Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2020/1024 E. 2022/1711 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1024 – 2022/1711
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1024
KARAR NO : 2022/1711
KARAR TARİHİ : 29/12/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/03/2020
NUMARASI : 2017/… ESAS-2020/… KARAR
DAVACI :
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
YAZIM TARİHİ :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/03/2020 tarih ve 2017/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirket aleyhine Adana 12. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosya ile kambiyo senetlerine mahsusu ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe konu yapılan …’na ait … ve … seri numaralı iki adet çekteki imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, anılan icra takibinden bir kaç gün önce müvekkil şirket hesaplarına haciz konulmasıyla farkına varıldığını, davalı şirket tarafından yapılan tebligatın müvekkiline tebliğ edilmediğini, davalının Tebligat Kanunu 21. mad. aykırı direk muhtara bırakılmak suretiyle alacağın kesinleştirmesinin hatalı olduğunu, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkili şirket hesaplarına hacizlerin konmasının akabinde şirket yetkilisinin icra dosyasını incelediğinde takibe dayanak çekteki imza ve yazılarının kendisine ait olmadığı halde aleyhine kötü niyetli takibe girişildiğinin farkına vardığını, daha önce dosyanın usulsüzce kesinleştiğinden müvekkil şirketin itiraz hakkını kayıp ettiğini, bu suretle müvekkil şirketin mağduriyetini engellemek amacıyla haksız yer siz ve kötü niyetli yapılan icra takibinin geçici olarak dava sonuna durdurması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini, haksız ve kötü niyetli takibin iptali ile davalının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; açılan davanın haksız olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen hususlar gerçeği yansıtmadığını, dava konusu edilen çekler müvekkile alacağına karşılık olarak … Reklam Yapı Ürünleri İnş. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından verildiğini belirterek, açılan davayı kabul etmediklerini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/03/2020 tarih ve 2017/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı ile; davanın kabulü ile davacının Adana 12. İcra Dairesi’nin 2016/… Esas sayılı takip dosyasına konu … Bankası A.Ş. … Şubesi’ne ait … çek nolu 28/02/2016 tarihli keşidecisi … Reklam Elektrik İnşaat İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. olan 70.000,00.TL bedelli ve … Bankası A.Ş. … Şubesi’ne ait … çek nolu 31/01/2016 tarihli keşidecisi … Reklam Elektrik İnşaat İth. İhr. Tic. Ltd. Şti. Olan 70.000,00.TL bedelli 2 adet çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, tarafları tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; davalı müvekkilinin alacaklı olduğu iki adet çeke dayalı olarak davacı borçlu aleyhine açılan Adana 12. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı icra takip dosyasına karşı davacı tarafından açılan menfi tespit davasında mahkemece Adli Tıp Kurumu’ndan alınan rapora göre takip konusu iki adet çekteki keşideci imzasının şirket yetkilisi … eli ürünü olmadığını tespit edildiği ve raporun hükme esas alınarak davacının davasının kabulüne karar verildiğini, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu edilen iki adet çek ile ödenen çeklerdeki imzaların aynı olmasına rağmen aynı dönemde verilen ve aynı imzayı taşıyan çeklerin bir kısmının ödenmesi, diğer çeklerdeki imza inkarı açık bir kötü niyetin göstergesi olduğunu, davacı tarafından aynı imzalı diğer çeklerin ödenmesine rağmen dava konusu çeklerdeki imzaya itiraz edilmesi TMK 2. Maddesine aykırılık teşkil ettiğini, benzer bir olayda bu hususun Yargıtay ilamına konu olduğu ve Yargıtay’ın kötü niyetli davacının iddiasını kabul etmediğini, davacı taraf şirket temsilcisinin hakimiyetinde bulunan çekleri veya çek koçanını çaldırdığını veya kaybettiğini iddia ve ispat edemediğini, bu hususta resmi mercilere başvurusuda olmadığını, müvekkili şirket tarafından, davacı şirket temsilcisi …, kardeşi … ve lehdar … ve diğer bir kısım şüpheliler hakkında resmi evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından suç duyurusunda bulunulduğu, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/… soruşturma sayılı dosyasının halen derdest olduğunu, bu soruşturma dosyasının bekletici mesele yapılması gerekirken soruşturma dosyasının dahi incelenmeden eksik araştırma ile hüküm kurulduğunu, Adli Tıp Kurumu raporuna karşı yapılan itirazlar karşılanmadan karar verildiğini, mahkemenin maddi olayın yorumunda da hataya düştüğünü, anlatılan nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… Esas, 2020/… Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)” talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, icra takibine konu edilen çeklerde yer alan imzaların davacı eli ürünü olmadığından bahisle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verildiği ve iş bu karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Adana 12. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Reklam Ür…Ltd. Şti., borçlunun … ve … Reklam Elektrik…Ltd. Şti. Olduğu, 31/01/2016 vade tarihli 70.000,00.TL miktarlı çek, 28/02/2016 vade tarihli 70.000,00.TL bedelli çek alacağına istinaden toplam 165.293,97.TL’lik icra takibi açıldığı anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince Adana Adli Tıp Kurumu’ndan 23.12.2019 tarihli rapora göre dava konusu çeklerde yer alan imzaların davacının eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık bakımından suç duyurusu üzerine Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan soruşturma sonucu 2018/… soruşturma sayılı dosyasında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 31.03.2010 tarihli ve 2010/12-165 E., 2010/180 K. ile 03.11.2010 tarihli ve 2010/12-492 E. 2010/559 K. sayılı ilamlarında belirtildiği üzere ödenmiş olduğu çeklere ilişkin olarak borçlunun imza itirazında bulunmamış olması, daha sonra yapılacak olan bir takipte imza inkârında bulunmasını engellemez. Yani ödeme olgusu imza itirazını ortadan kaldırmaz. Dolayısıyla borçlunun daha önce ödenmiş çeklerdeki imzasına itiraz etmemiş olması, daha sonra yapılacak imza incelemelerinde ödenmiş çeklerin karşılaştırmaya elverişli belge olarak kabulü sonucunu doğurmaz.
Dava konusu çeklerde yer alan imzaların davacının eli ürünü olmadığının tespit edildiği, benzer imzaların yer alan çeklerin ödenmiş olmasının imza itirazına engel teşkil etmediği ve davacı vekilince ileri sürülen istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/03/2020 tarih ve 2017/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 9.563,40.TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.390,85.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 7.172,55.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 7036 sayılı Kanunun 7’nci maddesi yollamasıyla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361’inci maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 29/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır