Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1137 E. 2022/1515 K. 23.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1137
KARAR NO : 2022/1515
KARAR TARİHİ : 23/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2019
NUMARASI : 2017/… ESAS-2019/… KARAR
DAVACI : …-T.C….-
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : …-T.C….-
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali

BİRLEŞEN 2018/… ESAS-2018/… KARAR SAYILI DOSYA
DAVACI : … -T.C. …-
VEKİLİ : Av.
DAVALI : … -T.C….-
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/12/2022
YAZIM TARİHİ :

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih ve 2017/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili tarafından ana dosyaya sunulan dava dilekçesi ile; davacı ile davalı imzaladıkları 25/10/2016 tarihli protokol ile davacı müvekkilinin … İş Sağlığı…Ltd.Şti’nde ki hisselerinin tamamının davalıya satılması hususunda anlaştıklarını, protokolün 3. Maddesi ile hisselerin satış bedeli 100.000,00.TL olarak belirlendiğini, bunun 50.000,00.TL’sinin noterde devir esnasında ödeneceği, kalan 50.000,00.TL için ise 1 ay vadeli senet düzenleneceğinin belirtildiğini, düzenlenen senedin ödeme yapılması halinde …’a iade edileceğinin kararlaştırıldığını, davalıya, müvekkili şirketteki hisselerinin tamamının geri devri yapıldığını, fakat davalı borçlunun senede bağlanan 50.000,00.TL’lik borcunu ödemediği bu sebeple de alacağı icra takibi yoluyla talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, davalıya karşı Mersin 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ve borçlunun takibe, borca, takibe dayanak belgelere, faize, faiz oranına ve faiz dönemlerine itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlunun itirazlarında haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalının borçlu olup borcunu yerine getirmekle yükümlü olduğunu, borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenle borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, borçlunun haksız itirazı sonucu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından birleşen 2018/… Esas sayılı dosyaya sunulan dava dilekçesi ile; müvekkilinin eski iş ortağı olan davalı tarafından Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosyası ile kambiyo takibi başlatıldığını, takibe konu senedin kambiyo vasfı taşımadığından Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… Esas sayılı dosyasında takibin iptaline karar verildiğini, yine davalı tarafından Mersin 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyası ile aynı senede dayalı ilamsız takip başlatıldığını, müvekkilinin itirazı ile Merisn 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu kalmadığını ve senette ki imzaların müvekkiline ait olmadığını, bu nedenlerle dosyalara konu olan 50.000,00.TL bedelli senedinden ötürü borçlu olmadığının tespitine, dosyanın hukuki ve maddi bağlantılı olması nedeniyle Merisn 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Davalı tarafından ana dosyaya sunulan cevap dilekçesi ile; davayı kabul etmediğini, davanın reddi gerektiğini, davacı ile aralarında bir tasfiye protokolü imzalandığını, bu protokole göre davalının … şirketinde sahip olduğu hissileri kendisine devrettiğini, bu hisse devrine ilişkin toplamda 100.000,00.TL’ye anlaşma yapılmış olduğu, 50.000,00.TL’nin nakten ödendiğini kalan 50.000,00.TL için de senet imzalandığı hususunun doğru olduğunu ancak kendince davacıya herhangi bir borcu kalmadığını, davacının haksız ve hukuka aykırı şekilde talepte bulunduğunu, öncelikle mahkemenin görevine itiraz ettiğini işbu davanın Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevinde olduğunu, tarafınca hisse devri karşılığında ödenecek 50.000,00.TL … … banka hesabından 26/10/2017 tarihinde ekli ödeme dekontu ile davacıya ödemiş bulunduğunu, kalan 50.000,00.TL’lik senet borcuna istinaden kendince …’e ait … nolu 8.919,00.TL’lik çekin davacı …’a teslim edildiği ve bu çekin ödendiğini, bunun yanında yine kalan 50.000,00.TL’lik senet borcuna istinaden kendince …’ın borcuna karşılık kendisine ait şirket hesabına da borçlu olan … Doğalgaz firmasının borcundan 4.400,00.TL mahsup edilmek kaydıyla davacının borcunun ödendiğini, bu ödemeler yapıldıktan sonra bakiye kalan 36.681,00.TL’nin davacıya nakten ve elden ödenerek imzalanan senedin iade alındığını, senedi iade aldığında davacının gözü önünde imha ettiğini, fakat davacı ile aralarında bahsi geçen 25/10/2016 tarihli protokolden kaynaklanan başka uyuşmazlıkların ortaya çıktığını, davacının devamlı bu haksız rekabet teşkil eden davranışları nedeniyle cezai şart tazminatı ödemesi gerektiğine ilişkin Mersin 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası ile dava açılmış olup davanın derdest olduğunu, davacının kötü niyetli olarak kambiyo vasfı olmayan bir belge ile icra takibi başlattığını, takibe konu senedin kambiyo vasfı taşımaması nedeniyle açılan Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi 2016/… Esas sayılı davasıyla iş bu icra takibinin iptal edilerek bu kararın kesinleştiğini, daha sonra yine davacı tarafından Mersin 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı icra takibiyle 50.000,00.TL değerinde bir ilamsız takip yapıldığını, bu takibe dayanak gösterilen belgeleri takip dosyasına dahi eklemediğini, takibin durdurulmasına karar verildikten sonra işbu davanın açıldığını, işbu dava ile haksız bir şekilde var olmayan bir borcun tahsil edilmeye çalışıldığını, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenlerle görev itirazının kabulü ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, davacının haksız davasının reddine, davacı hakkında asıl alacağın %20’si tutarında tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih ve 2017/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararı ile; davacının taraflar arasındaki limited şirket hissesi satışından dolayı bakiye 50.000,00.TL’lik borcunu ödemek için tanzim edilen senette yazılı borcun vade tarihi itibariyle ödemediği ve takip tarihi itibariyle işlemiş faizi ile birlikte toplam 52.162,50.TL borcunun olduğu kanaatine varılmakla mahkemenin ana davasının kabulü ile, 52.162,50.TL toplam alacak hakkında Mersin 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, Takip konusu 52.162,50.TL alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına, davalıdan tahsiline, davacının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu subut bulmadığından davalının tazminat isteminin reddine, her ne kadar davacı tarafından birleşen 2018/… Esas sayılı dosya ile 30/05/2018 tarihinde menfi tespit davası açılmış ise de, ana dosyada savunma olarak ileri sürebileceği hususlarda menfi tespit davası açmasında hukuki yarar olmadığı gibi mahkemenin ana dosyasında da borçlu olduğu sabit olduğundan birleşen dosya davacısının birleşen davasının hukuku yarar yokluğundan usulden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI/BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı/Birleşen dosya davalısı vekili istinaf talebi ile; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, şöyle ki, Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2020/… Esas sayılı dosyasında da tarafları aynı olan başka bir senet için yargılama yapıldığını, yapılan imzaya itiraz sonucunda, inceleme için dosyanın üç kere bilirkişi raporuna gönderildiğini, istinaf ilamında çelişkinin giderilmesi için dosyanın tekrar Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesi gerektiğinin ifade edildiğini, tarafları ayın olan bir başka senet için açılan Mersin 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/… Esas sayılı davasındaki bilirkişi raporunda, müvekkilinin imzasının basit tersimli olmasından kaynaklı kesin kanaate varılamadığını bu nedenle dosyanın üç kez bilirkişi mahiyetinde incelendiği ancak bunun sonucunda kesin kanaate varılamadığından müvekkili lehine yorum yapılarak imzaya itirazın kabul edildiğini, davalı müvekkilinin imzasının basit tersimli olup birçok kişi tarafından taklidi kolay bir imza olduğunu, bilirkişi raporunda da kesin bir kanaat değil varsayımsal bir sonuç elde edildiğini, alınan raporlardan kesin bir sonuca varılamaması halinde bile ispat yükünün davacı karşı davalıda olduğunu, davacı tarafından senedin müvekkili tarafından imzalandığını ispat edemediğini, davacı karşı davalının da ikrar ettiği gibi davaya konu 50.000,00.TL bakiyeden başkaca bir alacağı bulunmadığını, müvekkilinin bu 50.000,00.TL’lik borcunu davacı karşı davalı alacaklıya ödediğini, borcu ödediğine dair bir savunması olup bunun tespiti için menfi tespit davası açan müvekkili adına %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklı borcunu ödediğini ve takip alacaklısının böyle bir borcu olmadığını ifade etmiş olup bunun için aynı dosyada birleşen menfi tespit davası bile açtığını, hukuki bir gerçeği yeterli delille ispat edememek müvekkilinin kötü niyetli olduğunu ispat edemeyeceğini, zira her borçlu borcunu ödediğine ilişkin yazılı belge almamış olabileceğini, bu durumun kişiyi kötü niyetli değil mağdur yaptığını takdir edilen tazminatın hukuka aykırı verildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle müvekkili hakkında verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmek hasıl olduğundan, mahkemece verilen kararın kaldırılarak eksik hususlar giderilmek üzere dosyanın yeniden mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas, 2019/… Karar sayılı dosyası.
Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas, 2018/… Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ile davalı imzaladıkları 25/10/2016 tarihli protokol ile davacı müvekkilinin … İş Sağlığı…Ltd.Şti’nde ki hisselerinin tamamının davalıya satılması hususunda anlaştıklarını, protokolün 3. Maddesi ile hisselerin satış bedeli 100.000,00.TL olarak belirlendiğini, bunun 50.000,00.TL’sinin noterde devir esnasında ödeneceği, kalan 50.000,00.TL için ise 1 ay vadeli senet düzenleneceğinin belirtildiğini, düzenlenen senedin ödeme yapılması halinde …’a iade edileceğinin kararlaştırıldığını, davalıya, müvekkili şirketteki hisselerinin tamamının geri devri yapıldığını, fakat davalı borçlunun senede bağlanan 50.000,00.TL’lik borcunu ödemediğini, bu nedenlerle icra takibi yaptıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dava dosyasında davacı vekili, davacının davalıya borcunu ödediğini, takibe konu senette yer alan imzanın davacının eli ürünü olmadığını, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan açık yargılama sonunda asıl davanın kabulüne birleşen davanın ise reddine karar verildiği iş bu karara karşı davalı-birleşen davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davacının davalıya şirket hissesini devir ettiği, devir bedelinin 100.00,00.TL olduğu, 50.000,00 TL devir bedelinin ödendiği anlaşılmış olup, çözümlenmesi gereken sorun her iki tarafın kabulünde olan protokolün 3.maddesinde belirtilen bakiye 50.000,00.TL’nin ödenip ödenmediğine ilişkindir.
Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından, borçlu … aleyhine, 50.000,00.TL miktarlı, 25/10/2016 tanzim tarihli, 24/11/2016 vade tarihli senet borcuna dayalı toplam 50.322,60.TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçlu … tarafından Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi’ne icra takibinin iptali davası açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda, Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 10/03/2017 tarih, 2016/…-2017/… EK sayılı kararı ile Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı takip dosyasındaki senedin kambiyo vasfında bulunmaması nedeni ile İİK 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 10/03/2017 tarih, 2016/…-2017/… EK sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, davalının … olduğu, davacı tarafından verilen dava dilekçesi ile Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosyasında, davalı alacaklı vekilinin müvekkili hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte bulunduğunu, takibe konu senedin incelendiğinde tanzim yerinin bulunmadığını ve borçlu adresinin de yazılmadığını bu nedenle senedin kambiyo niteliğine haiz olmadığını belirterek takibin iptaline karar verilmesi talepli dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda Mersin 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı takip dosyasındaki senedin kambiyo vasfında bulunmaması nedeni ile İİK 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verildiği, kararın taraflara tebliğ edilerek …/03/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mersin 3. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; borçlu … tarafından, borçlu … aleyhine, 25/10/2016 tanzim, 24/11/2016 vade tarihli, 50.000,00.TL bedelli bono ve 25/10/2016 tarihli hisse devri sözleşmesinden kaynaklanan toplam 52.162,50.TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, borçlu vekili tarafından sunulan 05/06/2017 tarihli dilekçe ile takibe, borca, takibe dayanak belgelere, faize, faiz oranına ve faiz dönemlerine itiraz edilerek takibin durdurulmasına karar verilmesinin talep edildiği, 06/06/2017 tarihli karar ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

İlk derece mahkemesince alınan 13/09/2019 tarihli bilirkişi raporu ile; dosya kapsamındaki …’a ait mukayase imzaları her ne kadar az sayıda grafolojik tanı kriterleri içeren, basit terimli imza yapısında olduğu tespit edilse dahi inceleme korusu alacaklısı … borçlusu … tediye tarihi 24.11.2016 ve tanzim tarihi 25.10.2016 olan, … adına atfen imzalı 50.000,00.TL bedelli … adına atfen atılı imza ile … örnekleri arasında, işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersi doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından bir takım benzerlikler ve uygunluklar tespit edildiğinden, söz konusu senette yer alan … adına atfen atılı imzanın mukayese imzalarına kıyasla …’ın eli ürünü olduğunun kabulü gerektiği kanaatini bildirir rapor düzenlenmiştir.
Taraflar arasında hisse devri konusunda protokol düzenlendiği, protokole göre davalının 50.000,00.TL borcunun kaldığı ve kalan borç için senet düzenlendiği, davalı senet borcunun 8.919,00.TL’sini çek ile, 4.400,00.TL’sini ise fatura bedeli ödeyerek bakiye kısmını ise elden ödeme yaparak borcunu kapattığını iddia etmiş ise de, ödemeye konu çek ve faturanın davacı ile ilgisinin tespit edilmediği ve davalının ödeme iddiasını yazılı deliller ile ispat edemediği, ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporuna göre senette yer alan imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, raporun denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğu gibi davalının bakiye 50.000,00.TL borcu bulunduğu protokol hükümlerine göre de sabit olduğu anlaşılmakla dava konusu senette yer alan imzanın davacının eli ürünü olup olmadığının tespiti bakımından yeninden imza incelesinin sonuca etkili olmadığı ve davalı-birleşen davacı vekilince ileri sürülen istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı/karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/12/2020 tarih ve 2017/… Esas, 2019/… Karar sayılı sayılı kararına karşı davalı/karşı davacı vekilinin tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 3.563,22.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 898,75.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 2.664,47.TL’nin davalı/karşı davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı/karşı davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı/karşı davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere 23/12/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır