Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/2016 E. 2021/1113 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …/… – …/…
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …/…
KARAR NO : …/…
KARAR TARİHİ : …/…/…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …/…/…
NUMARASI : …/… ESAS-…/… KARAR
DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : ……….
VEKİLİ : Av. ……….
DAVA : İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesine Dayalı Alacağın Tahsili Amacıyla Başlatılan İcra Takibine Yönelik)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …/…/…
YAZIM TARİHİ : …/…/…

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/…/… tarih ve …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, istinaf talebinin süresi içinde yapıldığı, başvuru şartlarının yerine getirilmiş olduğu ve istinafa başvuru koşullarının mevcut olduğu dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
İDDİALARIN ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili bankanın Mersin Şubesi’nce, davalı adına …/…/… tarihli, 300.000,00.TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi ve eklerine istinaden ….. numaralı Ticari … Kredi Kartı ile artı para hesabı açıldığını, borcun ödenmemesi üzerine davalıya …/…/… tarihinde kat ihtarnamesinin tebliğ edildiğini ancak bunun sonucunda da borç ödenmediğinden, davalı hakkında Mersin …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası ile takip açıldığını ancak davalı tarafından işbu takibe yapılan haksız itiraz sonucunda takibin durduğunu, belirtilenler ışığında, haksız ve mesnetsiz yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkartıldığı ancak süresi içerisinde herhangi bir cevap dilekçesi yahut beyan dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/…/… tarih ve …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı ile; davanın kabulü ile davalının Mersin …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına, her iki alacak yönünden de icra takip tarihinden itibaren yıllık %…,08 temerrüt faizinin uygulanmasına, alacak likit olduğundan asıl alacağın (6.016,92+87.323,48=93.340,40.TL) %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf talebi ile; davacı tarafından davalı müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, Mersin …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasına vekaletname ibraz edilmek sureti ile süresi içerisinde vekil olarak itiraz etmeleri nedeniyle takibin durduğunu, bunun üzerine davacı tarafça itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesi için dava açıldığını, söz konusu yargılamanın dayanağı olan icra dosyasına vekaletname sunularak ve vekil olarak itiraz etmelerine rağmen mahkemece ekinde dava dilekçesi bulunan ve üzerinde duruşma gününün yazıldığı tebligatın davalı asil olan müvekkiline yapıldığını, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğunu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 11. ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. Maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğunu, bu nedenle davalı asile yapılan tebligatın yasal düzenlemeler gereğince usulsüz olduğunu mahkemece davalı asile yapılan tebligat sonucunda da söz konusu yargılama için taraf teşkili sağlanamadığını, mahkemece davanın tarafları dinlenmeden iddia ve savunmalarını bildirmek için uygun olarak davet etmeden doğrudan işin esasına girerek hüküm verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, yine davacı tarafça dava şartı olarak Arabuluculuk Kurumu’na başvurulması gerekirken doğrudan yargılaması yapılıp hüküm verilen davanın açılmasının usul ve yasaya aykırı olması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas, …/… Karar sayılı dosyası.
Mersin …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava hukuki niteliği itibarıyla ” İtirazın İptali (Genel Kredi Sözleşmesine Dayalı Alacağın Tahsili Amacıyla Başlatılan İcra Takibine Yönelik)
” davasıdır.
Davacı vekilince açılan itirazın iptali davası neticesinde, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verildiği, iş bu karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin istinaf sebepleri bakımından çözümlenmesi gereken sorun, davacı vekilince açılan itirazın iptali dava dilekçesinin vekil vasıtasıyla takibe itiraz eden davalı borçlu vekiline tebliğinin zorunlu bulunup bulunmadığına ve dava tarihi itibariyle iş bu davanın zorunlu arabulucuya tabi olup olmadığına ilişkindir.
İcra takibine maruz kalan borçlu vekil aracılığı ile icra takibine itiraz etmiş olsa dahi itiraz üzerine duran icra takibine devam etmek için alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davası bakımından borçlunun itiraz aşamasında tayin ettiği avukatın itirazın iptali davası içinde yetkili olup olmadığı davanın açıldığı sırada belli olmadığından itirazın iptali davasına ilişkin dava dilekçesinin vekile değil usulüne uygun biçimde asile tebliği zorunludur. (Yargıtay 11.HD’sinin …/…-…/… EK sayılı kararı, Yargıtay ….HD’sinin …/…-…/… EK sayılı kararı, Yargıtay 22. HD’sinin …/…-…/… EK sayılı kararları bu yöndedir)
İş bu itirazın iptali davasında davalı asile dava dilekçesinin tebliğinde bir usulsüzlük olmadığı bu nedenlerle davalı vekilinin bu hususa ilişkin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
……. tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Kanun’un 5/A. maddesinde “dava şartı olarak arabuluculuk” başlığı ile; “Bu Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Somut dosyamızda dava tarihinin …/…/…. olduğu, dava tarihi itibariyle davanın zorunlu arabulucuya tabi olmadığı ve davalı vekilinin bu hususa ilişkin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek hüküm fıkrasının aşağıdaki şekilde kurulması uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1)-Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/…/… tarih ve …/… Esas, …/… Karar sayılı kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 6.926,27.TL karar harcından peşin alınan 1.731,46.TL istinaf karar harcının mahsubu ile bakiye 5.194,81.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3)-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
4)-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5)-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6)-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 78.630,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere …/…/… tarihinde karar verildi.

Başkan

Üye

Üye

Katip