Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1932 E. 2021/1050 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …
KARAR TARİHİ : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE :…
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLLERİ :…

DAVANIN KONUSU : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında muhatap aracılığı ile satışı yapılan ürünlerden satın almak isteyen müşterilere banka tarafından ihtiyaç kredisi kullandırma işlemi ile ilgili olarak… tarihli destek hizmeti alımına ilişkin prokotol sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşme kapsamında davalı şirket aracılığıyla muhatabın bankaya illettiği belge ve kimlik belgeleri ile …’a ait kullandırılan 10.885,00.TL kredinin … adına düzenlenmiş sahte kimlik belgesi ile kullandırıldığı tespit edildiğini, davalı şirkete ödemeyle ilgili ihtarname gönderildiğini, davalı şirket ödeme yapmayacaklarını belirttiğini, davalının Destek Hizmeti Alımına İlişkin Protokol Sözleşmesini ihlal ettiğini, ihlal nedeniyle sözleşme hükümleri gereğince oluşan zarardan sorumlu olduğunu belirterek, davanın kabulü ile 10.885,00. TL alacağın işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsili talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı vekili, davacı banka ile… tarihli Destek Hizmeti Alımına İlişkin Protokol Sözleşmesi imzalandığını, dolandırılan …’ın daha önce davacıdan kredi kullanan ve imza örnekleri ve de telefon numarası gibi bilgilerin olduğu kişi olduğunu, kredi talep sözleşmesinin sıhhatli olup olmadığını tespit edecek ve teyit edecek olanın davacı banka olduğunu, davacının tedbirsiz davranması sonucu dolandırıcıya kullandırılan kredinin sorumlusunun müvekkili olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” taraflar arasında imzalanan… tarihli Destek Hizmeti Alımına İlişkin Prokotolün 21. Maddesinde ” banka tarafından kredi tahsisi, mağaza/firma iş bu protokol gereği belirlenen esaslar dahilinde kendisine ilettiği bilgilere istinaden yapıldığı, bu nedenle mağaza/firmanın bankaya ilettiği kredi-başvuru bilgiler orjinal belgelerdeki bilgilere uymuyorsa, metin veya imzalarda sıhhatsizlik, tahrifat ve sahtecilik gözlemleniyorsa, orjinal belgelerde yer alan tarihler hatalı ise bu durumda müşteri nam ve hesabına açılan kredi tutarının tamamı ile bu meblağa işleyecek cezai faizi sözkonusu kredi sözleşmesinin imzalandığı tarihten geçerli olmak üzere hesaplanacak tutarı nakden ve defaten ödeyeceğini kabul ve taahhüt ettiğinin yer aldığı, anılan sözleşmedeki madde gereğince davalı şirketin davacı bankaya karşı kredi kullanımı sırasında sunulan belgelerin sıhhatinden sorumlu olduğu, davaya konu kredi kulanım işleminde davalının bu sorumluluğu tamamen ortadan kaldırır bir olgunun varlığınında ispat edilemediği, bu nedenle taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince dava dışı kişiye kullandırılan kredi nedeniyle davacı banka zararının davalının sorumluğunda olduğunun kabulü gerekmiş açıklanan nedenlerle davanın kabulüne” şeklinde karar verilmiştir.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; kredi kullanan şahsın gerçek kimlik bilgilerinin bankada mevcut olduğunu, sahte … kimliği ve imzasının karşılaştırılması gerektiğini, bu hususun bankacıların uzmanlık alanında olduğunu, davacı bankanın titizlik gösterip kredi müracaatında bulunan kişinin gerçek … isimli şahıs olup olmadığını, kredi müracaatında bulunulan telefon numarası ile davacı bankada kayıtlı telefon numarasının farklı olduğunu davacı banka tarafından başta tespit edilebileceğini, davacı bankanın objektif özen yükümlülüğüne aykırı davrandığını, müvekkiline müterafik kusur dahi yüklenemeyeceğini, zarardan tamamen davacı bankanın sorumlu olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.
DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, bilirkişi raporu,Destek Hizmeti Alımına İlişkin Protokol ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki protokol kapsamında, davalı şirket müşterisine sahte kimlik kullanılmak suretiyle davacı banka tarafından tahsis edilen kredi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davacı tarafından, davalı şirket ile imzalanan Destek Hizmeti Alımına İlişkin Protokol Sözleşmesi gereğince, davalının müşterisi olan …’a kullandırılan kredinin sahte kimlik belgesi ile tahsis edildiği, bu nedenle oluşan zarardan protokol hükümleri gereğince davalının sorumlu olduğu iddia edilmiş, davalı ise kredi talebinde sunulan belgelerin sıhhatinden davacı bankanın sorumlu olduğunu savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.

Taraflar arasında … tarihli Destek Hizmeti Alımına İlişkin Protokol imzalanmış ve … tarihinde dava dışı …’a 24 ay vadeli, 10.885,00.TL bedelli ihtiyaç kredisi kullandırılmıştır. Kredi tutarı aynı tarihte yetkili satıcı … hesabına aktarılmıştır.
Adana ….Noterliği’nin … tarihli, … y.nolu ihtarnamenin, keşide edenin … … Şubesi, muhatabın … … Ltd. Şti., muhatap firmanın… tarihinde … adıyla 10.885,00.TL ihtiyaç kredisi kullanıldığı, bankaca yapılan araştırma sonucunda … adına sahte belge kullanarak kredi çekildiği ve haksız kazanç elde edildiği, muhatap banka tarafından imzalanan …maddeleri uyarınca, 10.885,00.TL nın 321,67.TL işlemiş faizi ile birlikte toplam 11.206,67.TL olarak 3 gün içinde ödenmesi ihtar edilmiştir.
Dosya içerisindeki Adana C. Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı … dosyasının incelenmesinde; Müştekilerin … ve … şüphelinin faili meçhul olup, …’a ait sahte kimlik ile kredi kullanan şahıslar hakkında nitelikli dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından dolayı daimi arama kararı verildiği anlaşılmaktadır.
İlk derece mahkemesince bankacı bilirkişiden alınan … tarihli bilirkişi raporundaözetle; sahte kimlik ile kredi kullanımı sonucu davacı bankanın oluşan zararından her iki tarafın da kusur ve sorumluluğu bulunduğu tespit edilmiştir.
ihtiyaç kredisi, müşteriye mağaza içinde iken mağaza personeli tarafından kullandırılan, müşterinin alışverişinin kredilendirildiği bir ürün olarak, kredi başvurularının tümünün şube dışı kanallardan gerçekleştirildiği bir kredi çeşididir.
Somut olayda; davalı şirketten ürün alımında kullanmak üzere dava dışı … adına SMS yoluyla … tarihinde kredi başvurusunda bulunulduğu, başvurunun, bankada kayıtlı gerçek hesap sahibi …’ın … nolu telefonu yerine, … nolu telefona gönderilen SMS ile onaylanması üzerine … adına davalıya başvurularak firma yetkilisine kimlik belgesi ibraz edilmesi ve davalının … sistemi üzerinde müşterilerin kredi başvurusunu görünteleyerek kredi başvurusunu tamamladığı, kredilerin kesinleşmesi üzerine başvuran kişilerden ihtiyaç kredi sözleşmesi, ödeme planı, nüfus cüzdanı, bireysel bankacılık hizmetleri ve bankacılık hizmet sözleşmesi, ihtiyaç kredisi bilgi ve talep formu ve havale talimatı temin edilerek taranıp davacı bankaya gönderildiği, kredi tutarlarının aynı tarihte müşteriler hesabına geçirilerek davalı şirketin hesabına virman yapılmak suretiyle kullandırıldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında imzalanmış olan “Destek Hizmeti Alımına İlişkin Protokol”ün 12. maddesine göre, … bankanın kredi kullandırımı öncesinde müşteriden talep ettiği belgelerin doldurtulması ve imzalatılması mağazanın sorumluluğundadır. Protokolün 16. maddesinde davalının kullandırılan kredilere ilişkin belgeleri 5 günlük süre içerisinde davacı bankaya teslimi ve bunun sonuçları düzenlenmiş olup, davalı, maddede öngörülen sürede kredi kullanımına ilişkin gerekli belgeleri davacı banka şubesine teslim etmiştir. Müşteri adına ibraz edilen kimlik belgesinin sahte olması, bu madde kapsamında davalı bayinin sorumluluğunu gerektirmeyecektir. Protokolün 21. maddesinde ise; bankanın zararının, kredi başvuru bilgileri ile orijinal belgelerdeki bilgi uyumsuzluğu, metin veya imzalardaki tahrifat, sıhhatsizlik ve sahtecilik bulunması ve orijinal belgelerdeki tarihlerin hatalı olması sonucunda oluşması halinde, zararın bayi tarafından giderileceği hüküm altına alınmıştır. Bu düzenleme, kredi başvuru evrakları ile birlikte şubeye teslim edilen dayanak belgeler arasındaki uyumsuzluğu ve belgeler üzerindeki tahrifat ve sahteciliği yaptırıma bağlanmıştır. Somut olayda ise müşterinin davalıya sunduğu belgeler ile davalının bankaya teslim ettiği belgeler arasında uyumsuzluk bulunmamaktadır. Sahte kimlik belgesi kullanılması bu madde kapsamında kalmadığından, sahte kimlik belgesi kullanılması sonucunda tahsis edilen krediden kaynaklanan zarar nedeniyle, bu düzenleme uyarınca davalının sorumluluğuna gidilmesi mümkün değildir. Bu nedenle davanın reddi gerekirken ilk derece mahkemesince davanın kabülüne karar verilmesi hatalı olmuştur.

6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun kabulüne, 6100 sayılı HMK.’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince Adana 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere P :
1-6100 sayılı HMK.nun 353/1-b-2 maddesi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK.nun 353/1-b-2 maddesi gereğince Adana 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
a)-Davanın REDDİNE,
b)-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30.TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 185,89.TL harçtan mahsubu ile bakiye 126,59.TL peşin harcın istek halinde davacıya İADESİNE,
c)-6100 sayılı HMK.nun 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
d)-6100 sayılı HMK.nun 330. maddesi gereğince davalı kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00.TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
İstinaf incelemesi yönünden;
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 186,00.TL nispi istinaf karar harcının talep halinde davalıya İADESİNE,
4-6100 sayılı HMK’nun 326/1 maddesi gereğince 42,40.TL dosya gönderme ücreti ve 121,30.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 163,70.TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nun 330. maddesi gereğince inceleme dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi uyarınca peşin alınan ve kullanılmayan gider avansının ilk derece mahkemesine İADESİNE,
7-Kararın ilk derece mahkemesince taraf veya vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1-2 maddesi gereğince yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 sayılı HMK.nun 362/1-a maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00.TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi….


Başkan


Üye


Üye


Katip