Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2019/1861 E. 2021/1139 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1861
KARAR NO : 2021/1139
KARAR TARİHİ : 07/10/2021

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … ESAS … KARAR
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …-…
DAVALILAR : …
VEKİLİ :Av….-…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Alacak (Kooperatif Yönetim Kurulu Başkanı ile Arsa Sahibi Arasındaki muvazaalı İşlemin İptalinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2021

Mersin 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili, … Kooperatifi’nin … tarihinde kurulduğunu ve davalı …’ın yönetim kurulu başkanı olduğunu, … yılında Mersin ….Noterliği’nin … yevmiye nolu ve … tarihli arsa satış vaadi ve kat karşılığı eser sözleşmesi yaptıklarını, sözleşmeye aykırı olarak arsa maliklerine fazladan ödeme yapıldığını, müvekkilinin genel kurul toplantılarına çağrılmadığı halde sahte imzalarla katıldı gösterildiğini ve denetim kurulu üyesi olarak sahte imzasının atıldığını, davalı …’ın arsa sahipleri ile irtibat kurarak kooperatif üyelerini mağdur ettiğini, davalı tarafça muvazaalı olarak yapılan işlemlerin iptali ile müvekkilinin kooperatife ödemiş olduğu 190.000,00.TL’sinin ödeme tarihleri esas alınarak tahsilini talep ve dava etmiştir.
DAVALI …IN SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı …ın vekili, davacınn talebinin zaman aşımına uğradığını, davacının ortağı bulunduğu … Kooperatifi … yılında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, sözleşme uyarınca diğer davalı arsa sahibine ödeme yapıldığını, davacı kooperatife … tarihinde üye olduğunu, sözleşmenin davacının ortaklığından önce düzenlendiğini, sözleşmenin yapıldığı sırada müvekkilinin kooperatifin yönetim kurulu üyesi olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI … MİRASÇISI DAHİLİ DAVALILAR …, …IN SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı … Mirasçısı Dahili Davalılar …, …vekili, davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğini, davacınn talebinin zaman aşımına uğradığından reddinin gerektiğini, konu edilen sözleşmenin tarafı olan kooperatifin tasfiye olduğunu, yine diğer davalı …’ın da vefat ettiğini bu nedenle sözleşmenin son bulduğunu, davacının iddialarının haksız ve yersiz olduğundan davanın reddini, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DAVALI MÜTEVEFFA … MİRASÇILARININ SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davalı müteveffa … mirasçılarının vekili, davacının talebi olan alacağın öncelikle … Kooperatifinden ve yönetiminden, sorumlu başkanın hizmet kusuru varsa davalı başkanından isteyebileceğini, müvekkillerinden isteme hakkının olmadığını, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, yine davanın zaman aşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, bu nedenlerle haksız açılan davanın reddi ile masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ :
Yerel mahkemece verilen karar ile; ” içinde bulunan tüm belge ve bilgilerden, …. tarihlerde imzalanan arsa satış vaadi ve kat karşılığı inşaat (eser) sözleşmesinin arsa sahibi … ile … Kooperatifi arasında düzenlenmiş olup, davalılar ile davacı arasında akdi ilişki bulunmadığı, davacı vekilinin son celse beyanlarında açıkça müvekkilinin kooperatife ödediği aidatları geri istediğini beyan etmesi ve bu davanın ancak davalı kooperatife karşı açılabilecek olması nedeniyle ve kooperatifin davada davalı olma sıfatı bulunmadığından davanın davalılar acçısından pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine” şeklinde karar verilmiştir.
DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili tarafından verilen istinaf dilekçesi ile; Mersin …. Noterliği’nin … yevmiye nolu ve… tarihli Arsa Satış Vadi ve Kat Karşılığı Eser Sözleşmesi’nin arsa sahibi … ile davalı kooperatif arasında imzalandığını, sözleşmede Kooperatif yetkilisi … ve … olduğunu, yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif memurları, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumlu olduklarını, davalıların yasal düzenlemeler nedeniyle üyelere verdikleri zararlardan dolayı cezai ve hukuki sorumlulukları bulunduğu gibi yargılama devam ederken genel kurulun devredilemez yetkilerini kullanarak kooperatifin usulsüz olarak tasfiyesini ve oda kaydının terkinini yaptırarak, kooperatifi ortadan kaldırmaları nedeniyle hukuki ve cezai sorumlulukları bulunduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını beyan etmiştir.

DELİLLER :
Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri … Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün yazısı, … Tapu Müdürlüğü’nün yazısı, tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, kooperatife ödenen aidatların tahsili talebine ilişkindir.
Davacı tarafından, dava dışı …Kooperatifine üye olduğu, Kooperatifin, Ana Sözleşme hükümleri doğrultusunda üyelerini konut sahibi yapmak için, davalılardan … ile … tarihli Arsa Satış Vaadi ve Kat Karşılığı Eser Sözleşmesi imzaladığı, sözleşme gereğince, yapılacak bağımsız bölümlerin % 25 ‘inin arsa sahibine, %75’inin ise kooperatife ait olacağının, arsa sahibine, bağımsız bölümler dışında 1.500.000,00.TL nakit para verileceğinin kararlaştırıldığı, ancak, davalı koperatif başkanı …’ın, arsa maliki ile muvazaalı olarak anlaşma yaparak, arsa sahibine 2.146.000,00.TL ödeme yaptığı, kooperatife üyeler tarafından ödenen aidatların kendilerine aktarıldığı, yıllık genel kurul toplantılarını yapmayarak kooperatifi atıl duruma getirdiği ve kooperatifin mahkeme kararı ile fesih ve tasfiyesine karar verildiği, tüm bu işlemler nedeniyle zarar gördüğü iddia edilerek, muvazaalı işlemlerin iptali ve kooperatife ödenen aidatların uyarlanarak iadesi talep edilmiş, davalılardan … , arsa sahipleri ile kooperatif arasında imzalanan arsa satış vaadi ve kat karşılığı eser sözleşmesinde taraf olmadığını, ekonomik kriz nedeniyle inşaat yapılamadığından, kooperatif üyelerinin aidatlarını alarak ayrıldıklarını, kooperatifin münfesih olduğunu ve tüm genel kurul toplantılarının usulüne uygun olarak yapıldığını, diğer davalı ile çıkar ilişkisi bulunmadığını savunmuş, davalı müteveffa … mirasçıları ise, davanın zaman aşımına uğradığını, murislerinin muvazaalı bir işlem yapmadığını, davacının alacağını kooperatiften istemesi gerektiğini, kooperatifin münfesih olması nedeniyle sözleşmenin geçerliliği kalmadığını savunmuş, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Mersin Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil dosyasından, dava konusu … Kooperatifi’nin … yılında … sicil numarası ile tescil edildiği ve 6102 sayılı TTK.nun Geçici 7.maddesi gereğince … tarihinde resen terkin edilmiş olduğu,… tarihli arsa satış vaadi ve kat karşılığı eser sözleşmesinin yapıldığı tarihte, kooperatif yönetim kurulu üyelerinin dava dışı …, … ve … oldukları, davalı …’ın ise,… tarihinde yönetim kurulu başkanlığının tescil edildiği anlaşılmıştır.
Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait… (Eski…) Esas sayılı dosyanın tetkikinde; davacının …, davalının ise … Kooperatifi olduğu, davanın kooperatifin fesih ve tasfiyesine yönelik olup, mahkemece … tarihli karar ile dava konusu kooperatifin… yılından sonra genel kurul toplantısı yapmadığı gerekçesiyle, kooperatifin, 1163 sayılı yasanın 81/6 maddesi gereği dağılmış olduğunun tespitine ve tasfiye memuru olarak …’un atanmasına karar verildiği, kararın … tarihinde kesinleştiği, mahkemece aynı dosya üzerinden verilen … tarihli ek karar ile tasfiye memurunun … olarak değiştirildiği anlaşılmıştır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59/3. maddesinde; “Yönetime veya temsile yetkili şahısların kooperatife ait görevlerini yürütmeleri esnasında meydana getirdikleri haksız fiillerden doğan zararlardan kooperatif sorumludur” hükmüne yer verilmiş, 62/1. maddesinde ise yönetim kurulu üyelerinin görevleri belirtilmiş, yönetim kurulunun, kooperatif amaçlarının gerçekleşmesi ve ortakların çıkarlarının korunması ile ilgili olarak yasalara, anasözleşme hükümlerine ve genel kurul kararlarına göre işleri titizlikle yürütecekleri ve kooperatifin başarısı ve gelişmesi yolunda gereken çabayı göstermekle görevli oldukları açıklanmıştır. 62/3. maddesinde ise; “yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif memurları, kendi kusurlarından ileri gelen zararlardan sorumludurlar” hükmüne yer verilmiştir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 98. maddesi hükmüne göre ise, özel yasada açıklık bulunmayan hallerde Türk Ticaret Kanunu’nun anonim şirketlere ilişkin hükümleri uygulanır. Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK.nun 553. maddesinde ”Kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal ettikleri takdirde, kusurları bulunmadığını ispatlamadıkça hem şirkete hem pay sahiplerine hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumludurlar” şeklinde düzenlenme bulunmaktadır.
Davacı tarafından, dava konusu kooperatifin, davalıların danışıklı eylemleri sonucu atıl duruma düşürülerek, kuruluş amacını gerçekleştirmesinin önlendiği ve kooperatif ortakları tarafından konut sahibi olma amacıyla ödenen aidatların kendilerine aktarıldığı iddia edilmiştir. Davacı vekili tarafından, … tarihli celsede, dava dilekçesinin açıklanması yoluna gidilmiş ve dava konusu istem, kooperatife ödenen aidatların tahsili olarak somutlaştırılmıştır.
Davacı tarafından açılan dava sonucu, Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait… (Eski…) Esas sayılı dosyada, dava konusu kooperatifin dağılmış olduğunun tespitine ve kooperatife tasfiye memuru atanmasına karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Kooperatif ise … tarihinde TTK.nun Geçici 7 maddesi gereğince resen terkin edilmiştir. Kooperatifin tüzel kişiliği, ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Ancak, tüzel kişiliğin sona ermesi için de, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması, tüm alacakların tahsil edilmiş, borçların da ödenmiş olması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, kooperatifin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır.
Davacı tarafından, dava dışı kooperatife ödenen aidatların günümüze uyarlanarak iadesi talep edilmiş olmakla, bu davanın ancak dava dışı kooperatife karşı yöneltilebileceği, davalıların aidat alacağı yönünden sorumlulukları bulunmadığı, bu nedenle davalılara husumet yöneltilemeyeceği, İlk Derece Mahkemesince, davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya uygun olup, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30.TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 44,40.TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL nispi istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince istinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-6100 sayılı HMK’nın 330. maddesi gereğince inceleme duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nın 359/3 maddesince karar tebliğ işlemlerinin Dairemizce YAPILMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere 07/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır