Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1543 E. 2023/369 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1543
KARAR NO : 2023/369
KARAR TARİHİ : 22/06/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/09/2020
NUMARASI : 2018/… Esas, 2020/… Karar

DAVACI : … –
VEKİLLERİ : Av. …,
Av. …,
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/06/2023
YAZIM TARİHİ : …

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/09/2020 tarih ve 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yurt dışından Türkiye’ye eşya taşınması ile ilgili bir çok defa taşıma sözleşmesi yapıldığını, eşyaların alıcısına tam ve sağlam olarak teslim edildiğini, düzenlenen fatura tutarının davalı tarafça ödenmemesi üzerine Mersin … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… sayılı icra dosyası ile davalı …Ş. aleyhine 9.855,04.TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren tüm ferileri ile birlikte tahsili amacıyla takip başlatıldığını, davalı tarafından haksız olarak yapılan itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle Mersin …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, alacakları yönünden ihtiyati haciz konulmasını, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket adresinin … İstanbul olması nedeniyle yetkili Mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, takip konusu faturaların müvekkil şirkete tebliğ edilmediğini, CMR belgeleri imzasız ve hasar kayıtlı olup ıspat aracı olarak kullanılmasının mümkün olmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; davacının düzenlemiş olduğu iade faturasına dayanak olarak ileri sürdüğü komple araç kiralama işlemine ilişkin dosya kapsamında bir belgenin ve bulgunun bulunmadığı, bu iade faturasının dayanağının mevcut olmaması nedeniyle davacının alacağının varlığını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının 22/05/2018 tarihli navlun faturasına çok sonra 05/09/2018 tarihinde itiraz ettiğini, faturanın kesinleştiğini, davalının iade faturasının geçersiz olduğunu, davalının faturayı kendi defterlerine işlememesinin müvekkili şirket aleyhine yönelemeyeceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası, faturalar, iade faturaları, ihtarnameler, mailler, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, fatura ve cari hesap ilişkisine dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nin 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı tarafça işbu davada, davalıya birçok kez yurt dışı karayolu taşıma hizmeti verdiğini, ihtilafın Danimarka-İstanbul taşımasından kaynaklandığını, taraflarınca bu taşımanın gerçekleştirildiğini ve 22/05/2018 tarihinde 2.600,00. Euro karşılığı 13.927,16.TL bedelli fatura düzenlenip davalıya gönderildiğini, davalı tarafça 05/09/2018 tarihinde 9.855,04.TL bedelli iade faturasının e fatura olarak kendilerine gönderildiğini ancak taraflarınca sözleşmeye aykırı olarak kesilen bu faturaya karşı taraflarınca da iade faturası kesilip davalıya gönderildiğini ancak davalı tarafça da bunun kabul edilmediğini, kendilerinin davalıdan cari hesap ekstresine göre 9.855,04.TL alacaklı olduğunu belirtip itirazın iptalini istemiş, davalı taraf savunmasında, icra dairesinin ve mahkemenin yetkili olmadığını, faturaların kendilerine tebliğ edilmediğini, bu nedenle yasal süre içerisinde itiraz edilmediği iddiasının doğru olmadığını, CMR belgesinin imzasız ve hasar kayıtlı olması nedeniyle ispat aracı olarak kullanılmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Taraflarca dayanılan delillerin toplanmasından sonra ilk derece mahkemesince önce davacı defter kayıtları üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mali müşavir bilirkişiden rapor alındığı, daha sonra davalı defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamı üzerinden mali müşavir ve taşımacıdan oluşan bilirkişi heyetinden rapor alındığı ve bu rapora istinaden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçelerinden, mail yazışmalarından, CMR belgesinden, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından; taraflar arasında süregelen bir yurt dışı kara taşımacılığı ilişkisi bulunduğu, davacı yanın kendisine ait … …/… … plakalı araçlarla davalı için taşıma hizmeti verdiği ve buna ilişkin olarak davalı şirkete 22/05/2018 tarihli 13.927,16.TL tutarlı fatura düzenlediği ve davalı tarafça da bu faturanın alınıp kendi ticari defterlerine işlendiği sabittir.
Her ne kadar davalı tarafça İcra Dairesi’nin ve mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş ise de, taraflar arasında akdi ilişki bulunduğu, İİK’nin 50.maddesi göndermesi ile HMK’nin 10 ve TBK’nin 89.maddesine göre alacaklının yerleşim yeri İcra Dairesi ve Mahkemesi de yetkili olduğundan davalı yanın yetki itirazı yerinde değildir.
Davalı yan savunmasında, davacının komple taşıma yapması gerekirken araca başkaca firmaların yükünü de aldığını, bu nedenle üst taşıyıcısı olan … Uluslararası …Ltd. Şti. tarafından firmalarına 1.100,00.Euro iade faturası kesildiğini, bu nedenle sözleşmeye uymaması nedeniyle kendileri tarafından da davacıya iade faturası kesilip alacağından düşüldüğü belirtmiştir.
Davalı şirket kendisi hakkında düzenlenen 22/05/2018 tarihli faturaya itiraz etmemiş, alıp ticari defterlerine işlemiş, bundan yaklaşık 4 ay sonra itiraz ederek 05/09/2018 tarihli 9.855,04.TL tutarlı iade faturayı düzenleyip davacıya göndermiş ancak davacı tarafça bu fatura kabul edilmeyip aynı tutarlı faturanın davalıya iade edildiği anlaşılmıştır.
TTK’nin 21/2 maddesinde, “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmü düzenlenmiştir. Davalı yanın 22/05/2018 tarihli takibe konu faturayı ödememe nedeni, akdi ilişkinin olmadığı iddiası değil davacının anlaşmaya aykırı taşıma yaptığı iddiasıdır. Tüm bu anlatılanlar karşısında taraflar arasında akdi ilişki bulunduğu hususu sabit olup, davalı taraf ticari ilişki içinde olduğu davacı tarafından düzenlenen faturayı alıp ticari defterlerine işlediğinden ve yasal süre içerisinde faturaya itiraz edip iade etmediğinden davalı yan fatura bedelinden sorumlu olduğu gibi, davacının anlaşmaya aykırı taşıma yaptığı ve bu nedenle zarara uğradığı iddiası da davalı tarafça yazılı belge ile ispatlanamadığından ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup, davacı yanın istinaf talebinde haklı olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına, davanın kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, alacak faturaya dayalı likit bir alacak olduğundan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2)-Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/09/2020 tarih ve 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3)-YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA
Davanın KABULÜ İLE,
a-Davalının Mersin … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 9.855,04.TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
b- Kabul edilen alacağın %20’si oranında hesaplanan 1.971,00.TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 673,19.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 119,02.TL harcın mahsubu ile bakiye 554,17.TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5)-Davacı tarafından yatırılan 119,02.TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6)-Davacı tarafından yapılan 35,90.TL başvurma harcı, 1.285,55.TL bilirkişi gideri, 62,75.TL posta ücreti ve 148,70.TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.532,90.TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7)-6100 Sayılı HMK’nin 330. maddesi gereğince davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 9.200,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
İstinaf incelemesi yönünden;
1)-Davacı tarafından yatırılan 54,40.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacıya İADESİNE,
2)-6100 sayılı HMK’nin 326/1. maddesi gereğince davacı tarafından istinafta yapılan 148,60.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 48,50.TL posta gideri ve 22,50.TL tebligat gideri olmak üzere toplam 219,60.TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
4)-6100 sayılı HMK.333 maddesi uyarınca peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nin 352/1-b maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 238.730,00.TL altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 22/06/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır