Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1607 E. 2023/969 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1607 – 2023/969
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1607
KARAR NO : 2023/969
KARAR TARİHİ : 01/11/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/10/2019
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI :…
VEKİLİ :Av…
DAVALI : … BANKASI A.Ş.
VEKİLLERİ :Av…
Av…
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 01/11/2023
YAZIM TARİHİ : 01/11/2023

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/10/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile dava dışı şirket ve yetkilisi arasında inşaat demir alım satımı için sözleşme yapıldığını, söz konusu demirlerin karşılığında müvekkilinin dava dışı şirket yetkilisi … …’e teminat çekleri teslim ettiğini, söz konusu çeklerin teminat olarak verildiğini çeklerin ciro edilemeyeceğini, şirket ve … … tarafından işleme konulamayacağını, sözleşmeye aykırı hareket eden tarafın diğer tarafın zararını karşılayacağı hususunda taraflar arasında 06/09/2017 tarihinde sözleşme imzalandığını, taraflar arasında imzalanan bu sözleşmeye göre şirketin müvekkiline 25/12/2017 tarihinde demirlerin teslimini üstlendiğini, söz konusu demirlerin karşılığında şirket yetkilisi … …’e teminat çekleri teslim edildiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye rağmen şirketin davaya konu çekleri … Bankası Mersin … Bulvarı Şubesindeki hesabına koyduğu müvekkili tarafından haricen öğrenildiğini, çek üzerinde teminat çeki olduğuna dair bir ibarenin olmadığını, kötü niyetli şirket tarafından çekin tahsil amaçlı veya üçüncü şahıslara verilmesi engellemek için ödeme yasağı konulmasını, davalılar ile çeki elinde bulunduran kişilere borçlu olmadıklarına dair dava açtıklarını, müvekkilinin borçlu olmadığını tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafın müvekkili bankanın yetkili hamili, davacının keşidecisi olduğunu, açılan dava usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu çekler arasında yer alan ciro temlik cirosu olup müvekkilinin bankanın bu çeklerin yetkili hamili durumunda olduğunu, bu nedenle davacı ile dava dışı … … İnş. Tic. Ltd. Şti arasındaki hukuksal münasebetten kaynaklanan şahsi defilerin müvekkili bankaya karşı ileri sürebilmesinin hukuken mümkün olmadığını, usul ve yasaya aykırı açılan davanın reddine karar verilerek davacı tarafın açıkça kötü niyetli olduğundan çek bedellerinin toplamının %20’sinden aşağı olmayacak şekilde tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/10/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ile; somut olayda davalının iyi niyetli 3. Kişi olup senedi iktisap ederken kötü niyetli olduğuna dair dosya içerisinde herhangi bir delil bulunmadığı, çek üzerinde teminat çeki olmadığına dair ibarenin bulunmaması davacı tarafın da ikrarında olduğu, her ne kadar davacı taraf çeklerin teminat çeki olduğunu bankanın bilgisi dahilinde olduğunu belirtse de bu durumun bankanın kötü niyetli ve çeki iktisap ederken ağır kusurlu olduğunu ispat edici bir husus olmadığı, davacının davasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; Davaya konu teminat çekleri, çeklerin teminat çeki olduğunu bilen davalı … … Bankası A.Ş.’nin İstanbul’un Mersin … Bulvarı Şubesi’ne verildiğini, davalı bankanın, 3. şahsın çalıştığı banka olup, 3. şahsın teminat çeklerini kendisi kullanamayacağı için danışıklı olarak bu durumu bilerek ve çeklerin tahsiline imkan sağlayacak şekilde çekleri aldığını, davalı bankaya davaya konu ve kendilerinde bulunan çeklerin teminat çeki olduğunu, çeklerin bu nedenle işleme konulamayacağını açıkça bildirip buna dair ekinde teminat sözleşmesi de olan dilekçenin bizzat teslim edildiğini, bankanın da dilekçeyi aldığına dair belge düzenleyip fiziken taraflarına verdiğini, davalı bankanın çeklerin teminat çeki olduğunu, çeklerin ödeme gününden çok daha önceden bildiğini, davalı bankanın iyi niyetli üçüncü şahıs olmadığı gibi tam aksine müşterisine tahsil imkanı sağlamaya çalışan kötü niyetli şahıs olduğunu, bu durumda davalı banka yetkili hamil, iyi niyetli 3. kişi vasfından çıktığını, dava konusu çeklerin temlik cirosu değil tahsil cirosu niteliğinde olduğunu, davalı tarafından aksi kanıtlanmadığı gibi, en önemli konu; mahkeme tarafından bu hususlar hiç araştırılıp incelenmeden aleylerine red kararı verildiğini, yerel mahkeme, bu konudaki somut iddialarını, çeklerin ödeme gününden çok uzun süre önce davalı bankanın davaya konu çeklerin teminat çeki olduğunu bildiği sabit olan bilgi, belge ve delilleri hiç inceleme gereği duymadan, eksik araştırma ve inceleme ile bozulması gereken işbu kararı verdiğini, bu nedenlerle eksik araştırma ve inceleme ile hakkaniyete, usul ve yasaya aykırı olan Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyasında verilen kararının istinaf incelemesi ile bozularak kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak davanın kabulü ile müvekkilinin davalıya bu çekler için borçlu olmadığının tespitine kara verilmek üzere dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)” davasıdır.

Davacı taraf, dava dışı şirket ve şirket yetkilisi ile inşaat demiri alım satım sözleşmesi yapıldığı, dava dışı şirket yetkilisine teminat çekleri verildiği, yapılan sözleşme ile çeklerin teminat çeki olduğu, ciro edilemeyeceği ve işleme konulamayacağı konularında anlaşma yapıldığı, demirlerin tarafına teslim edilmediği, anlaşmaya rağmen çeklerin davalı bankaya verildiği, davalı bankanın çeklerin teminat çeki olduğunu bildiği belirtilerek çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep edilmiş, davalı ise çeklerin yetkili hamili olduğu, şahsi defilerin davalı bankaya karşı ileri sürülemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş ve … bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
TTK’nın 687. maddesinde “Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan defi’leri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğer ki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun.” hükmüne yer verilmiştir. Bu düzenleme uyarınca, kişisel def’ilerin kural olarak hamile karşı ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak hamilin poliçeyi devralırken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğinin kanıtlanması halinde kişisel def’iler hamile karşı da ileri sürülebilecektir. TTK’nın 687. maddesindeki bu düzenleme aynı kanunun 818. maddesi göndermesi nedeniyle çekler hakkında da uygulanmaktadır.
Somut olayda ilk derece mahkemesince davacının davasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, kambiyo senetlerinden olan çek ciro ve teslim suretiyle el değiştirebilmekte, çeki elinde bulunduran hamilin yetkili hamil olduğunu çekin arka sayfasında bulunan ciro silsilesi ile ispat etmesi gerekmektedir, davacı tarafında dava konusu çeklerin teminat çeki olduğunun bilindiği ve çeklerdeki cironun temlik cirosu olmadığı, tahsil cirosu olduğunu ileri sürüldüğü ayrıca davalı bankanın kayıtlarına dayandığı, göz önüne alındığında, ilk derece mahkemesince dava konusu çekler temin edilerek çekler üzerinde ciro zinciri ve ciroların niteliğine ilişkin herhangi bir araştırma yapılmamasının yerinde olmadığı, bu durumda ilk derece mahkemesince davaya konu çeklerin ön ve arka yüzünün okunaklı sureti getirtilerek, varsa çeklere ilişkin çek tevdi bordrosu da temin edilerek, bankacı bir bilirkişiye banka kayıtları incelettirilerek davaya konu çeklerin banka kayıtlarında ne şekilde yer aldığı husunda ayrıntılı rapor alındıktan sonra, çekler üzerindeki cironun temlik cirosu olup olmadığı, davalı bankanın yetkili hamil olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, eksik hususlar tamamlanıp yeniden karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davacı vekili tarafından Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/10/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/10/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının HMK.’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3)-Dava dosyanın yeniden yargılama için Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacıya İADESİNE,
5)-Davacı tarafından istinaf için yapılan yargılama giderinin esas hüküm ile birlikte ilk derece mahkemesince karara BAĞLANMASINA,
6)-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
7)-İnceleme dosya üzerinden yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olmak üzere 01/11/2023 tarihinde karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır