Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/198 E. 2023/205 K. 20.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/198 – 2023/205
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/198
KARAR NO : 2023/205
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/10/2022
NUMARASI : 2022/… Esas

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF TALEP TARİHİ : 27/10/2022
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 20/03/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ : …
Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/10/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan incelemede;
DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Müvekkili şirket ile davalı arasında 08.12.2021 tarihinde toplamda 172.000,00 TL (142.000+30.000) bedelle fosforik asit depolama tankı ve serpantin inşası konusunda anlaşıldığını, yapılan sözleşme metninde söz konusu tank imalatı hususunda sözleşmenin onay tarihi olan 08.12.2021 tarihinde sözleşme onay bedeli olan 86.000,00 TL’nin davalı …hesabına yatırıldığını, sonrasında da 34.400,00 TL gönderilerek toplamda 120.400,00TL aynı hesaba gönderildiğini, sözleşme gereği edimin teslimi için 08.12.2021 tarihinden itibaren 60 ile 70 gün arası süre verildiğini, toplantı esnasında yüklenicinin en geç 70 gün sonra söz konusu tankın teslim edileceğini beyan ettiğini, iş bu edimin 16.02.2022 tarihinde teslim edileceğini, sözleşme bedellerinin ödendiğini ancak belirlenen sürenin sonunda söz konusu tank ve serpantinin teslim edilmediğini, söz konusu tankın süresinde yetişmemesi ile müvekkili açısından telafisi imkansız zararlar doğurduğunu, müvekkilinin siparişlerini yetiştiremediğini ve açık verdiğini, davalı şirketin tüm menkul, gayrimenkul, araç ve banka hesaplarına teminatsız olarak İhtiyati Tedbir koyulmasını, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL menfi zararın ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI:
Davacı vekilinin İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN REDDİNE, şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
DAVACI VEKİLİ 27/10/2022 TARİHLİ İSTİNAF DİLEKÇESNDE;
1-Müvekkili ile davalı arasında 08/12/2021 tarihinde 172.000,00 TL bedelli eser sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin kararlaştırılan bedelin 120.400 TL’sını davalıya ödediğini,
2-Taraflar arasındaki sözleşmenin iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olduğunu, müvekkilinin bedelin büyük bir kısmını vadesinden önce ödemesine rağmen ödemenin karşılığı olan işin alınamadığını, bu nedenle müvekkilinin siparişlerini yetiştiremediğini ve açık vermeye başlayarak mağdur olduğunu,
3-“Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir verilebilir.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında ihtiyati tedbir koşullarının oluştuğunu,
Sonuç itibariyle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olarak verildiğinden mahkemenin kararının kaldırılmasını talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER : İstinaf incelemesine esas;
Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davanın eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olduğu, istinaf ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkindir.
HMK’nin 389/1. maddesinde; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” hükmü düzenlenmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan para alacağına ilişkin olup, para alacağı yönünden HMK’nın 389/1. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
Bu haliyle ilk derece Mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararı yerindedir.
Sonuç olarak: Davacı vekilinin istinaf talebinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK 353/1-b-1 md.si gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken istinaf karar harcı 179,90 TL olmakla, peşin alınan harç karar ve ilam harcını karşıladığından yeniden alınmasına YER OLMADIĞINA
3-İstinaf talep eden davacıdan peşin alınan 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye irad KAYDEDİLMESİNE,
4-İstinaf masraflarının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 359/4. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından TARAFLARA TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

Başkan

*e-imzalıdır*

Üye

*e-imzalıdır*

Üye

*e-imzalıdır*

Katip

*e-imzalıdır*

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanununa göre elektronik olarak imzalanmıştır.