Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/135 E. 2021/1566 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/135 – 2021/1566
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/135
KARAR NO : 2021/1566
KARAR TARİHİ : 28/12/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS- … KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALILAR : 1-…
VEKİLİ : Av…
: 2-…
VEKİLİ : Av…
: 3- …
VEKİLİ : Av…
: 4-…
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/12/2021
YAZIM TARİHİ : …

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/11/2019 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, yapılan ön inceleme sonucunda istinaf edilen miktarın istinaf kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; … Genel Müdürlüğü ile davalılar arasında imzalanan sözleşme gereği davalı şirketlerin müvekkili davacı … Genel Müdürlüğü adına hizmet işlerini yürüttüğünü, söz konusu hizmet sözleşmeleri gereğince ve davalı şirketlere bağlı olarak çalışan işçilerden biri olan … …’ın iş akdinin son işveren nezdinde son bulduğunu, kuruma karşı bir kısım işçilik alacakları talebi ile dava dışı işçinin Adana 4. İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından dava açtığını, yapılan yargılama neticesinde verilen kararın davacı tarafından Adana 10. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, kurumları tarafından ilgili icra dosyasına ödeme yapıldığını, … Genel Müdürlüğü ile davalı şirketler arasında imzalanan sözleşme gereğince davalı şirketlerin elemanı olarak çalışan işçilere karşı SSK primleri ve tazminatlar gibi tüm sorumlulukların şirketlere ait olup müvekkili kurumun bu konularda hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, açıklanan nedenlerle dava dışı … … için ödenen 6.302,85.TL’nin ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Somut olayda, dava dilekçesinde dava değerinin 6.302,85.TL olarak gösterildiği, yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince davalılardan … Özel Güvenlik Hizmetleri Ltd. Şti. ve … Özel Güvenlik Hizmetleri Ltd. Şti.’ne yönelik açılan davaların ayrı ayrı reddine, davalılardan … Özel Güvenlik ve Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti.’ne yönelik açılan davanın kısmen kabulü ile 587,66.TL’nin davalı … Özel Güvenlik ve Eğitim Hizmetleri Limited Şirketi’nden 19/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, … Özel Güvenlik ve Eğitim Hizmetleri Limited Şirketi’ne yönelik fazlaya dair taleplerin reddine, davalılardan … Güvenlik Koruma Hizmetleri Ltd. Şti.’ne yönelik davanın kısmen kabulü ile 5.127,53.TL’nin davalı … Güvenlik Koruma Hizmetleri Ltd. Şti.’nden 19/12/2017 gününden itibaren işleyecel yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, davalı … Güvenlik Koruma Hizmetleri Ltd. Şti.’ne yönelik fazlaya dair taleplerin reddine karar verilmiş, davacı vekilince red edilen kısım yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf konusu miktar 587,66.TL’dir.
02/12/2016 tarih ve 29906 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 Sayılı Yasanın 41. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu 6100 Sayılı HMK’nın 341/2 maddesinde öngörülen kesinlik sınırı karar tarihi olan 2019 yılı için 4.400,00.TL’dir.
HMK’nun 341/4 maddesi uyarınca alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda kararda asıl talebin kabul edilmeyen bölümü üç bin Türk Lirasını geçmeyen taraf istinaf yoluna başvuramaz.
Somut dosyamızda, dava değerinin dava dilekçesinde 6.302,85.TL olarak gösterildiği ve davanın kısmen kabulüne karar verildiği, red edilen dava değerinin 587,66.TL olduğu, karar tarihi olan 2019 yılı için istinaf kesinlik sınırının 4.400,00.TL olduğu, red edilen dava değerinin kesinlik sınırının altında kaldığı, bu nedenle iş bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulamayacağı anlaşılmıştır.
İstinaf başvurusunun kesin nitelikte bir karara yönelik olup olmadığını denetleme görevi öncelikli olarak İlk Derece Mahkemesi’ne aittir. Ancak İlk Derece Mahkemeleri’nin bu hususu gözetmeden dosyayı Bölge Adliye Mahkemesi’ne göndermesi halinde, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından ne şekilde bir karar verileceği 6100 Sayılı HMK’nın 352. maddesinde gösterilmemiş, sadece gerekli kararın verileceği ifade edilmiştir.
Bu konuda kanunda bir açıklık bulunmamakla birlikte 01/06/1990 tarih ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın bu tür olaylarda kıyasen uygulanması mümkündür. Sözü edilen İçtihadı Birleştirme Kararı, İlk Derece Mahkemelerinden verilen bir kararın kesin nitelikte olmasına rağmen temyiz edilmesi ve İlk Derece Mahkemesi tarafından bu konuda bir karar verilmeksizin dosyanın Yargıtay’a gönderilmesi halinde Yargıtay’ın, İlk Derece Mahkemesine bu konuda geri çevirme kararı verilmeksizin, temyiz talebinin reddine karar vermesinin mümkün olduğu yönündedir.
İlk Derece Mahkemesince Hukuk Muhakemeleri Kanunun Yönetmeliğinin 8/11 maddesi gereğince Kanun Yolu Formu hazırlanmak suretiyle istinaf dilekçesiyle birlikte dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesi halinde, İlk Derece Mahkemesi’nin istinaf kanun yoluna başvurulan kararın kesin nitelikte olmadığı kabulüne ulaşarak dosyayı Bölge Adliye Mahkemesi’ne göndermiş olduğunu kabul etmek gerekir. Zira İlk Derece Mahkemesi’nce kararın kesin nitelikte olmadığı kabulüne ulaşılması halinde ayrı bir karar yazılmamaktadır. Bu nedenle, İlk Derece Mahkemesi’nin kararın kesin nitelikte olmadığı kabulüne ulaştığı kabul edilerek, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 6100 Sayılı HMK’nın 352/1 maddesi gereğince gerekli kararın (usulden red kararının) verilmesi gerekecektir.
İlk Derece Mahkemesi’nce verilen kararın red edilen kısmı 6100 Sayılı HMK’nun 341/2 maddesi uyarınca kesin niteliktedir. Davacı tarafın kesin nitelikte bir karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşıldığından, esasa ilişkin herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan 6100 Sayılı HMK’nın 341/2 maddesi ve 352/1-b maddesi gereğince istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 341/4 maddesi delaletiyle 6100 Sayılı HMK’nun 352/1-b maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 59,30.TL istinaf karar harcından peşin olarak alınan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 Sayılı HMK’ nun 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 Sayılı HMK’ nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
5)-6100 Sayılı HMK’nun 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 352/1-b maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 78.630,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 28/12/2021 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır