Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1498 E. 2023/360 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1498
KARAR NO : 2023/360
KARAR TARİHİ : 22/06/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …-
DAVALI : …- …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Adana 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, … nolu 22/11/2017 tarihli e-faturadan kaynaklanan cari hesap bakiye alacakları olduğunu, İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe kötü niyetli ve haksız olarak itiraz edildiğini, davalı tarafın icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini, ancak yetkili icra müdürlüğünü bildirmediğini, icra dairesinin yetkili olduğunu, davalı ile taşıma işi için anlaştıklarını, taşıma işini yapmak için müvekkili şirketin tüm hazırlıklarını tamamladığını, davalı şirketin gümrükçüsünün taşıma kapsamındaki yükten haberdar edilmediğini, müvekkil şirket çalışanları tarafından çözüm üretilmeye çalışıldığını, müvekkil şirketin tüm çabalarına karşı davalı tarafın üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğinden yükün bekletilmek zorunda kalındığını, taşıma işinin ancak davalı gümrükçüsü tarafından yapılması gereken işlemlerin tamamlanması ardından tamamlandığını, taşıma işine davalıdan kaynaklanan sebeplerle kararlaştırılan tarihte başlanılamadığını ve müvekkili şirkete ait araçların boşta bekletildiğini, bekleme ücretinin faturalandırıldığını, davalının İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile alacağın %20 tutarı icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, davacı tarafından açılan haksız ve hukuka aykırı bu davada öncelikle yetki itirazlarının olduğunu, hem borca hem yetkiye itiraz ettiklerini, yetkili icra müdürlüğünün Adana İcra Müdürlüğü olduğunu, malların davacı şirketçe bekletilmesinin müvekkili şirketten kaynaklanmadığını, davacı şirketin yaşanan sorunda herhangi bir zararının bulunmadığını, davacının müvekkilin anlaştığı nakliye araçlarında beklemesine rağmen keyfi olarak 1.000 euro bekleme ücreti faturası kesmesinin iyi niyetten uzak olduğunu, müvekkil şirketin yaşanan sorunda hiçbir kusuru olmamasına rağmen tek zarara uğrayan taraf olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, müvekkile gönderilen ödeme emrinde yer alan borcu kabul etmediklerini, davanın reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile;” Davacı ile davalı arasında cari alacağa dayalı İstanbul Anadolu 24 İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takip başlatıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, dosyaya ibraz edilen belgeler ile bunlara dayanılarak alınan bilimsel ve hükme esas almaya elverişli bilirkişi raporunda;takip konusu fatura için davalı tarafça iade faturası düzelenmiş olmaıs ve iade faturasının da davacı tarafından BA formunda maliyeye beyan edilmiş olmasından dolayı davacının takibe konu ettiği faturadan dolayı davalıdan alacağının olmadığı bildirilmesi karşısında davanın reddine, davacının iade faturasını maliyeye beyan etmiş olmasına göre alacağın olmadığını bilebilecek durumda bulunması nedeni ile davayı konu alacağın %20’si oranında 236,30 Euro kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; iade faturasında BA formunda maliyeye beyan edildiği belirtilerek yalnızca bu tespit doğrultusunda müvekkilinin alacağının olmadığı kanaatine varıldığını, yapılan işlemlerin muhasebel zorunluluk içerdiğini, e-posta yazışmalarında ve taşıma işine ilişkin belgeler teknik inceleme gerektiğinden bu hususlarda değerlendirme yapılmadığını, taraflar arasındaki e-posta yazışmaları ve taşımaya ilişkin tüm belgeler üzerinde uyuşmazlığın esasına dair hiçbir inceleme yapılmaksızın hüküm kurulmuş olması haksız ve hukuka aykırı olduğunu, taşıma işinin gecikmesi için davalı şirket çalışanları ve davalı gümrükçüsüyle irtibat sağlanarak eksikliğin giderilmesi sağlanmaya çalışıldığını, davalı gümrükçüsü ile irtibatın sağlanamadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, bilirkişi raporu, ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, cari hesaptan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalı ile taşıma anlaşması yapıldığı, ancak, davalı tarafından, gümrükçüsünün taşıma kapsamındaki yükten haberdar edilmemesi nedeniyle işlemlerin uzayıp, yükün bekletilmek zorunda kalındığı, kararlaştırılan tarihte taşımaya başlanılamadığı, araçlarının boşta bekletildiği, bekleme ücretine ilişkin faturanın davalı tarafından ödenmediği, bu hususta başlatılan icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu iddia edilmiş, davalı ise, malların bekletilmesinin kendilerinden kaynaklanmadığını, ayrıca malların ara nakliyede kullanılan kiralık araçlar içerisinde bekletildiğini ve davacının zararının doğmadığını, 1.000 Euro bekleme ücreti faturasının keyfi olarak düzenlendiğini savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nin 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.

İstanbul Anadolu 24 İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası ile davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine ilamsız icra takibine başlandığı, takibin dayanağının cari bakiye alacak olarak belirtildiği, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Faturaya dayalı itirazın iptali davasında ispat yükü, alacaklı olduğunu iddia eden davacıdadır. Davacı, alacağa konu mal ve hizmeti davalıya teslim ettiğini ve alacağa hak kazandığını yazılı deliller ile ispatlamak zorundadır. Faturada yazılı mal ve hizmetin teslim edildiğinin ispatı halinde, borcun ödendiğini ispat yükü ise davalıdadır.
Somut olayda, taraflar arasında taşıma ilişkisinden kaynaklanan ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafından davalıya düzenlenen ve takipteki asıl alacağı oluşturan 22/11/2017 tarihli, 1.180,00 Euro bedelli, “yurtiçi Bekleme Ücreti” açıklamalı faturanın, davalı tarafından ticari defterlerine kaydedildiği ve bu faturaya ilişkin aynı tarihte davacı adına iade faturası düzenlendiği, davalı tarafından düzenlenen ve kapsamı asıl faturayla uyumlu olan iade faturasının davacı defterlerinde yer almadığı, ancak, davacının, iade faturasına itirazda bulunmayıp, faturayı BA formu ile maliyeye beyan ettiği, bu hususun, iade faturasının içeriğinin kabul edildiği anlamını taşıdığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının BA formu ile davalının BS formunun birbirini teyit ettiğinin belirlendiği, davacının davaya esas teşkil eden faturadan dolayı davalıdan alacağı bulunduğunu ispat edemediği, davalının, icra takibine yaptığı itirazında haklı olduğu, bu nedenle, ilk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin ise yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur
.HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90.TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 54,40.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 125,50.TL maktu istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki kabul edilen dava değerinin 238.730,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere karar verildi.22/06/2023


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır