Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2151 E. 2021/1193 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/2151
KARAR NO : 2021/1193
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI :
DAVACILAR : 1-…
2-…
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2018

Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi ile Birleşen Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin
….. Esas …. Karar Sayılı Dosyası
DAVACILAR : 1-…
2-…
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/10/2021

Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas …. karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili,, müvekkillerinin davalı ile kurdukları ticari ilişki ile sera malzemelerinin davalıdan satın alınması hususunda anlaşıldığını, ancak davalının verilen çekler karşılığında sera malzemelerinin göndermediğini ve çekleri de iade etmediğini ve kötü niyetli olarak takip başlatıldığını, davalı tarafından Mersin 4. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına konu edilen keşide yeri İskenderun, ……. keşide tarihi, 50.000,00TL. meblağlı, keşidecisi …, cirantası …, muhatap bankası … Bankası A.Ş. İskenderun Şubesi, …. numaralı çek ile keşide yeri İskenderun, …… keşide tarihli, 50.000,00TL meblağlı, keşidecisi …, cirantası …, muhatap bankası … Bankası A.Ş. İskenderun Şubesi- çek numarası ….. numaralı çekler nedeniyle müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tayin ve tespiti ile icra takibinin iptalini, davalının haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine konu ettiği davaya konu çeklerin meblağı 100.000,00. TL’nin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN MERSİN 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN ….. ESAS …… KARAR SAYILI DOSYASININ DAVA DİLEKÇESİ ÖZETLE :
Davacı vekili, davalının, almış olduğu çeke istinaden müvekkillerine anlaşma karşılığı olan sera malzemelerini göndermediğini ve teslim etmeyip sebepsiz zenginleştiğini, davaya konu çekin bedelsiz kaldığını, müvekkillerinin davalıya vermiş olduğu iş bu çek karşılığında davalıdan hiçbir mal almadıklarını belirterek, davalı tarafından Mersin 4. İcra Dairesi’nin ……. esas sayılı dosyasına konu edilen keşide yeri İskenderun, ….. keşide tarihli, 120.000,00TL meblağlı, keşidecisi …, cirantasının …, muhatap bankasının … İskenderun Şubesi, çek numarası …… numaralı çek nedeniyle müvekkillerinin borçlu olmadığının tayin ve tespiti ile icra takibinin iptaline karar verilmesini, müvekkilleri hakkında haksız ve kötüniyetli olarak icra takibi başlatılmış olması nedeniyle davaya konu çekin meblağı 120.000,00.TL’nin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkillerime ödenmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, dava konusu çeklerin kambiyo hükmünde ve çekin ödeme aracı olduğunu, davacıların yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini, müvekkili defterlerinin incelenmesine karar verilemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine, müvekkili lehine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, davacıların iddialarını kabul etmediklerini, müvekkiline yapılan tebligatın usülsuz olduğunu, dava konusu çeklerin kambiyo hükmünde olduğunu ve çekin bir ödeme aracı olduğunu, çeklerin karşılığının çıkmaması üzerine taraflarınca icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini ve davacıların bu sürede bir itirazlarının olmadığını, davacıların Mersin 2 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasıyla tarafları aynı fakat takibe konu çekleri ayrı olan Mersin 4 İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyasıyla da ilgili aynı talepli dava açıldığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile;” dava ve birleşen dava, çek nedeniyle borçlu olmağının tespitine ilişkindir. Davacılar kendilerine gönderilecek mala karşı avans mahiyetinde çek tanzim ederek davalı tarafa verdiğini ancak karşı tarafın malı teslim etmediği gibi bedelsiz çeki takibe koyarak tahsil etmeye kalkıştığını bu nedenle davaya konu çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı, dava dilekçesiyle birlikte münhasıran karşı tarafın ticari defterlerine dayandığını beyan etmiştir. Bu nedenle davalı defterleri üzerinde inceleme yapılmış ve keşideci ve ciranta durumunda olan davacıların davalıya borçlu olduğu bilirkişi raporunda anlaşılmış ve bu nedenle davaların reddine karar verilmiştir. Ayrıca kural olarak çek bir ödeme vasıtası olup mevcut bir borcun tasfiyesi amacıyla verilir. Davaya konu olayımızda da imzası inkar edilmeyen çekler hamiline karşı çekin bedelsiz olduğu iddiasının ancak eşdeğer bir belgeyle desteklenmesi halinde dinlenebilir olduğunu kabul etmek gerekir. Gerek kambiyo senetlerindeki kendine has mücerretlik ilkesi, gerekse çekin bir ödeme vasıtası olup mevcut bir borcun tasfiyesi amacıyla verilmesi ve ayrıca bir senedi hüküm ve kuvvetten düşürecek her türlü iddianın eşdeğer bir belgeyle ispatı gerekmesi kuralı birlikte değerlendirilmiştir. Davacıların iddiasını ispatlayamadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın ve birleşen davanın reddine” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACILAR TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacılar vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile;davalı defterlerinin usulüne uygun tutulmadığını, davalı lehine delil teşkil etmeyen defterler ve doğrulanmayan kayıtlar olduğunu, dava konusu çeklerin düzenlendiği 2012 yılında defterlerinde müvekkiline herhangi bir mal ya da hizmet satışı olmadığını, …’in 165.000,00.TL olduğu iddia edilen borcunu 2012 yılından önceki yıllara ait olduğunu, takibe konu çeklerin keşide yılının 2012 yılı olduğunu, davalı tarafından … ile ilgili kayıtlarda 2011 yılı yevmiye defterlerinde davalının …… tarihli fatura ile 9.612.98.TL’lik mal satışı olduğunu, … tarihinde 115.000,00.TL tutarında çekin …’e iade edilmiş gibi kayıt yapıldığını, ancak yapılan kayıtla ilgili herhangi bir belgenin mevcut olmadığını, müvekkili tarafından davalı tarafa 3.500,13.TL ödeme yapıldığını, bu tahsilatla ilgili belgenin mevcut olmadığını, 2011 yılında davalı tarafa 121.112,85.TL borçlu bırakıldığı tespitlerine göre borcun kaynağının doğrulanamadığını, bilirkişi raporları arasında kendi içinde çelişkiler olduğunu, bankanın sorumlu olduğu çek yaprağı bedeli için tahsilat makbuzu düzenleyen davalının, çek iadesi için fatura için sevk irsaliyesi, teslim makbuzu düzenlememesi, kayıtların gerçeği yansıtmadığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, bilirkişi raporu, Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas …. karar sayılı dosyası ve içerisinde Mersin 4.İcra Dairesi’nin ……… sayılı dosyası, Mersin 4.İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava ve birleşen dava ” Çeke Dayanan Menfi Tespit” talebine ilişkindir.
Davacılar tarafından, davalıdan sera malzemeleri satın alınması hususunda anlaşıldığı, ancak davalıya 2 adet çek verilmesine rağmen sera malzemelerini göndermediği ve çekleri iade etmeyip, haklarında Mersin 4. İcra Dairesi’ne ait …. sayılı dosya ile takip başlattığı iddia edilerek, bu çekler nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespiti talep edilmiş, davalı ise, dava konusu çeklerin kambiyo senedi olup, davacıların iddialarını yazılı delil ile ispat etmeleri gerektiğini savunmuş, birleşen …. Esas sayılı dosya davacıları ise, davalının, almış olduğu 1 adet çeke rağmen, anlaşma karşılığı olan sera malzemelerini göndermediğini, dava konusu çekin bedelsiz kaldığını, davalı tarafından Mersin 4. İcra Dairesi’nin …. sayılı dosya ile haklarında takip başlatıldığını, takibe esas teşkil eden çek nedeniyle davalıya borçlu olunmadığını iddia etmiş, davalı ise, çekin bir peşin ödeme aracı olup, bedelsiz olduğunu ispat yükünün davacılara ait olduğunu savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı dava ve birleşen dosya davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi HMK.nun 355.maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Mersin 4.İcra Müdürlüğü’nün …… sayılı dosyasında, alacaklı … tarafından borçlular … ve … aleyhine, ….. tanzim 49.000,00.TL ve … tarih 49.000,00.TL toplam 98.000,00.TL iki adet çekten dolayı kambiyo senetlerine özgü icra takibine başlandığı, takibe dayanak teşkil eden çeklerde, davacı …’in keşideci, davacı …’in lehtar ciranta, davalı …’in ise çekleri, dava dışı … Plastik Tic.A.Ş.den ciro yoluyla devralan yetkili hamili olduğu görülmüştür.
Mersin 4.İcra Müdürlüğü’nün ……. sayılı dosyasında, alacaklı … tarafından borçlular … ve … aleyhine, ….. tanzim 120.000,00.TL çekten dolayı kambiyo senetlerine özgü icra takibine başlandığı, takibe dayanak teşkil eden çeklerde, davacı …’in keşideci, davacı …’in lehtar ciranta, davalı …’in ise çeki, …’den ciro yoluyla devralan yetkili hamili olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davaya esas teşkil eden çeklerin, mal teslimi yapılmadığı iddia nedeniyle bedelsiz kalıp kalmadığı, çekler nedeniyle davacıların davalıya borcu bulunup bulunmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 207. maddesinde; “Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Çek bir ödeme vasıtası olup, kural olarak mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulü gerekir. BK’nun 207. maddesi uyarınca aslolan peşin satış olup, peşin satışta malın ve bedelinin aynı anda verildiği kabul edilmektedir. Davacılar belirtilen kuralların aksini iddia edip, verilen çekler karşılığında kendilerine malın teslim edilmediğini, başka bir anlatımla çeklerin avans karşılığı verildiğini ileri sürdüklerine göre bu iddialarını usulüne uygun delillerle kanıtlamaları gerekmektedir.
Davacılar tarafından, her ne kadar davanın ispatı yönünden münhasıran davalı defterlerine dayanıldığı ve davalı tarafından 2010 yılı envanter defteri ile 2011 yılına ait ticari defterlerin, mahkemece …… tarihli celsede verilen kesin süreye rağmen ibraz edilmediği iddia edilerek, ticari defterlerin sunulmamış olması karşısında iddialarının davalı tarafından kabul edilmiş sayılması gerektiği savunulmuş ise de, 6100 sayılı HMK’nun 222/5 maddesine göre, bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi için iddiada bulunan kişinin TTK’nun 83. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nun 222. maddesi uyarınca münhasıran diğer tarafın defterlerine dayanması gerektiği, davacılar tarafından dava dilekçesinde, birçok delilin yanısıra davalının ticari defterlerine de dayanıldığı, davacıların, HMK.nun 222/5 maddesinde belirtilen haktan yararlanabilmeleri için, bu istemlerini dava açarken bildirmeleri ve başkaca bir delile dayanılmaması gerektiği, bu nedenle somut olayda münhasırlık durumundan bahsedilemeyeceği ve davalının tüm ticari defterlerini ibraz zorunluluğu bulunmadığı, dolayısıyla uyuşmazlık konusu çeklerin avans çeki oldukları ve satın alınan malın teslim edilmediğini, çeklerin bedelsiz kaldığını iddia eden davacıların, dava konusunun değeri dikkate alınarak teslimi yazılı belgeyle ispatlamaları gerektiği, asıl davanın konusunu oluşturan 2 adet çekte, davacı …’in keşideci, davacı …’in ise lehtar ciranta olup, davalının bu çekleri … Plastik..Tic.A.Ş.den ciro yoluyla aldığı ve davacılar ile arasında doğrudan bir temel ilişki bulunmadığı, birleşen davaya esas teşkil eden çekin ise, lehtar …’den ciro yoluyla alındığı ve mahkemece, davalının ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu alınan bilirkişi raporunda, …’in, davalı alacaklıya 165.000,00.TL borçlu olduğunun tespit edildiği, davacılar tarafından, yasal unsurlarını taşıyan çeklerin bedelsiz kaldığının yazılı deliller ile ispatlanamadığı, davacılar … ve …’in keşideci olarak düzenledikleri, davacı …’in ise ciranta olduğu çeklerdeki imzalara itiraz edilmediği ve yine ödeme savunmasında da bulunulmadığı, dava konusu çeklerden dolayı, çek hamili olan davacıya karşı birlikte sorumlu oldukları, ilk derece mahkemesince, icra takiplerine esas teşkil eden çekler nedeniyle davacıların, davalıya borçlu oldukları gerekçesiyle, davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olup, davacılar vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen kararın usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından, 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince asıl dava ve birleşen dosyada davacılar vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 .TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 44,40.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL maktu istinaf karar harcının davacılardan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-Kararın dairemizce taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 19/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır