Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2256 E. 2021/1441 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2256
KARAR NO : 2021/1441
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS-… KARAR
DAVACI :…
VEKİLİ :Av. ….
DAVALI :…
VEKİLİ :Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/12/2021
YAZIM TARİHİ : …

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacı müvekkili ile davalı şirketin aralarında faturaya dayalı ticari ilişkilerinin bulunduğunu, 20/10/2016 tarihli … sıra nolu ve … irsaliye nolu faturaya dayalı alacağının sağlanması amacıyla davalı hakkında Adana 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, borca haksız olarak itiraz edildiğini açıklanan nedenlerle itirazın iptali ile davalının %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayıl kararı ile; tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin incelenmesi sonucunda, borcun konusunun ticari alacaktan kaynaklandığı, HMK 222/3 gereğince davalının defterlerini yapılan ihtara rağmen sunmaması nedeniyle davacının defterlerinin esas alınmak kendisi lehine karşı taraf aleyhine kanıt oluşturduğu, davalının ödemeye ilişkin delil sunamaması, davacının davalıyı temerrüde düşürüldüğüne dair yazılı bir belgenin sunamaması sebebiyle işlemiş faiz yönünden TTK 1530/7 hükmü esas alınarak davanın kısmen kabulü ile sabit olan 7.930,41.TL asıl alacak, 1.026,99.TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.957,40.TL alacağa takip tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ve isabet eden takip giderleriyle davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının Adana 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas saylı dosyasındaki borca itirazının kısmen iptaline ve takibin belirtilen şekilde devamına, davacının işlemiş faiz yönünden fazlaya dair talebinin reddine, alacak likit olduğundan davalının asıl alacak olan 8.957,40.TL üzerinden %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şartları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; mahkemece yeterli araştırma yapılmadan eksik inceleme ile hüküm tesisine gidildiğini, teslime ilişkin bir ibare yer almadığı halde ticari defterde kayıtlarına ve itiraz edilmeyen faturalara dayanılarak hüküm kurulması belirtilen Yargıtay kararları ışığında usul ve yasaya aykırı olduğunu, dosya kapsamında alacağını ispat külfeti altında olan davacı şirketin ticari defterleri incelenmiş olmasına rağmen malları müvekkili şirkete teslim ettiğini kendi ticari defterlerine dahi geçirmediğini, defterlerinde dahi buna dair bir kayıt yer almadığını, zira teslimi gerçekleşmemiş bir mal için ödeme yapmanın zaten her iki tarafa borç yükleyen hukuki işlemlerin mantığına aykırılık teşkil edeceğini, davacının bir tacir olarak tüm ticari faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini, akdi ilişki ispat edilemediği sürece davacının davalı adına fatura düzenlemesi ve ticari defterlerine göre bu faturalar nedeniyle alacaklı gözükmesinin davalıyı bağlayıcı bir yanı olmadığını, bilirkişi tarafından dava defterlerinin açılış ve kapanışlarının usulüne uygun olduğunu, davalının defter sunmadığını, davacı defterine göre davalıdan 7.930,41.TL alacağın gözüktüğünü ancak malın teslim edildiğine dair belgenin bulunmadığını, malların teslim edildiğinin ispatlanması halinde alacağın var olacağının kabul edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, açıklamalardan bahisle yerel mahkemece yeterli araştırma yapılmadan eksik inceleme ile hüküm tesisine gidilmesinin hukuka uyarlı bulunmadığını, davacının söz konusu malları müvekkili şirkete teslim ettiğini kanılayamadığını, gerekçeli kararda teslime ilişkin bir ibare yer almadığı halde ticari defterde kayıtlarına ve itiraz edilmeyen faturalara dayanılarak hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle mahkemece verilen kararın kaldırılarak talep doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla “İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)” davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının davalıya mal sattığını fatura bedelinin ödenmediğini, icra takibi başlattıklarını, itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili savunmasında, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince yapılan açık yargılama neticesinde, davanın kabulüne karar verildiği, iş bu karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davacının dava dilekçesinde delil olarak davalının ticari defterlerine münhasıran dayanmadığı ve davalının ticari defterlerini ibraz etmemiş olmasının aleyhine yorumlanamayacağı, ispat yükünün davacıda olduğu, ispat yükünün ters çevrilerek karar verilmesinin doğru olmadığı, davacının dava dilekçesinde yemin deliline de dayanmış olması nedeniyle, davacı vekiline davalı tarafa yemin teklif edip etmeyecekleri hususunda istinaf incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına karar verilmiştir.
16.11.2021 tarihli duruşmaya taraf vekillerinin katıldığı ve davalı vekilinin borcun ödendiği şeklindeki beyanı üzerine, dairemizce borcun ödenip ödenmediği sorulmuş olup, Adana 13. İcra Müdürlüğü 23.11.2021 tarihli cevabi yazısında 21.12.2019 tarihinde 21.991,52.TL, 24.08.2020 tarihinde 520,58.TL borç tahsilatı yapıldığını, dosyanın infazen işlemden kaldırıldığını bildirmiştir.
İstinafa konu karar tarihinin 24.09.2019 olduğu, davalı tarafın icra takibi durduğu halde, karardan sonra ödeme yaptığı, dosyanın infazen işlemeden kaldırıldığı, davalı tarafça yapılan ödemede her hangi bir itirazi kayıt bulunmadığı, davalı tarafın ödeme yapmakla, icra takibine konu malları teslim aldığını kabul ettiği, bu aşamadan sonra davalı şirket temsilcisine yemin teklifi edilmesinin sonuca etkili olmayacağı analaşılarak, ilk derece mahkemesi kararının sonucu itibariyle doğru olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde oluşturulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Davalı tarafın Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamına yönelik istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 611,87.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 152,96.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 458,91.TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden ve istinaf yargılaması duruşmalı yapıldığından, A.A.Ü.T İkinci Kısım İkinci Bölüm 17/c maddesi gereğince belirlenen 5.100,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yokluğunda, istinaf duruşması sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 78.630,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere verilen karar usulen okunup açıkça anlatıldı.07/12/2021


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır