği, yine dosya arasına getirtilen Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturma dosyası ve Adana 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası kapsamından soruşturma ve davanın müştekilerinin davacıya ait POS cihazı kullanılmak suretiyle yapılan alışveriş işlemlerine yönelik olarak herhangi bir şikayet ve iddialarının bulunmadığı, davalı bankanın davacıya ait POS cihazına bağlı hesap üzerine bloke işlemi uygulamak suretiyle sözkonusu hesapta bulunan 9.000,00.TL tutarındaki paranın davacıya ödenmemesine ilişkin işleminin yerinde olmadığından bu itibarla davacının davasının kabulüne, davalı Türkiye … Bankası A.Ş Yüreğir Şubesi nezdinde davacı adına POS cihazına bağlı olarak açılan …nolu hesap üzerine davalı banka tarafından uygulanan bloke işleminin kaldırılması ile söz konusu hesapta bulunan 9.000,00.TL tutarındaki paranın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun eksik incelemeye dayandığını, bilirkişinin kartlarla satışa konu olmayan işlemler yapılması husususun varlığını yadsındığını, ortada hukuka aykırı bir işlemin veya fiilin bulunmadığı gibi bir değerlendirme yapıldığını, işlemin sebebinin yapılmakta olan savcılık soruşturması sonuca göre oluşturulacak banka ve kart müşterisinin zararlarını bertaraf etmek adına alınan tedbir olduğunu, bilirkişinin bahse konu dolandırıcılık eylemlerinden dolayı sonucu kesinleşmiş bir mahkeme hükmü bulunmadığını, davacının davasının kabulünü temin amaçlı olarak hazırlamış olduğu raporun maksadının kendilerince anlaşılamadığını, mahkeme tarafından da bu karara istinaden davanın kabulüne karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, banka ile müşteri arasında imzalanan Üye İş Yeri Sözleşmesi’nin bilirkişi tarafından, sanki böyle bir sözleşme imzalanmamış gibi hiçbir şekilde dikkate ve değerlendirmeye alınmamasının raporun dayanıksızlığının da ispatı olduğunu, bankanın kendini ve de zarar görebilecek müşterilerini korumaktan başka bir amaca hizmet etmediğini, keyfe keder bir uygulamaymış gibi değerlendirilerek karar verilmesinin hakkaniyet ve hukukun genel ilkelerine aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların beyan ve dilekçeleri. Adana 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının UYAP sisteminden gönderilen örneği, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma nolu dosyasının UYAP sisteminden gönderilen örneği, davalı bankadan gönderilen kayıt ve belgelere, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi’nce davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nin 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı yan işbu davada, davacının davalı bankada kayıtlı pos hesabına 20/10/2017 tarihinde konulan bloke nedeniyle 9.000,00.TL parayı kullanamadığını, davalı bankaya ihtarname ile ihtar edilmesine rağmen blokenin çözülmediği gibi sebebinin de açıklanmadığını belirterek söz konusu blokenin kaldırılmasını ve hesapta bulunan 9.000,00.TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı yan savunmasında bloke işleminin 20/10/2017 tarihinde müvekkili bankanın aracı kılınmak suretiyle gerçekleştirilen dolandırıcılık eylemleri nedeniyle konulduğunu, müvekkili bankanın mağdur olan müşterilerinin zararlarının bertaraf edilmesi amacını taşıdığını, yapılan işlemlerin şüpheli işlem statüsünde olduğunu, dolandırıcılık eyleminin mağdurlarının Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu, davalı bankanın sözleşme hükümlerine göre bloke koyma hakkı bulunduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı banka tarafından davacıya ait pos hesabındaki 9.000,00.TL üzerine bloke konulduğu konusunda taraflar arasında bir çekişme bulunmamaktadır. Davalı yan bloke işleminin dolandırıcılık eylemleri nedeniyle konulduğunu ve işlemde bir usulsüzlük bulunmadığını savunmuştur.
Davalı bankanın mevzuat gereği ve taraflar arasındaki sözleşme hükümleri uyarınca şüpheli işlemler nedeniyle uğranılabilecek zararı bertaraf etmek için hesaplar üzerine bloke koyma hakkı bulunmakla birlikte, şüpheli işlemlerinin varlığının ve zarar tehlikesinin banka tarafından ispatı gerekmektedir. Davalı banka vekili Av… mahkemenin… nolu ara kararı üzerine dosyaya sunduğu tarihsiz dilekçesinde, davaya konu işlemler nedeniyle müvekkili bankanın suç duyurusunda bulunmadığını, harcamalara itiraz eden müşteriler tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu, soruşturma dosyasının Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … nolu dosyası olduğunu bildirmiştir. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … nolu soruşturma dosyası ve bu dosyadan düzenlenen iddianame ile açılan Adana 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosya örnekleri ilk derece mahkemesince dosya arasına alınmıştır.
Her ne kadar davalı tarafça bloke işleminin 20/10/2017 tarihinde müvekkili bankanın aracı kılınmak suretiyle gerçekleştirilen dolandırıcılık eylemleri nedeniyle konulduğu ve işlemde bir usulsüzlük bulunmadığı savunmuş ise de, davalı tarafça bildirilen soruşturma dosyası ve ceza mahkemesi dosyasında, işbu davanın davacısı olan … … hakkında davaya konu işleme yönelik herhangi bir şikayet ve iddianın bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalı yan bloke işleminin haklı olarak konulduğunu ve halen devam etmesi gerektiğini dayandığı delillerle ispatlayamadığından ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne dair kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 614,79.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 125,80.TL harçtan mahsubu ile bakiye 488,99.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nin 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nin 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nin 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/4 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK’nin 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 08/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır