Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/201 E. 2021/1638 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/201 – 2021/1638
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/201
KARAR NO : 2021/1638
KARAR TARİHİ : 30/12/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVANIN KONUSU : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı banka arasında 04/03/2014 tarihli ve 17.500.000,00.TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden müvekkili şirket tarafından davalı bankadan 14/03/2014 tarihinde 11.000.000,00.TL kredi kullanıldığını, davalı banka tarafından krediye istinaden 316.795,83.TL kredi kullanım komisyon kesintisinin yapıldığını, söz konusu kesintilerin haksız olduğunu belirterek, söz konusu kesintilerin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde tarafların taahhüt ettikleri borçlarını ödemelerinin sözleşme hukukunun bir gereği olduğunu, tahsil edilen tutarın ödenmesine ilişkin sözleşme hükmünün haksız şart olarak değerlendirilemeyeceğini, söz konusu işlemlerin davacının bilgisi ve rızası dahilinde gerçekleştirildiğinin teyit edildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” davalı bankanın mevzuat kapsamında mevcut komisyon talep hakkının varlığına dair sözleşmede yer alan hükmün 6098 sayılı TBK’nın 25.maddesindeki “genel işlem koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştıracak nitelikte hükümler konulamaz” hükmüne aykırı olmadığı, dosyamızda bilirkişiden alınan ek rapordan davalı bankanın 09/01/2013 ve 14/05/2013 tarihli bankacılık hizmetlerinden alınacak masraflara ilişkin ilan metnini ibraz ettiği ve burada kredileri masrafları için asgari oranın %1 ve azami oranın ise %5 olarak belirlendiği, davaya konu olayda ise davalı bankanın %2,88 oranında kredi kullanım komisyonu tahsil ettiği, dolayısıyla davalı bankanın tahsil ettiği %2,88 kredi kullanım komisyonu oranının davalı bankaca ilgili dönemde ilan edilen %1-%5 oranına uygun olduğundan fahiş olmadığı anlaşılmakla davacının kendisinden fazladan komisyon ve masraf kesintisi yapıldığına ilişkin iddiasının yerinde olmadığı kabul edilerek davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; ilk derece mahkemesi tarafından iki rapor alındığını, raporların birbirine tamamen zıt olduğunu, davalı tarafından merkez bankasına yapılan bildirim ve ilan sonucunda yeniden ek rapor alındığını, davalının cevap dilekçesinde ilan deliline dayanmadığını, muvafakat edilmemesine rağmen bu delile dayanılarak ek rapor alınması ve bu ek rapor doğrultusunda davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibarıyla, genel kredi sözleşmesi uyarınca komisyon ve masraf adı altında yapılan kesintilerin istirdatına ilişkindir.
Davacı tarafından, davalı banka ile imzalanan 04/03/2014 tarihli ve 17.500.000,00.TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi’ne istinaden, 14/03/2014 tarihinde 11.000.000,00.TL kredi kullanıldığı, davalı banka tarafından krediye istinaden 316.795,83.TL kredi kullanım komisyon ve masraf kesintisinin yapıldığı, söz konusu kesintilerin haksız olup, iadesi gerektiği iddia edilmiş, davalı ise, iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde tarafların taahhüt ettikleri borçlarını ödemelerinin sözleşme hukukunun bir gereği olduğunu, tahsil edilen tutarın ödenmesine ilişkin sözleşme hükmünün haksız şart olarak değerlendirilemeyeceğini, söz konusu işlemlerin davacının bilgisi ve rızası dahilinde gerçekleştirildiğini savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından İstinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355.maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 04/03/2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, davacı tarafından 14/03/2014 tarihinde 11.000.000,00.TL kredi kullanıldığı ve davalı banka tarafından kullandırılan krediye istinaden %2,88 oranında olmak üzere toplam 316.795,83.TL komisyon ve masraf kesintisinin yapıldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında düzenlenen 03/03/2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi Sözleşme Öncesi Bilgi Formunun 17/a maddesinde, kredi komisyonunun, kullanılan kredinin belirli bir oranı üzerinden alınacağı belirtilmiştir. 04/03/2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin 30. maddesinde ise uygulanacak komisyon oranları ile ilgili olarak kredi kullanım aşamasındaki sipariş, başvuru ve sair formlarda yer almış ve tarafların mutabık kaldığı bir oran olmadıkça veya ayrı yazılı bir bildirimde bulunulmadıkça veya ilan edilmiş ilgili mercilere bildirilmiş olmadıkça, öncelikle sözleşmenin ilgili özel bölümünde belirlenen oranlar ile bu oranların artırılması suretiyle tespit edilecek oranlar ve bankanın kredi kullanım ve sair işlem tarihinde diğer kredilere uyguladığı oranların uygulanacağı kararlaştırılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmede, kredi kullandırımı sırasında alınacak komisyon ücretinin oranı veya miktarı sözleşmede kararlaştırılmamış ise de, bunun neye göre takdir edeceği, nasıl belirleyeceği sözleşmede açık bir şekilde düzenlenmiştir. 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 144.maddesi ve Bakanlar Kurulunun 16/10/2006 tarihli ve … sayılı kararının verdiği yetki çerçevesinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından çıkarılan 2006/1 sayılı Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ile Katılma Hesapları Kar ve Zarara Katılma Oranları ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğin 4. maddesine göre, bankalar tarafından kullandırılan kredilerde uygulanacak faiz oranları, faiz dışında sağlanacak diğer menfaatler ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenebilecektir. Tebliğin 6. Maddesine göre, bankaca serbestçe belirlenen miktar ve oranların, Merkez Bankasına bildirileceği ve kredi kullananların öğrenebileceği şekilde ilan edilmesi gerektiği, Merkez Bankasına bildirim ve ilan yapılmış ise, banka bu oran ya da miktar üzerinden komisyon ve masraf alabilecektir.
Taraflar arasında imzalanan 03/03/20014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi Sözleşme Öncesi Bilgi Formunun 17/a maddesi ve yine taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 30.maddesinde kredi veren davalı bankaya kredi kullanımında bir takım masrafları alma yetkisinin tanındığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davalı bankanın, mevzuat kapsamında mevcut komisyon talep hakkının varlığına dair sözleşmede yer alan bu hüküm 6098 sayılı TBK’nın 25.maddesindeki “genel işlem koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak karşı tarafın aleyhine veya onun durumunu ağırlaştıracak nitelikte hükümler konulamaz” hükmüne aykırı değildir.
İlk Derece Mahkemesi’nce hükme esas alınan ve dairemizce de benimsenen 18/06/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda, davalı banka tarafından sunulan, 09/01/2013 ve 14/05/2013 tarihli bankacılık hizmetlerinden alınacak masraflara ilişkin ilan metninde, kredileri masrafları için asgari oranın %1 ve azami oranın ise %5 olarak belirlendiği, davalı bankanın %2,88 oranında olmak üzere 316.795,83.TL kredi kullanım komisyonu tahsil ettiği, davalı bankanın tahsil ettiği %2,88 kredi kullanım komisyonu oranının, davalı bankaca ilgili dönemde ilan edilen %1-%5 oranına uygun olup, fahiş olmadığı belirlenmiştir. Tüm bu nedenlerle, davacının kendisinden fazladan komisyon ve masraf kesintisi yapıldığına ilişkin iddiasının yerinde olmadığı, mahkemece davanın reddine dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, İlk Derece Mahkemesi kararının usul, yasa ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 44,40.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL maktu istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki kabul edilen dava değerinin 78.630,00.TL’nin altında olması nedeniyle KESİN olmak üzere karar verildi. 30/12/2021


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır