Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1967 E. 2021/1173 K. 15.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/1967
KARAR NO : 2021/1173
KARAR TARİHİ : 15/10/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI :
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 15/10/2021
YAZIM TARİHİ : 15/10/2021

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. tarih ve ….. Esas, … Karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, davacı bankanın Mersin 8. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhine 16.060,48.TL’lik alacak için takip başlatıldığını, davalının …… tarihli takip dayanağı belgeler üzerindeki imzalarına itiraz etmemiş olmasına karşın devamında borca ve faizie itiraz ettiğini, kendisinin tüketici olduğunu ve sözleşmede yer alan maddelerin haksız şart oluşturduğunu, yaptığı ödemelerin faiz ve cezai şarta mahsup edildiğini, bu konuda kendisinin bilgilendirilmediğini, takip talebinde % 30,96 temerrüt faizi oranının yüksek olduğunu, farklı alcakların tek takipte istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, icra takibine konu alacağın eklerinin icra takibine koyulmadığını, davacının gayrinakit şeklinde bir alacağı olmadığı halde icra takibinde istendiğinin iddia edildiğini, davalının takibi durdurmak maksadıyla haksız olarak itirazda bulunulduğunu ileri sürerek davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın likit olması sebebiyle % 20’den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı, iddia edilen borçta bankanın kendiliğinden yapılandırmaya gittiğini ve yapılan düzenlemelerden kendisine haber verilmediğini, bunun yasal dayanaktan yoksun olduğunu, kendisinden talep edilen faizlerin fahiş oluğunu, kendisine bilgi verilmeden fahiş miktarda faiz yoluna gidildiğini, birleşik faiz uygulanmasının kanuna aykırı olduğunu, bir tarafın tüketici olduğunu, işlemlerde bu Türk faizin uygulanmamayacağını, adi bir alacak için tazminat istenmesinin de hukuka aykırı olduğunu, %20 tazminat istenmesinin haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi’nce verilen karar ile; davalı … ile davacı banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalı borçlunun bu sözleşmeye dayanarak ticari kredi kullandığı, borçlunun kredi borcunu ödememesi nedeniyle hesabın kat edildiği, davacının takip tarihi itibariyle toplam da 12.410,77.TL borcunun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddine, 11.586,31.TL asıl alacak, 44,84.TL akti faizi, 740,35.TL temerrüd faizi, 39,27.TL BSMV olmak üzere toplam 12.410,77.TL alacak ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren takip talebinde istenen oranda işleyecek faizi, faizin gider vergisi masraflar ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili hakkında yapılan takibe, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, takip konusu 12.410,77.TL alacak likit nitelikte olduğundan % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tazminine karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; kendisinin tüketici olduğunu, bankanın kendiliğinden yapılandırmaya gittiği, bilgilendirme yapılmadığını, yapılan takibin yasal olmadığını, alacağın likit bir alacak olmadığını, kendisine 30 günlük süre verilmeden hesabın kat edildiğini, yasal hakkının 90 gün olduğunu, gönderilen ihtarname ile verilen 1 günlük ödeme sürenin yasal olmadığını, bilirkişi raporunu ve yapılan hesaplamayı kabul etmediğini, istenilen faiz miktarının fahiş olduğunu istinaf sebepleri olarak belirtmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, Genel Kredi Sözleşmesi, Mersin 8. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyası, Banka Kayıtları, Bilirkişi Raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava “İİK’ nun 67.maddesi gereğince açılmış ve Genel Kredi Sözleşmesi’ne dayanan İtirazın İptali davasıdır.
Davacı tarafından, davacı banka ile davalı … arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalıya imzalanan sözleşme gereğince kredi kullandırıldığı, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek, borçluya ihtarname keşide edildiği, borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Mersin 8. İcra Müdürlüğü’nün …… sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlandığı, davalı tarafından takibe itiraz edildiği ve yapılan itirazın haksız olduğu belirtilerek, iptali talep edilmiş, davalı ise, bankanın kendiliğinden yapılandırmaya gittiğini, düzenlememelerin tarafına ibraz edilmediğini, tüketici olduğunu ve istenen faizin fahiş olduğunu, savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi HMK’nun 355.maddesi gereğince davalının istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince alınan bilirkişi raporunda; davacı … Çarşı/Mersin Şubesi ile davalı … arasında …… tarihinde imzalanmış olan Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında adı geçen davalıya 100.000,00.TL limitli Tüzel Taksitli Kredi kullandırılmış olduğu, davalı ile imzalanan sözleşmeyi müteakip kendisine tahsis edilen kredinin 10. ve 11. taksit tutarının ödenmemesi üzerine, davacı banka tarafından …… tarihinde kredi hesabı kesilerek, hesabın kat edildiği ve bunun sonucunda banka Genel Müdürlüğü tarafından Beşiktaş 1. Noterliği kanalı ile davalıya keşide edilen …… tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarname ile krediden doğan toplam 12.631,02.TL tutarındaki borcun ödenmesi için bir günlük sürenin tanınmış ve keşide edilen ihtarnamenin …. tarihinde bizzat muhatabına tebliğ edilmiş olduğu, ihtarname ile tanınan bir günlük ödeme süresinin dikkate alındığında, davalının …. tarihinde mütemerrit olduğu, davacı bankanın Mersin 8. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyası tahtında ….. icra takip tarihi itibariyle; 11.586,31.TL’si asıl alacak, 44,84.TL’si akdi faiz, 740,35.TL Temerrüt faizi, 39,27.TL BSMV olmak üzere davacı bankanın icra takip tarihi itibariyle talep edilebileceği toplam alacak miktarının 12.410,71.TL olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.

Davalı tarafından istinaf dilekçesinde, talep edilen faiz oranın fahiş olduğunu, tarafına bilgi verilmeden fahiş miktarda faiz yoluna gidildiği, tüketici olduğunu bu tür faiz uygulanamayacağı, borcun ödenmesi için makul süre verilmediği ve takip konusu alacağın likid olmadığı istinaf sebebi olarak belirtilmiş ise de; Taraflar arasında imzalanan …. tarihli sözleşmenin Genel Kredi Sözleşmesi olduğu, ticari kredi niteliğinde oldu, tüketici kredisi niteliğinde olmadığı, davaya konu kredi sözleşmesinin 12.2 maddesinde “Banka bu sözleşme gereğince müşterinin temerrüde düşmesi halinde temerrüde düşülen borç için temerrüdün gerçekleştiği tarihte yukarıdaki şekilde hesaplanacak akdi faiz oranın iki katı oranında temerrüt faizi işletilir hükmünün yer aldığı dava dosya kapsamındaki Tüzel Taksitli Kredi Ödeme Planındaki faizi oranı aylık 1,29 olarak belirtildiği mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının alacak miktarının, akdi faizin ve temerrüt faizinin taraflar arasındaki Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi ve Tüzel Taksitli Kredi Ödeme Planı hükümlerine uygun olarak hesapladığı, yıllık faiz oranının 15,48 olduğu, temerrüd faiz oranında % 30,96 olarak belirtildiği, Bu durumda bilirkişi raporunun yeterli olduğu dikkate alınarak davalının faize yönelik istinaf isteminin reddi gerekmiştir, ayrıca banka tarafından hesap kat edildikten sonra verilen süre konusunda taraflar arasında imzalanan sözleşme gözetildiğinde uygun olduğu, dava konusu alacağın sözleşme ile belirlendiği, miktarının tespitinin yargılamayı gerektirmediği ve alacağın likid olduğu, icra inkar tazminatına karar verilmesinde bir usulsüzlük olmadığı, davalının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin İlk Derece Mahkemesi kararının usul, yasa ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalının İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve 6100 sayılı HMK’nın 22/07/2020 tarih ve 7251 sayılı yasanın 38. maddesi ile değişik 359/3 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davalının ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 847,77.TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 339,99.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 507,78.TL nispi istinaf karar harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/4 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesince taraflara veya vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 78.630,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere karar verildi.15/10/2021


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır