Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1074 E. 2022/1581 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1074
KARAR NO : 2022/1581
KARAR TARİHİ : 28/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/10/2019
NUMARASI : 2018/… ESAS-2019/… KARAR
DAVACI : ……
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … -T.C….-…
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
YAZIM TARİHİ : …

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2019 tarih ve 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin, endüstriyel mutfak ekipmanları sektöründe tanınmış bir firma olup, davalıya endrüstriyel mutfak ekipmanları sattığını, davalıya satılan ürünlere ilişkin faturaların dava dilekçesine eklendiğini, faturaya konu ürünlerin … Mah. … Sk. … Apt. No… … adresinde bulunan davalıya ait … Kebap isimli ticari işletmede kullanılmak üzere teslim edildiğini, ürünlerin teslimine rağmen fatura bedelinin ödenmediğini, fatura bedelinin ödenmesi için Adana 11. Noterliği’nin 24.05.2018 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile takibe konu edilen faturaların davalıya gönderildiği ve fatura bedelinin ödenmesinin talep edildiğini ancak davalının fatura bedellerini ödemediğini, faturalara karşı bir itirazda da bulunmadığını, davalının ödeme yapmaması üzerine Adana 10.İcra Dairesi’nin 2018/… Esas sayılı ilamsız takip dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı borcu olmadığını bildirerek takibe itiraz ettiğini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalıya teslim edilen ürünlerin halen davalının kullanımında olduğunu, ürünlerin teslimine ilişkin sevk irsaliyesi davalı tarafından imzalanmadığı için mahkemeye sunulmadığını, davalıya fatura edilen malların, davalının işlettiği işyerinde bulunup bulunmadığı, malların sevk edilip edilmediğinin tespiti için HMK .400-406. maddeleri uyarınca … Mah. … Sk. … Apt. No… … adresinde keşif yapılarak delil tespitinin yapılmasını talep etme zorunluluğu doğduğunu başka türlü malların davalı işyerinde bulunup bulunmadığı iddiaları ispatlanamayacağından delil tespiti isteminde hukuki yarar mevcut olmakla özellikle malların yerinin değiştirilmesi veya malların tümüyle işyerinden kaldırılması ihtimali ve bu ihtimallerin gerçekleşmesi halinde delil tespitinin imkansız hale geleceği göz önünde bulundurularak, HMK.m.403’e göre davalıya tebligat yapılmadan delil tespitinin yapılması gerektiğini, davalı taraf haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibinin devamına, davalının asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin ticari defter ve kayıtlarında satışa konu edilen menkulle ilgili kaydın bulunmadığını, müvekkilinin davacıya her hangi bir borcunun bulunmadığını belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2019 tarih ve 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararı ile; davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalar nedeniyle yapılan takibe davalının itiraz etttiği, bilirkişi tarafından davacı defterleri üzerinde inceleme yapıldığı, davacı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davalı tarafından ticari defter ve belge ibraz edilmediği, dava konusu edilen faturaların davacı tarafça form BS ile vergi dairesine bildirildiği, fatura konusu mutfak ekipmanının davalıya teslimine dair her hangi bir teslim tesellüm belgesi bulunmadığı gibi söz konusu fatura davalı defterlerinde de kayıtlı bulunmadığı, davacı tarafça yemin deliline dayandırıldığı, yemin hakkının hatırlatıldığı ve davalı asil tarafından 08.10.2019 tarihli duruşmada fatura konusu malların teslim alınmadığı yönünde yemin ettiği ve yeminde sebat ettiği anlaşılmakla davacının ispat edilemeyen davasının reddine karar vermek gerektiği, taraflar arasındaki uyuşmazlık yargılamayı gerektirmekte ve davalı tarafça da kötü niyet tazminatı talebi bulunmamakla bu hususta herhangi bir hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf talebi ile; mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verildiğini, yargılama aşamasında davalıya fatura edilen malların, davalının işlettiği işyerinde bulunup bulunmadığının, malların sevk edilip edilmediğinin tespiti için, mahkemeden keşif talebinde bulunulmasına rağmen hukuki yarar olmadığı gerekçesiyle keşif taleplerinin reddedildiğini, söz konusu malların davalı işyerinde bulunup bulunmadığı iddiasının başka türlü ispatlanamayacağından delil tespiti isteminde hukuki yarar olduğunu, dava dosyasında ilk derece mahkemesi hakiminin, talep edilen keşif icra edilmiş olsa idi icra edilen keşfin sonunda tamamen kendi hukuki bilgisi ve vicdani kanaatine göre, yasalar ve derdest olan uyuşmazlığa dair dosya muhtevası çerçevesinde değerlendirme yaparak, keşfin iddiayı ispata etkisi bakımından bir kanaate ulaşır ve buna göre muhakemeyi devam ettireceğini ve sonuç olarak davada haklılığı görerek dava dosyasını neticelendirebileceğini, davanın esasını, çözümünü ve sonuçta verilecek kararı doğrudan etkileyecek nitelikteki delillerle ilgili hiç araştırma yapılmaması ya da delillerin sonuç elde edemeyecek derecede eksik toplanması arasında hiç bir fark bulunmamakta, uyuşmazlığın esasına ilişkin eksik delil, ihtilafı ve delil durumunu hiçlik noktasına getirdiğini, bu durumun yönetimince giderilmesi, gereğinin yerine getirilmesi işlemi ilk derece mahkemesince yapılmadığından kararın eksik incelemeye dayalı bir karar olduğunu bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı dosyası.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla, “İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalıya mal satıp gönderdiğini, satış bedeline konu fatura bedelinin ödenmediğini bu nedenlerle icra takibi başlattıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davayı kabul etmediklerini bildirdiği, ilk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde davanın reddine karar verildiği, iş bu karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin istinaf sebepleri bakımından çözümlenmesi gereken sorun yemin deliline sıra gelip gelmediği ve yeminin usulüne uygun olarak icra edilip edilmediği noktasındadır.
Dava dilekçesinin incelenmesinden davacının keşif deliline dayandığı ve dava konusu fatura içeriğinde yer alan malların davalıya ait iş yerinde bulunup bulunmadığı hususunda delil tespiti talebinde bulunulduğu, ilk derece mahkemesince 09.07.2018 tarihli ara karar ile davacının delil tespiti talebinin reddine karar verildiği anlaşılmış olup, HMK’nun 341.maddesi uyarınca delil tespitinin reddi ara kararının müstakil olarak istinaf edilebilecek kararlardan olmadığı ancak esas karar ile birlikte istinafen incelenmesinin mümkün bulunduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin keşif ve delil tespiti talebi karşısında ilk derece mahkemesince davacı tarafça bildirilen adreste bilirkişi marifetiyle keşif icra edilerek dava konusu faturada yer alan malların davalının bildirilen adresinde bulunup bulunmadığı bu malların dava konusu fatura içeriğindeki mallar ile örtüşüp örtüşmediği hususunda rapor alınması gerekirken bu delil toplanmadan sırası gelmeyen yemin delilinin davacıya hatırlatılması doğru olmamıştır. (Yargıtay 11.HD’sinin 2016/9948-2018/2942 EK sayılı kararı benzer mahiyettedir)
Her ne kadar ilk derece mahkemesince sırası gelmeyen yemin deliline başvurulmuş ise de 08.10.2019 tarihli duruşma tutanağının incelenmesinden (Yemin sorusu okundu, davacıya hangi konuda yemin edileceği açıklandı, yeminin anlam ve önemi anlatıldı, yalan yere yemin edilmesi halinde cezalandırılacağı konusunda dikkati çekildi.
Salonda bulunan kişiler ayağa kalktı.
Davacının; “bana sorulan sorular hakkında gerçeğe uygun şekilde cevap vereceğime ve hiçbir şey saklamayacağıma namusun, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerler üzerine yemin ediyorum.” diyerek yemin etmesi üzerine soruldu;
Davalı Asilin yemininde sebat edip etmediği soruldu: Yeminimde sebat ederim, yeminimin içeriği doğrudur dedi.
Beyanı okundu. Kimlik kontrolü yapıldı. İmzası alındı.
Davalı Asil: şeklinde olduğu, davalının hangi hususta yemin ettiğine dair bir açıklık bulunmadığı, yemininde usulüne uygun olarak eda edilmediği anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince işin esasına etkili tüm deliller toplanmadan sırası gelmeyen yemin deliline başvurulduğu, yemininde usulün uygun olarak eda edilmeksizin karar verildiği anlaşılarak davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemesine gönderilerek öncelikle davacının bildirdiği adreste bilirkişi marifetiyle keşif icrasıyla dava konusu faturada yer alan malların davalının bildirilen adresinde bulunup bulunmadığı, bu malların dava konusu fatura içeriğindeki mallar ile örtüşüp örtüşmediği hususunda rapor alınarak, alınacak bu rapor sonucu halen davacının mal teslimini ispat edemediği kanaatine varılması halinde davacı tarafa davalı yana yemin teklif edip etmediği sorulup sonucuna göre bir karar verilmesi için hüküm fıkrasınına aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davacı vekili tarafından Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2019 tarih ve 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esası incelenmeksizin KABULÜNE,
2)-Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/10/2019 tarih ve 2018/… Esas, 2019/… Karar sayılı kararının HMK.’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3)-Dava dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4)-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 54,40.TL istinaf karar harcının kararın kesinleşmesi ile talep halinde davacıya İADESİNE,
5)-İstinaf eden davacı vekili tarafından istinaf için yapılan yargılama giderlerinin esas hüküm ile birlikte İlk Derece Mahkemesince karara BAĞLANMASINA,
6)-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesi’ne İADESİNE,
7)-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından lehe vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a/6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olmak üzere 28/12/2022 tarihinde karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır