Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2180 E. 2021/1158 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2180
KARAR NO : 2021/1158
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : …

DAVACILAR : 1-…
2-…
3-…
VEKİLLERİ : Av…
Av…
Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/10/2021
YAZIM TARİHİ : 12/10/2021

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas ve … karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacılar dava dilekçesinde özetle; …… tarihinde … plakalı … otobosü satın aldıklarını daha sonra söz konusu aracı ….. tarihinde alacaklının babası …’e protokol gereğince toplam 235.000,00.TL bedelle sattıklarını, alıcının paranın 110.000,00.TL’sini peşin ödediğini, yine aracın maliye ve Mercesedes finansa ait toplam 41.000,00.TL’yi de ödediğini, aracı alırken sözleşmede yazılı olduğu gibi aracın asıl sahibine 84.000,00.TL ‘sini verip aracın satışını alacağını, kendisini bu şekilde devreden çıkardıklarını, daha sonra aracın asıl sahibinin aracın davalı …’in babası …’e satışını veremediğini, aracın üzerinde ihtiyati tedbir olduğunu daha sonra öğrendiklerini, …’in Çankırı ilinde bulunan taksi durağına gelerek aracı kendilerine geri vereceğini söylediğini ve üç adet senet aldığını, senetler düzenlenirken senetleri oğlu olan alacaklı davalı adına yaptırdığını ancak aracı teslim etmediğini, …’in aracın üzerine 160.000,00.TL bedelli rehin koyduğunu, aracı kiraladığını, son olarak da … tarihli araç satış mukavelesi ile 90.000,00.TL’si peşin olmak üzere 250.000,00.TL ye sattığını, kendilerinin borçlarının kalmadığını, zaten aracın da senetlerin de kendilerine teslim edilmediğini ileri sürerek davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı …, müvekkili ….. ve babası …. arasında …… tarihli araç satışı konulu protokol imzalandığını, aracın devri için elden ve banka kanalı ile …’a toplam 159.000,00.TL ödendiğini, bu protokolün aracın kayıt maliki …’nın bilgisi dahilinde yapıldığını, devir konusunda anlaşılmasına ve 159.000,00.TL ödenmesine rağmen satışın uzun bir süre gerçekleşmediğini, daha sonra davacının araç üzerinde tedbir olduğunu söyleyerek aracı devredemeyeceğini söylediğini, davacıdan ödenen paranın iadesinin istenildiğini, davacının süre isteyip çocukları ile birlikte düzenlediği bonoları verdiğini, bonoların süresinde ödenmemesi üzerine takibe konulduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; takip konusu senetlerin araç satışı karşılığında devrin yapılamaması sebebi ile verildiğinin her iki tarafın da kabulünde olduğu, ancak davacı …’ın kayden maliki olmadığı aracı … ve …’ e sattığı, 159.000,00.TL para aldığı, bununla birlikte aracın tescil kaydını adı geçen alıcılara devredemediği ayrıca satış ile ilgili aldığı parayı da geri vermediği, … ve …’ın bunun üzerine aracı gerçek sahibinden ikinci kez para ödeyerek satın aldıkları, davacıların bu hususta davalı aleyhine sebepsiz zenginleştikleri, ayrıca gerçek malik …’nin talimat yolu ile alınan beyanına göre adı geçenin …’ı Bakırköy 47. Noterliği’nin …… tarih ve … yevmiye numaralı azilnamesi ile vekaletten azlettiği, neticede protokolde yazılı aracın devrini bir başka deyişle satışını sağlayamayan davacıların vermiş oldukları bono nedeniyle borçlu oldukları ve davalının işbu bonoları takibe koymasında haklı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının senetleri, otobüsü iade edeceğini söyleyerek aldığını, otobüsü iade etmediği gibi senetleri takibe koyduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, aracın satışına ilişkin düzenlenen protokoller ve satış sözleşmesi, davaya konu bono fotokopileri, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, icra takibine konu bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi’nce davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Taraflar arasında … plakalı aracın harici satışı konusunda anlaşma yapıldığı noktasında bir ihtilaf bulunmayıp, uyuşmazlık davalının davacılardan bonolardan dolayı alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı tarafça dava dilekçesi ekinde sunulan ve davalı tarafça da itiraz edilmeyen …… tarihli “Araç Satış Protokolü” isimli belgeden davacı …’ın davaya konu aracın satışı nedeniyle davalı taraftan 151.000,00.TL aldığı, araç üzerindeki şerh nedeniyle satışını veremediği ve daha sonra tarafların anlaşarak 3 adet 53.000,00.TL’lik bononun davalı tarafa verildiği anlaşılmıştır. Yine davacı tarafça dava dilekçesi ekinde sunulan, borçlu olarak davacıların imzalarının bulunduğu tarihsiz belgede, …’e olan borç nedeniyle verilen senetlerden herhangi birinin vadesinde ödenmemesi halinde diğer senetlerin muaccel hale geleceğinin kabul edildiği anlaşılmıştır.
Davaya konu 3 adet bono fotokopileri incelendiğinde, düzenleme tarihlerinin …… olduğu, ödeme tarihlerinin …. , … ve …… olduğu, lehtarının davalı, borçlularının ise davacılar olduğu ve her birinin 53.000,00.TL bedelli olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların beyan ve dilekçeleri ile harici satım sözleşmesi ve protokollerden; taraflar arasında … plakalı aracın harici satışı konusunda anlaşma yapıldığı, davalı tarafça davacı …’a bir kısım ödemeler yapıldığı, davacı tarafça aracın devrinin davalıya verilememesi üzerine tarafların bir araya gelerek …. tarihli protokolü yaptıkları ve verilen paraya karşılık olarak davaya konu bonoların davacılar tarafından düzenlenip davalıya verildiği sabit olup, bu haliyle senetlerin davacıya yapılan ödemelerin iadesi kapsamında düzenlendiği ve senet bedelleri kadar davacıların davalıya borçlu olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi doğru olmuştur.
Yukarıda belirtilen sebeplerle İlk Derece Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu davacılar vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas ve ….. karar sayılı kararına karşı davacılar tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 59,30.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 44,40.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 14,90.TL’nin davacılardan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-Kararın dairemizce taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 12/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır