Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/21 E. 2021/1535 K. 27.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/21 – 2021/1535
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/21
KARAR NO : 2021/1535
KARAR TARİHİ : 27/12/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP :…

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI :…
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av…
Av…
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av…
Av…
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Rücuen Tazminat)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 27/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ :…

Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı sigortalısı … Tarımsal Ürün Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin Rusya’dan ithal ettiği toplam 46 konteyner muhteviyatı 1.069,655 ton nohut emtiasının tahliyesi esnasında açılması sonucu konteyner kapağına yakın kısımdaki emtianın yer yer renk değiştirmi topaklanmış olduğunu ve konteynerin üst kısmında 1 cm çapında delik olduğunu, bu sebeple de nohut emtiasının 1,5 tonunun nakliye esnasında ıslanarak zarar gördüğünün tespit edildğini, emtianın müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, emtianın nakliye işlemlerini davalı şirketin yaptığını, hasarın davalı şirkete ihbar edildiğini, müvekkili şirket tarafından sigortalısına 1.320,00 USD hasar bedelinin ödendiğini, ancak taşıyıcı olan davalı şirketin ödeme yapmadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile müvekkili tarafından ödenen 1.320,00 USD hasar tazminatının 01/12/2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, görev ve yetkiye itiraz ettiklerini, konşimentodaki klozlar uyarınca emtiaların yükleme, istifleme, sayma ve mühürlemenin dava dışı yükleyici firma tarafından yapıldığını, üründeki hasarın yüklemesini yapan … firmasının sorumlu olmasının, hasarın deniz suyundan kaynaklanmadığını ve deniz taşımasından olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” sigortalı emtianın taşıma sırasında konteynerin kusurlu ( delik) olması nedeniyle 1.500,00 kg ın hasar gördüğü, sovtaj imkanının olmadığı, imha edilmesi gerektiği, zarar tutarının 6102 sayılı TTK hükümleri gereğince, 2.935,82 USD olarak hesaplandığı, davacının talebi ile bağlılık ilkesi gereğince 1.320,00 USD olarak kabul edilmesi gerektiği, taşımaya sağlam konteyner temininin taşıcının görevi olduğundan, taşıma sırasındaki konteynerin içine giren su nedeniyle meydana gelen hasardan davalı taşıyıcının sorumlu olacağı anlaşıldığından, davanın kabulü ile 1.320,00 USD alacağın 3095 sayılı yasanın 4a maddesi uyarınca 01/12/2016 tarihinden fiili ödeme tarihine kadar Devlet bankalarının USD cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden işleyecek faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ” şeklinde karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; konteynerin yükleme operasyonu sırasında ıslak zemine konulduğunu, malların hasarlandığını, konşimentodaki klozlar kapsamında hasardan yükleme operasyonunu gerçekleştiren dava dışı yüklenici firmanın sorumlu olduğunu, dava konusu taşımanın multimodal taşıma olduğunu, müvekkili şirketin taşımanın yalnızca deniz taşımasını üstlendiğini, survey raporları kapsamında, hasarlı emtianın üzerindeki suyun tatlı su olduğunu, hasarın deniz taşımasından kaynaklanmadığını, hasarlı malların fotoğrafları kapsamında Tarım Bakanlığı laboratuvarlarından muayene ve analiz raporu bulunmadan yalnızca davacının beyanları esas alınarak, imha tutanağı olmadan sovtaj imkanının bulunmadığının değerlendirilmesi nedenleriyle raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri , bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, Nakliyat … Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalıya yapılan ödemenin rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Davacı tarafından, dava dışı sigortalısı … Tarımsal Ürün Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti nin, Rusya’dan ithal ettiği toplam 46 konteyner içerisindeki 1.069,655 ton nohut emtiasının 1,5 tonunun, konteynerlerin delik olmaları nedeniyle, nakliye esnasında ıslanarak zarar gördüğü, emtianın nakliye işlemlerinin davalı şirket tarafından yapıldığı, hasar nedeniyle sigortalıya 1.320,00 USD hasar bedelinin ödendiği, bu ödemeden davalının sorumlu olduğu iddia edilmiş, davalı ise, konşimentodaki klozlar uyarınca, emtiaların yükleme, istifleme, sayma ve mühürlemenin dava dışı yükleyici firma tarafından yapıldığını, mallardaki hasardan müvekkili şirketin değil malların yüklenmesini yapan yükleyici/taşıtan Volgatrade firmasının sorumlu olduğunu savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduuğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sigortalı emtiada meydana gelen hasarın, taşıma sırasında oluşup oluşmadığı, davalı taşıyıcının hasar nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
Dava dışı sigortalı … Tarımsal Ürn.Paz.San. ve Tic.Ltd.Şti’nin Rusya’da bulunan … firmasından ithal ettiği nohut emtiası, 46 konteyner içerisine istiflenerek, davalı tarafından ….. isimli gemi ile Mersin Limanına taşınmıştır. Emtianın tahliyesi için antrepoda konteynerin açılmasıyla, konteyner kapağına yakın kısımlardaki emtianın küflenerek hasar gördüğü, konteyner kapağının üst kısmında 1 cm çapında delik bulunduğu, emtiadaki ıslaklığın nitrat testi sonucu tatlı su kaynaklı olduğu, deniz suyundan kaynaklanmadığı her iki tarafın eksperi tarafından tespit edilmiş olup, taraflar arasında bu tespitler yönünden uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, emtiadaki ıslaklığın tatlı su kaynaklı olması ve taşımaya ilişkin düzenlenen konşimentodaki FCL taşıma şekli dikkate alındığında, hasara ait sorumluluğun kime ait olduğu hususundan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Taşıyanın sorumluluğu TTK’nun 1178. maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre;
“(1) Taşıyan, navlun sözleşmesinin ifasında, özellikle eşyanın yükletilmesi, istifi, elden geçirilmesi, taşınması, korunması, gözetimi ve boşaltılmasında tedbirli bir taşıyandan beklenen dikkat ve özeni göstermekle yükümlüdür.
(2) Taşıyan, eşyanın ziyaı veya hasarından yahut geç tesliminden doğan zararlardan, zıya, hasar veya teslimde gecikmenin, eşyanın taşıyanın hâkimiyetinde bulunduğu sırada meydana gelmiş olması şartıyla sorumludur.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda olduğu gibi, deniz yoluyla eşya taşıması konteyner ile yapılıyorsa, konteynerin, taşınan eşyanın türüne, özelliklerine ve yolculuğun gereklerine her yönüyle uygun olması gerekmektedir. Aksi hâlde konteyner eşya için tehlike oluşturacak ve bu tehlikenin mevcut olduğu durumlarda konteynerin yüke elverişsizliği söz konusu olacaktır. Konteynerin yüke elverişli olup olmadığı ise, teknik bir mesele olduğundan uluslararası teknik standartlara göre belirlenecektir. Konteyner, taşıyanın sorumluluğu açısından, geminin bir bölümü olarak kabul edilmeli ve yüke elverişsizliği durumunda taşıyan, geminin başlangıçtaki elverişsizliğinden sorumlu tutulacaktır. Ancak taşıyanın sorumlu tutulabilmesi için konteynerin taşıyan tarafından tedarik edilmesi gerekmektedir. Taşıyan kendisi tarafından tedarik edilmeyen konteynerin yol açtığı zıya veya hasarlardan dolayı kural olarak sorumlu tutulamaz.
Dava konusu taşımaya ilişkin konişmentoda “Shipper’s Load Stow Cont” kaydının bulunduğu ve yine taşıma belgesinde FCL ibaresine yer verildiği, davalı taşıyıcı tarafından tedarik edilen konteynerlerin, yükleten tarafından dökme suretiyle tamamen doldurulduktan sonra, taşıyana teslim edilmiş olduğu, bu durumda taşıyanın mühürlenmiş olan konteyneri açarak konteyner içindeki istifleme ve kontrol yükümlülüğünün bulunmadığı anlaşılmakla birlikte, dava konusu taşımanın yapıldığı konteynerin kapağının delik olduğu, bu bölüme yakın emtianın ıslanarak küflendiği, sağlam konteyner temininin taşıyıcının görevleri arasında olduğu, emtiadaki hasarın, taşımada kullanılan konteynerin elverişsizliğinden kaynaklandığı, konteyner taşıyan tarafından tedarik edilmiş olduğundan, bu taşıma kabının aynı zamanda geminin alonju sayılacağı, konteynerdeki elverişsizliğin bu hâlde geminin başlangıçta elverişsiz olmasına neden olacağı, dolayısıyla davalı taşıyanın ortaya çıkan zarardan sorumlu olduğu, emtiadaki hasarın, dava dışı sigortalı tarafından davalıya yasal süresi içerisinde ihbar edildiği, İlk Derece Mahkemesince alınan ve dairemizce de benimsenen 30/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda, hasarlı ürünün hayvan yemi olarak dahi kullanılamayacağının, sovtaj imkanının olmadığının, imha edilmesi gerektiğinin belirtildiği, zarar tutarının ise, 6102 sayılı TTK.nun 1186. maddesi gereğince 2.935,82 USD olarak hesaplandığı, davalı taşıyıcı tarafından, TTK’da öngörülen taşıyıcının sorumluluktan kurtulma veya sorumluluğun sınırlandırılması hallerinin olayda gerçekleştiğinin ispatlanamadığı, yüke elverişsiz konteyner nedeniyle meydana gelen hasardan, ister deniz suyu, ister tatlı su kaynaklı olsun, her koşulda akdi taşıyan olan davalının sorumlu olduğu, bu nedenle mahkemece, davanın kabulüne ve taleple bağlı kalınarak 1.320,00 USD tazminatın davalıdan tahsiline dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olup, davalının aksi yöndeki istinaf sebepleri yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan sebeplerle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2- 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 340,21.TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 85,05.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 255,16.TL nispi istinaf karar harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki kabul edilen dava değerinin 78.630,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere karar verildi.27/12/2021

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır