Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2018/1437 E. 2022/1168 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 9. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2018/1437 – 2022/1168
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2018/1437
KARAR NO : 2022/1168
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/05/2018
NUMARASI : 2016/… Esas, 2018/… Karar

DAVACI : … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
İLİŞKİLİ KİŞİ : …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (ZMMS’ye Dayalı Rücu)
BİRLEŞEN İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2016/… ESAS 2016/… KARAR SAYILI DOSYA
DOSYASI
DAVACI : … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
İLİŞKİLİ KİŞİ : ….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (ZMMS’ye Dayalı Rücu)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 25/10/2022
YAZIM TARİHİ : …
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas ve 2018/… karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, duruşmalı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; 13/11/2010 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, müvekkiline zorunlu mali sorumluluk poliçesi ile sigortalı ve davalıya ait olup dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı …’nın sevk ve idaresindeki plakasız motosikletin çarpıştığını, kaza tespit tutanağından sigortalı araç sürücüsü …’in asli, …’ın tali kusurlu bulunduğunu, sigortalı araç sürücüsünün asli kusurlu ve ehliyetsiz olması nedeniyle, …’nın %7 oranına maluliyeti ile sigortalı araç sürücüsünün %75 kusurlu olduğu kabul edilerek hesaplanan 11.998,00.TL iş gücünden yoksun kalma tazminatının ödendiğini, sigortalı araç sürücüsünün ehliyetsiz olarak araç kullanması esnasında zarara neden olduğundan, poliçe genel şartları uyarınca sigortalı davalıya rücuen başvurma zorunluluğu doğduğunu, bu kapsamda davalı aleyhine İskenderun 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/… esas sayılı icra takibinin başlatıldığını, ancak davalının borca haksız olarak itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu ileri sürerek itirazının iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza ile ilgili olarak iddia edildiği gibi bir trafik kaza tespit tutanağı düzenlenmediğini, davalının delil tespit dosyasında alınan kusur bilirkişi raporunda müvekkili davalıya ait araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunun belirtildiğini, ancak bu raporu kabul etmediklerini, davacının ödeme yaptığı karşı araç sürücüsü …’nın kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğunu, davacının, ancak davalı müvekkilinin kusuru oranında rücu edebileceğini, kazaya karışan müvekkiline ait aracın …’ın müvekkiline haber vermeksizin ve gıyabında aldığını ve kazanın meydana geldiğini, bu nedenle müvekkili davalının bir kusurunun olmadığını, …’in de kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun olmadığını, davacının özel raporla tespit ettiği %7 oranındaki maluliyeti kabul etmediklerini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davacı vekili Birleşen İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dava dilekçesinde özetle; davalıya ait olan ve müvekkili şirket tarafından sigortalanan … plakalı aracın 13/11/2010 tarihinde plakasız motosiklete çarparak yaralanmalı ve maddi hasarlı tarfik kazasına sebep olduğunu, söz konusu trafik kazasında plakasız araç sürücüsü … tarafından müvekkil şirket aleyhine açılan tazminat tutarının eksik hesaplandığının tespit edildiğini, karar gereğince müvekkil şirketin önceki ödediği tazminata ek olarak 12/02/2015 tarihinde 17.793,00 TL ödeme yaptığını, bu tutardaki rücu alacağı için sigorta tazminatı ödeyen müvekkil şirketin poliçe genel şartlarının rücu talep hakkı doğuran maddesi uyarınca, kazaya karışan ve ehliyetsiz araç kullanma nedeni ile kazadan sorumlu olan sigortalı araç malikine karşı İskenderun 5. İcra Müdürlüğü 2016/… esas numarası ile açmış oldukları ilamsız takipte borçlunun borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu bu nedenle itirazın iptali davası açma zorunluluğunun doğduğunu belirterek itirazın iptaline, icranın devamına ve mahkememizin 2016/… esas sayılı dosyası ile işbu dosyanın birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayda sigorta şirkettin açtığı meblağ bakımından zamanaşımı süresinin dolduğunu, dava konusu olay sırasında davacı sigorta şirketinin iddia ettiği şekilde polislerce tespit tutanağı tutulmadığını, davacı şirketin söz konusu trafik kazasında plakasız araç sürücüsü …’ya yaptığı ödeme için mahkemenizin 2016/… E. sayılı dava dosyası ile rücuan tazminat davası açmış olduğunu ve davanın halen derdest olduğunu, bu kazada sigorta şirketince ödeme yapılan … plakasız, kasksız, ışıksız ve hızlı olmakla tamamen kusurlu olduğunu, davacının ehliyetsiz araç kullanma nedeni ile kendi sigortalısına ancak onun kusuru oranında rücu edebileceğini, sigortalı aracın müvekkilin yeğeni tarafından müvekkilimizin haberi ve rızası olmadan alınıp kullanıldığını, müvekkilinin bir kusurunun olmadığını, açılan davayı kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ’NİN KARAR ÖZETİ :
İlk Derece Mahkemesi kararında özetle; davacı sigortacının sigortalısına rücu edebileceği tazminat miktarı ve talep edebileceği faiz oranının tespitine yönelik aktüer raporu dosya usul ve esasına uygun kabul edilerek hükme esas alınmış ve rapor doğrultusunda, asıl dava dosyası yönünden; davanın kısmen kabulü ile İskenderun 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 11.998,00.TL asıl alacak, 162,71.TL işlemiş faiz, 8,14.TL BSMV yönünden iptali ile takibin bu miktarlar üzerinden devamına ve davacının icra inkar tazminat talebinin alacak yargılamayı gerektirdiğinden reddine yine reddedilen kısım yönünden davalının talep ettiği kötü niyet tazminat talebinin davacının kötü niyetle takip başlattığı ispatlanamadığından reddine, birleşen dava dosyası yönünden davanın tam kabulü ile İskenderun 5. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kendisine tazminat ödenen dava dışı … için maluliyet raporu aldırılması için Adli Tıp Kurumu’na sevkinin sağlanmasının istenildiğini, mahkemece yeniden maluliyet raporunun aldırılması ara kararından vazgeçtiğini, dosyanın bilirkişiye gönderilmesine karar verdiğini, davacı sigortanın, dava dışı kazazedeye ödediği maluliyet tazminatlarının, ödeme tarihinde gerçek zarar miktarı olup olmadığının belirlenmesi gerektiğini, dava dışı …’nın yaptıkları araştırmalarda hiçbir maluliyetinin olmadığını tespit ettiklerini, … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nca alınan raporun 2012 yılına ait olduğunu, itiraz etme olanaklarının olmadığını, eksik inceleme ile hüküm tesis edildiğini, mahkemece olay tarihinde yürülükte bulunan “çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybının Tespitine İlişkin Yönetmelik” hükümlerine göre olayda yaralanan dava dışı …’nın daimi işgücü kaybı ve oranı konusunda Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi’nden usulüne uygun rapor alınarak maluliyet oranına göre aktüer bilirkişiye inceleme yaptırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini, denetlemeye ve hüküm kurmaya elverişli Adli Tıp Kurumu’ndan alınmış maluliyet raporu olmadan ve gerçek zarar tespit edilmeden hüküm tesisinin isabetsiz olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER :
Asıl ve birleşen davada taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, sigorta poliçesi, hasar dosyası, ekspertiz raporu, ilk derece mahkemesince ATK’dan alınan kusur raporu, ilk derece mahkemesince alınan aktüer raporu, takip dosyaları, ödeme belgeleri, Dairemizce ATK’dan alınan mauliyet raporu ve tüm dosya kapsamı
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Asıl ve birleşen dava, davalının trafik sigortacısı olan davacının, zarar gören 3. kişiye ödediği bedelin, KTK’nin 95/2. maddesi ve ZMSSGŞ’nin B.4-b maddesi gereği, sigortalısı olan davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi’nce asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne karar verildiği, karara karşı asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır.
İstinaf incelemesi, HMK’nin 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davalıya ait olan ve kaza tarihi itibariyle davacı tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın sürücü belgesi bulunmayan … tarafından 13/11/2010 tarihinde karıştığı kaza sonucu dava dışı …’nın yaralandığı ve davacı tarafından ZMMS poliçesi kapsamında zarar görene 24/07/2012 tarihinde 11.998,00.TL, 12/02/2015 tarihinde 17.793,00.TL ödeme yapıldığı konusunda bir ihtilaf bulunmayıp, uyuşmazlık, kazada sigortalı araç sürücüsünün bir kusuru olup olmadığı, kusuru varsa kusur oranının ne olduğu, kendisine tazminat ödenen 3.kişinin kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı ve varsa oranı ile davacı tarafından 3.kişiye yapılan ödemenin sigortalıya rücu edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
İlk derece mahkemesince kazada yaralanan … hakkında kaza nedeni ile uğramış olduğu maluliyet için İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmasına karar verildiği halde, sonra bu ara karardan dönülerek haricen alındığı anlaşılan … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın 24/05/2012 tarihli raporundaki %7 oranındaki maluliyetin esas alınmak sureti ile tazminat hesabı yapılmasına karar verildiği ve bu maluliyet oranı üzerinden düzenlenen aktüer bilirkişi raporuna göre karar verildiği, bu hali ile davalı tarafça itiraza uğrayan ve mahkemece alınmayan maluliyet raporundaki oranın esas alınmasının yerinde olmadığı anlaşılmakla İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan …’nın maluliyetine ilişkin rapor alınması için dairemizce incelemenin duruşmalı olarak yapılmasına karar verilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu Başkanlığı’nın 08/08/2022 tarihli raporu ile ” … 05.07.1993 doğumlu …’nın 13.11.2010 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı olarak 1-) İntraserebral kanama ve her iki radius alt uç kırığı nedeniyle iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 6(altı) aya kadar uzayabileceği, 2-) Geçici iş göremezlik süresi içerisinde 1(bir) ay süreyle başka birinin yardımına gereksinim duyabileceği, 3-) Geçici iş göremezlik süresi sonundan itibaren frontal lob sendromu ve sağ el bileği eklem hareket kısıtlılığı arızaları nedeniyle olay tarihinde11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle meslek grup numarası Grup 1 kabul olunarak değerlendirildiğinde; Gr1 VIII (2Aa ………. 20)A %24 x 1/2 = %12, Gr1 I(18A……….65)A %100×1/5=%20, Balthazard formülüne göre % 29.6, geçici iş göremezlik süresi sonundan itibaren E cetveline (yaşına) göre %24.0 (yüzdeyirmidörtnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,” şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
2918 sayılı KTK’nin “İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu” başlıklı 85. madde 1. fıkrası; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmünü, aynı maddenin son fıkrası ise; “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmünü içermektedir.
Sigortacının rücu hakkını düzenleyen 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 95/2. maddesinde ; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” hükmü ve Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4/2 maddesinde; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilir” düzenlemesi mevcuttur.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının B.4. maddesinde sigorta ettirene rücu halleri düzenlenmiş olup, buna göre, tazminatı gerektiren olayın, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ihlali sonucunda meydana gelmiş olması, rücu sebebi olarak kabul edilmiştir.
Somut olayda, 13/11/2010 tarihinde, sigortalı aracın diğer araca çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, sigortalı aracın ehliyetnameye sahip olmayan sürücü … tarafından kullanılması ve ATK raporuna göre %75 oranında kusurlu olması nedeniyle davacı sigorta şirketinin, işleten-sigorta ettiren konumundaki davalıya rücu imkânı bulunduğu, davalının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi gereğince araç maliki, işleten ve sigorta ettiren sıfatıyla, sorumlu olacağı açık olup, davalı tarafın aksi yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
İlk derece mahkemesince davaya konu kaza sonucunda yaralanan dava dışı …’nın %7 oranında maluliyeti bulunduğu kabul edilmiş ve bu oran üzerinden düzenlenen rapora göre karar verilmiştir. Her ne kadar davalı tarafça …’nın kaza nedeniyle maluliyeti bulunmadığı iddia edilmiş ise de, Dairemizce alınan açık, denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun olması nedeniyle benimsenen Adli Tıp Kurumu’nun 08/08/2022 tarihli raporuna göre, dava dışı …’nın kaza nedeniyle ilk derece mahkemesince kabul edilen tazminat hesabında esas alınan %7’den de fazla olmak üzere %24 oranında maluliyeti bulunduğu anlaşıldığından davalı yanın maluliyet oranına yönelik istinaf sebebi de yerinde görülmemiş, her ne kadar 3.kişinin maluliyeti %7’den fazla olsa da davanın rücu davası olması ve davacının da %7 maluliyet oranına göre ödeme yapması nedeniyle, yeniden aktüer raporu alınmasında hukuki yarar bulunmadığından, dairemizce ilk derece mahkemesince alınan aktüer bilirkişi raporu esas alınmıştır.
ZMMS’de sigortacının sorumluluğu, sigortalının kusur durumu ve sigorta teminatı ile sınırlıdır. Sigorta şirketi 3.kişiye yaptığı ödemeyi rücu şartlarının bulunması halinde sigortalısından talep hakkına sahiptir. Somut olayda kaza ehliyetsiz sigortalı araç sürücüsünün %75 oranında kusuru ile meydana geldiğinden, sigorta şirketinin sigortalısına rücu hakkı olup, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmemiştir.
Yukarıda belirtilen sebeplerle İlk Derece Mahkemesi’nce davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından 6100 sayılı HMK’nin 356/2 maddesi uyarınca davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek buna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere :
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibarıyla alınması gereken 1.278,39.TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 319,60.TL harçtan mahsubu ile bakiye 958,79.TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-6100 sayılı HMK’nin 326/1 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine BIRAKILMASINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden ve istinaf yargılaması duruşmalı yapıldığından, A.A.Ü.T İkinci Kısım İkinci Bölüm 17/c maddesi gereğince belirlenen 11.000,00.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde İlk Derece Mahkemesince İADESİNE,
6-6100 sayılı HMK’nin 7035 sayılı yasanın 30. maddesiyle değişik 359/3 maddesi gereğince kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraf vekillerine TEBLİĞİNE,
Dair, davacı vekili Av. … yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, istinaf duruşması sonucunda oybirliğiyle; 6100 Sayılı HMK’nin 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki dava değerinin 107.090,00.TL’nin altında olması nedeniyle kesin olmak üzere verilen karar usulen okunup açıkça anlatıldı. 25/10/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır