Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/230 E. 2022/572 K. 29.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/230 – 2022/572
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/230
KARAR NO : 2022/572
KARAR TARİHİ : 29/04/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/04/2022
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkiline ait dava dışı … Otomotiv Ltd. Şt bünyesinde oto kiralama işinde kullanılan … plaka sayılı aracın dava dışı … … isimli şahsa kiralandığını ve bu şahısında 07.03.2018 tarihinde kaza yaptığını, kaza tarihinde müvekkiline ait aracın davalı … Sigorta A.Ş. tarafından … numaralı poliçe ile kaskolu olduğunu, davalının sebepsiz yere hasar ödemesi yapmayı reddettiği gibi kasko poliçesini de iptal ettiğini, müvekkilinin davalıdan alacağı hasar bedeli bilirkişi incelemesi sonucunda belli olacağını, bu sebeplerle bilirkişi raporundan sonra bakiye harç tamamlanmak üzere 10.000,00.TL hasar bedeli ve 531,00.TL ekspertiz ücretinin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 28/05/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; davanın açıldığı tarihte dava konusu alacak miktarının kesin ve net olarak tespit edemediklerinden dolayı 28.02.2019 tarihli bilirkişi raporuna dayanarak davanın değeri artırmak zarureti doğduğunu, mahkeme tarafından 23.05.2019 tarihli duruşmada davanın ıslah etmek üzere süre verildiğini, 10.000,00.TL olarak açılan onarım bedeli miktarını bilirkişi raporuna dayanarak 34.900,00.TL olarak ıslah ettiklerini, 34.900,00.TL onarım bedeli ve 531,00 TL Ekspertiz ücreti olmak üzere toplamda 35.431,00.TL alacağın kabulü ile kaza tarihi olan 07.03.2018’den itibaren işletilecek mevduata uygulanan en yüksek reeskont faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı sigortalının müvekkili şirkete başvurusu üzerine … nolu hasar dosyası açıldığını ve eksper incelemesi yaptırıldığını, eksper raporunun olumsuz görüş bildirmesi üzerine ve müvekkili şirket tarafından dosyada çelişkiler tespit edildiğinden dosya üzerinde daha detaylı inceleme ve araştırma yapılması için araştırma şirketlerinden raporlar aldırıldığını, çarpışma testleri sonucunda sürücünün böyle bir kazada yaralanmamasının mümkün olamayacağını, araç içinde çok miktarda kan olmasının kanın sürücü koltuğunun tavan kısmında, sürücü ön sol camında ve aracın bir çok yerinde olmasına rağmen, sürücü olduğu iddia edilen … …’in üzerinde hiç kan lekesinin dahi olmamasının … …’in bu kazada sürücü olamayacağını göstermekte olduğunu, raporlarda ayrıntısı belirtildiğini, kaza sırasında aracın arka koltuğunda herhangi bir yolcunun bulunamayacağı tespit edildiğini, kaza sırasında araçta olduğu iddia edilen kişilerin telefon arama kayıtları incelendiğinde sürücü olduğu iddia edilen … …’in kaza sırasında araçta olmadığını ve kazadan sonra olay yerine geldiğinin anlaşıldığını, … …’in ehliyetinin olmadığını, yapılan incelemeler sonucunda; gerçek kazadaki olumsuzlukların (ehliyetsizlik, alkol vs.) tespit edilememesi için ve haksız kazanç elde etmek amaçlı kazada sürücü değişikliğine gidildiğinin anlaşıldığını, poliçe şartlarına göre aracın bu şekilde kullanımının tespit edilmesi halinde hasar durumunda tazminat ödemesi yapılamayacağını, maddi ve hukuki gerekçeleri mesnetsiz bulunan davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … sayılı kararı ile; 07/03/2018 tarihinde davacı … …’e ait, dava dışı … … tarafından kiralanan ve … …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın tek taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası yaptığı, kaza tarihi itibariyle … plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş. tarafından … numaralı kasko poliçesi ile sigortalı olduğu, dava konusu olaya ilişkin alınan bilirkişi raporuna göre; 07/03/2018 tarihli kaza nedeniyle oluşan hasarın parça değişimi, işçilik ve KDV dahil onarım bedelinin dava tarihi itibariyle 36.400,00.TL olduğunun, meydana gelen her bir hasarda poliçe özel şartlarına göre 1.500,00.TL muafiyet uygulanacağının, araçta meydana gelen hasarın kasko poliçesi genel şartlarının A-1 b) maddesine istinaden poliçe kapsamında olduğunun tespit edildiği, 1.500,00.TL muafiyet indirildiğinde davacının 34.900,00.TL hasar bedeli talep edebileceği, 531,00.TL ekspertiz ücretinden de davalının sorumluluğunun bulunduğu, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 34.900,00.TL hasar bedelini ve 531,00.TL ekspertiz ücretinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.

DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf talebi ile; yerel mahkeme kararının gerekçesinde, davalı müvekkili sigorta şirketinin hasarın teminat dışında kaldığına dair bir delil sunamadığı belirtildiğini, dosyada mübrez delillere bakıldığında Eksper raporu, … Sigorta Suistimal Araştırma Danışmanlık Hizmetleri raporu, … Danışmanlık Hasar Dosyası Araştırma Raporu, Sigortalı aracın diagnoz test sonuçları, araca, kaza gününe ve kaza yerine ait fotoğraflar, Kaza similasyonu videosunun tarafça sunulduğunu, yerel mahkemece tarafımızca sunulan hiç bir delil değerlendirilmeden karar verildiğini, mahkeme kararına esas alınan bilirkişi raporu eksik incelemeyle tesis edildiğini, hüküm kurmaya elverişli olmayan hatalı ve usule aykırı bir rapor olduğunu, yerel mahkemece bilirkişi raporuna karşı itirazlarının hiç değerlendirilmediğini, dosya üzerinde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması talebinin göz önünde bulundurulmadığını, hasar miktarının fahiş olduğunu, ekspertiz ücreti poliçe teminatına dahil olmadığını, bu nedenlerle Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak davacının taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı dava dosyası ve tüm dosya kapsamı,
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Tazminat (Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesine Dayanan)” davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davcıya ait aracın davalı sigorta şirketi nezninde kasko sigorta poliçesi bulunduğunu, meydana gelen trafik kazası sonucu araçta hasar oluştuğunu, hasar bedelinin ödenmediğini, hasar bedeli, ve ekpertiz ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, davalı ise sürücü değişikliğine gidilerek gerçeğe aykırı beyanda bulunulduğunu, davacının taleplerinin poliçe kapsamında olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş ve iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.

Davaya konu … plaka sayılı aracın 09.01.2018-09.01.2019 tarihleri için Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin istinaf sebebi bakımından çözümlenmesi gereken sorun sürücü değişikliğinin yapılıp yapılmadığına ilişkindir.
Poliçe tanzim tarihi ve olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 1409/1. maddesi uyarınca, sigortacı geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi aynı maddenin 2. fıkrası hükmüne göre, kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5. maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir. İlkeler yukarıda anlatılan şekilde olmakla birlikte sigortalı, Kasko Poliçesi Genel Şartları’nın A.5. maddesi ve TTK 1446/2 maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini kasten yerine getirmez veya iyiniyet kurallarına açıkça aykırı şekilde sigorta teminatı dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan riziko teminat içinde imiş gibi ihbar ederse ispat yükü yer değiştirip oluşan rizikonun teminat içinde kaldığının ispat yükü sigortalıya geçer.
Davalı sigorta şirketi 07/03/2018 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında davacının maliki olduğu aracı kullanan sürücünün … … olmadığını ve kazanın oluşumu hakkında doğru bilgi verilmediğini iddia ederek ödeme yapmadığı anlaşılmışsa da, söz konusu kazanın oluşu ve sürücünün farklı bir kişi olduğu, bu nedenle olayın teminat dışında kaldığının ispat yükü davalı sigortalayan üzerinde olup, kaza tespit tutanağına göre sürücünün … … olduğu, kazadan sonra İlçe Jandarma Komutanlığı’nda ifadesi alınan mağdur … … ve … …’ın aracı kaza sırasında … …’in kullandığını beyan ettikleri, kaza tespit tutanağının aksine uyuşmazlık konusu trafik kazasına ilişkin ihbar yükümlülüğüne aykırı davranıldığının davalı tarafından ispat edilemediği, sürücünün böyle bir kazada yaralanmadan kurtulup kurtulamayacağına ilişkin bilirkişi raporu aldırılmamasının davalının iddiasını ispat için yeterli olmadığı gibi somut bir delil niteliğinde de bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesince bilimsel verilere uygun ve yargı denetimine elverişli bilirkişi raporuna itibar edilerek, zararın poliçe kapsamında olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bilirkişi raporundaki hasar miktarına ilişkin hesaplamanında dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.420,29.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 454,00.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 1.966,29.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 29/04/2022 tarihinde karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır