Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1132 E. 2023/852 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1132
KARAR NO : 2023/852
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/07/2020
NUMARASI : 2017/… Esas – 2020/… Karar

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF TALEP TARİHİ : 09/09/2020 (Davacı)
İSTİNAF TALEP TARİHİ : 04/09/2020 (Davalı)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 26/09/2023
KARARIN YAZIM TARİHİ :
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2020 tarih ve 2017/… Esas – 2020/… Karar sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle taraf vekillerinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan incelemede;
DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davalı ile imzalanan 05/08/2015 tarihli … oteli Peyzaj Mimarı proje sözleşmesinin IV fazladan oluşan iş programında madde 3.1.4 gereği faz IA ve faz IB için planlanan toplam tamamlama süresinin 4 hafta olarak belirtilmesine rağmen davalının bu süre zarfında tamamlamadığını, projenin teslim tarihlerinde önemli gecikmelere neden olduğundan hizmetlerini anılan sözleşme şartlarına … otel markasına uygun yerine getirmediğinden müvekkilinin zarara uğradığını, müvekkilinin davalının edimini gerçekleştireceğine inanarak 10.500,00 USD ödeme yaptığını, davalı firmaya edimlerini ifa etmesi aksi takdirde haklı nedenle sözleşmeyi tek taraflı feshederek istirdat davası açılacağına ilişkin ihtar çekildiğini, davalının ihtara cevaben edimlerini yerine getireceğini taahhüt etmesine rağmen bir yılı aşkın süredir yerine getirmediğini, bu konuya ilişkin çekilen ihtara rağmen halen yükümlülüğünü ifa etmediğinden Mersin 6. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı dosyasında takip çıkışı 44.128,00 TL miktarındaki takip başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, müvekkilinin borcun ifası amacıyla ödeme yaptığını ancak karşılığında sözleşmede belirtilen hizmeti alamadığını, davalının ise gerçekleştirmediği borcunun parasını haksız olarak elinde bulundurduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının kötü niyetle borca itiraz etmiş olması nedeniyle aleyhine %20 oran üzerinden hesaplanacak olan icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacı tarafla müvekkili arasında 05.08.2015 tarihli … Oteli Peyzaj Mimari Proje Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin süresisinin 4 ay olarak belirlendiğini, ancak yapılacak olan … Oteli inşaatında peyzaj işi projenin en son kısmı olmasına rağmen davacı tarafça inşaatın diğer kısımlarına ilişkin projeler bitirilmeden, inşaatın yapılacağı alana ilişkin müvekkiline gerekli bilgilendirme ve koordinatlar verilmeden müvekkilinden projenin bu süre zarfında bitirilerek teslim edilmesinin istendiğini, söz konusu … Oteli yapımına ilişkin daha işin başında davacı tarafça mimar ve proje değişikliği yapıldığını, davacı tarafça yapılan tüm bu işlemlerin müvekkilinin teslim etmesi gereken projeyi olumsuz yönde etkilediğini, müvekkilinin davacı taraf ile akdetmiş olduğu sözleşmenin gereklerini yerine getirmek için davacı tarafın tüm engellemelerine rağmen olağanüstü çaba sarfederek projeyi tamamlamaya çalıştığını, müvekkilinin davacı tarafın sebebiyet verdiği gecikmelerden dolayı sürekli ve gereksiz iş gücü ve hizmet almak durumunda kalarak büyük zarara uğradığını, müvekkili tarafından aşama aşama yapılan işlemlerde 16.02.2016 tarihinde mimar müellif tarafından müvekkilinin yapmış olduğu projeye ilişkin bölümlere karşın hakedişleri görüp 10.500USD hakediş olduğunu onayladığını, başlangıçta 3.500 USD ödendiğini, daha sonra da 7.000 USD gönderildiğini, müvekkili tarafından yapılan bütün işlerin hakedilmiş işler olup davacı tarafça yapılan ödemelerin de müvekkilinin hakedişine ilişkin ödemeler olduğunu, davacı tarafça, müvekkilinin kendilerine teslim ettiği proje bölümlerine karşılık 7 Ağustos 2015 tarihinde 3500 USD, 22 Şubat 2016 da 7000 USD hakediş olarak ödendiğini, kalan 24.500 USD nin ödenmediğini, yükselen döviz kuru karşısında projeyi daha ucuza getirmek, ayrıca aynı kişilere ekstra işler yaptırarak kazanç sağlamak maksadıyla davacı tarafça sözleşmenin kötü niyetli olarak haksız surette feshedildiğini, kabul anlamına gelmemek üzere; davacı tarafça müvekkiline gönderilen ödeme emrinde takip çıkışının 37.543,26 TL olup bu miktara işlemiş faizinde dahil olduğunu, ancak davacı tarafça açılan davada dava değeri olarak takip çıkışının 44.128,00TL olarak belirtilmiş olup bu miktara faiz ve diğer masrafların eklenmediğini, takip çıkışı ile itirazın iptali davasında belirtilen dava değeri arasında çelişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcu olmamakla birlikte davacı tarafından dava değerinin takip çıkışından farklı bir miktar olarak belirtilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, davanın reddi ile takibin iptaline, kötü niyetli, haksız ve mesnetsiz takip sebebiyle davacının takip konusu alacağın %20’sini aşar oranda kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Davanın Kısmen Kabul, Kısmen Reddine,
Davacı alacaklı vekili tarafından davalı borçlu aleyhine Mersin 6 İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı takip dosyası ile 17.666,25 TL toplam alacağın icra gideri, vekalet ücreti ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9 ve değişen oranlarda yasal faizi ile tahsiline yönelik yapılan icra takibine davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına,
17.666,25 TL asıl alacağın %20 si olan 3.533,25 TL icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine,
Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
Davalının tazminat talebinin icra takibinin reddedilen kısma yönelik takibin haksız olmakla birlikte kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden ve koşulları oluşmadığından reddine şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili 09/09/2020 tarihli istinaf dilekçesinde;
1-Yerel mahkemece alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı inceleme sonucunda hazırlanmış bir rapor olduğunu, bilirkişinin davaya konu yüklenilen işin %15 oranında tamamlanmış sayılacağı yönünde yorum ve değerlendirme hatasında bulunduğunu, bir taraftan davalının sözleşmeye göre edimini yerine getirmediği belirtilirken, diğer taraftan %15 oranında davalının ücrete hak kazandığı yönünde değerlendirme yapıldığını, mali açıdan hiç bir değerlendirme de bulunmadığını,
2-Taraflar arasında imzalanan sözleşme doğrultusunda davacının tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, ancak davalının herhangi bir üretimi olmadan sanki kabul edilebilir bir çalışma var gibi aşaması itibariyle yüzde usulü ile davalı yararına bir miktar ödeme hesaplanmasının hakkaniyetli bir sonuç olmadığını, davacı müvekkilinin almadığı, projesinde kullanmadığı bir hizmetin bedelini ödemeye mahkum edilmektedir ki bu da davalı tarafın haksız zenginleşmesiyle davacı müvekkil açısından hakkaniyetli bir sonuç doğurmayacağını,
3-Davalının ticari defterlerinde parayı tahsil ettiğinin görüldüğünü, ancak fatura kesilmediğini belirterek,
Sonuç itibariyle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olarak verildiğinden mahkemenin kararının kaldırılmasını talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili 04/09/2020 tarihli istinaf dilekçesinde;
1-Müvekkilinin davaya konu sözleşme doğrultusunda tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, davacı tarafından sözleşmenin fesih edildiği tarih itibariyle %80 oranında dava konusu işin tamamlandığını, ancak buna rağmen yerel mahkemece değerlendirme yapılırken bu oranın göz önünde bulundurulmadığını,
2-Davacı tarafın haksız kötüniyetli olarak işin ana hatlarıyla ortaya çıkması sonrasında sırf müvekkili ekarte etmek ve bakiye ücreti ödememek için haksız surette muaraza çıkardığını ve kötüniyetli olarak sözleşmeyi feshettiğini,
3-Davacının taraflar arasında imzalanan sözleşme şartlarına uygun hareket etmediğini, sözleşmede belirtilen işin teslim süresine aykırı davranarak kendi belirlemiş olduğu süre içerisinde işin teslim edilmesini istediğini, bu durumun yapılacak işin ilmi ve fenni tekniklerine aykırılık teşkil ettiğini,
4-Ayrıca yerel mahkemece alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hükme dayanak olabilecek nitelikte olmadığını, davanın teknik bir konuyu içermesine rağmen mimarlık ve tasarım disiplinlerinden biri olan peyzaj tasarımı yönünden raporda herhangi bir inceleme mevcut olmadığı gibi bilirkişi heyeti arasında da peyzaj mimarının bulunmadığını, bilirkişi raporunun bu yönüyle eksik ve hatalı incelemeye dayalı olduğunu,
5-Sözleşme bedeli olarak belirtilen miktarın belirli aralıklarla parça parça toplamda 10.500 USD olarak ödendiğini, işin %80-90 bitirilmiş olmasına rağmen bakiye ücretin ödenmediğini, davacının yükselen döviz kuru karşısında projeyi daha ucuza getirmek ve projenin esas itibariyle tamamlanmış olması maksadıyla davacı tarafça sözleşmenin kötü niyetli olarak haksız surette feshedildiğini belirterek,
Sonuç itibariyle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olarak verildiğinden mahkemenin kararının kaldırılmasını talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER : İstinaf incelemesine esas;
Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mersin 6. İcra Dairesi’nin 2017/… E. sayılı takip dosyası incelediğinde; alacaklının …, borçlunun …- Mimarlık Mühendislik olduğu, takibin ilamsız olduğu, takip miktarının 37.432,50 TL asıl alacak, 110,76 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 37.543,26 TL olduğu ve itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği,
18/05/2015 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; iş sahibinin … COMPANY, Proje Müellifinin (yüklenici) Mimarlık Mühendislik … olduğu, sözleşme konusunun Erbil kentinde inşaa edilecek … Oteli kapalı ve yarı kapalı toplam 58.000 m2 inşaat alanı içerinde bulunan 65.457 m2 arsanın ve otel iç mekanları ve otel yapısı kat teraslarının Peyzaj mimari projelendirme ile ilgili proje dokümanlarının, keşif ve şartnamelerin, işveren ve kontrol mühendislerinin taleplerine, şartnamalere ve standartlara, fen ve sanat kurallarına, işin gereğine uygun olarak Peyzaj Mimari projesinin hazırlanması olduğu, sözleşmenin 3. maddesinde yapılacak işin ayrıntılı olarak tek tek sayıldığı, sözleşme bedelinin 35.000 Amerikan Doları olduğu, ödeme şekli, süre uzatımı, fesih, cezai şart vb koşulların düzenlendiği,
Mersin 5. Noterliği’nin 30/03/2016 tarih ve 6473 yevmiye nolu ihtarnamesine göre, davacı-iş sahibinin işi tamamlaması için davalı-yükleniciye ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre verdiği, aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiği,
Mersin 5. Noterliğin 18/05/2017 tarih ve 12037 yevmiye nolu ihtarnamesine göre, fesih hakkı doğduğundan sözleşmenin feshedildiğini ve ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde ödenen 10.500,00 USD’ın iadesinin talep edildiği,
Taraf tanıklarının dinlendiği,
Davalı tarafından yapılan projelerin dosyaya ibraz edildiği,
Mahkemece dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapıldığı,
Mimar … Muhasebe ve Finansman ABD öğretim Üyesi Prof. Dr. … ve Nitelikli Hesap Uzmanı Av….’ın 25/02/2019 tarihli raporlarına göre; Davacı ile davalı arasında 05/08/2015 tarihli … Oteli Peyzaj Mimari Proje Sözleşmesi imzalandığı, imzalbianan sözleşme kapsamında pprojenin IV fazdan oluştuğu, iş programında madde 3.1.4 gereği Faz IA ve Faz IB için planlanan toplam tamamlama süresini 4 hafta olacağı, işin edelinin 35.000. USD olarak belirlendiği, davacı tarafça, 7 Ağustos 2015 tarihinde 3.500,00 USD, 22 Şubat 2016 tarihinde 7.000 USD ödendiği, T.C. Bayındırlık Bakanlığı/Yüksek Fen Kurul Başkanlığı 85/36 sayılı Mühendislik Mimarlık Hizmetleri Şartnamesi’nin 11. Maddesi göz önüne alınarak sözleşme bedeli ücretin, verilen hizmete göre ön proje ( 9.1.1.) %15, kesin proje (9.1.2) %20, uygulama projesi (9.1.3) %30, detalar (9.1.4) %20, orijinallerin teslimi (9.1.5) %5, ihale dosyası (9.1.2) %10 olduğu, dosya kapsamına sunulan belgelerde, sözleşme kapsamında tariflenen ön projelerin saptandığı, bu projelerin işveren tarafından onaylanmadığı/onaylandığına yönelik bilgi ve belgeye rastlanmadığı, davacı tarafından yapılan işin tamamına oranının %15 seviyesinde olduğu, toplam sözleşme bedeli üzerinden toplam 5.250 USD ücrete hak kazanıldığı, davalı tarafından sözleşmeler yükümlülükler yerine getirilmediğinden sözleşmenin feshedilerek ödenen bedelin iadesinin talep edildiği, davalı aleyhine Mersin 6. İcra Dairesi’nin 2017/… E. Sayılı dosyasına ile takip başlatıldığı, davalı tarafından itiraz edildiği, davacı tarafın sözleşmenin haklı feshi nedeniyle ancak verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerince geri isteyebileceği, davalının itirazının kısmen haksız olduğu, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 5.250 USD alacak olduğunun belirtildiği, taraf vekillerinin rapora itiraz ettikleri, bilirkişi heyetinden ek rapor alındığı, bilirkişi heyetinin 16/03/2020 tarihli ek raporunda, tarafların itirazlarının tümümün kök raporlarında tüm ayrıntıları ile karşılandığını, bu nedenle kök raporlarındaki görüşlerinde herhangi bir değişiklik olmadığını, icra inkar tazminatı talebinin mahkemenin takdirinde olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Götürü bedelli işlerde hak edilen bedel veya fazla ödeme olup olmadığının saptanması için; sözleşme kapsamında gerçekleştirilen imalâtların, eksik ve kusurlar dikkate alınmak ve düşülmek suretiyle işin tamamına göre fiziki oranı tespit ve bu oran götürü bedele uygulanmak suretiyle hak edilen bedelin bulunması ve bulunacak bu bedelin iş sahibince yapılan ödemeler ile karşılaştırması gerekmektedir. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 28.05.2018 tarih ve 2018/2009 E.-2187 K. Sayılı kararı)
Eser sözleşmesinde yüklenici eseri tamamlayıp teslim ettiğini, iş sahibi ise bedeli ödediğini ispat ile yükümlüdür. Mahkemece, davacının eserin teslimi konusunda tanık dinletme talebinin davalının muvafakati olmadığı ve yazılı delil ile ispat zorunluluğu olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de, teslim olgusu hukuki fiil ve maddi vakıa olup tanık dahil her türlü delil ile ispatlanabilir. Yazılı delille ispat zorunluluğu yoktur. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 23.03.2016 tarih ve 2015/5543 E.-2016/1833 K. Sayılı kararı)
Taraflar arasında imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde öngörülen “eser sözleşmesi” ilişkisi kurulmuş olup, yüklenicinin edimi eseri iş sahibinin amacına uygun fen ve tekniğine uygun olarak teslim etmek, iş sahibinin edimi ise iş bedelini ödemektir. İş sahibinin seçimlik hakkını düzenleyen 6098 sayılı TBK’nın 475/1. maddesinde eser kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olur ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, 2. fıkrada ise eseri alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme hakkı mevcut olup, son fıkrasında aşırı zarar doğuracaksa iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağına dair düzenlemeler mevcuttur. Mahkemece bu madde ve anılan fıkraları uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınamaz. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş; 13.04.2015 tarihli kök raporu veren bilirkişi kurulundan ek rapor almak suretiyle TBK 475/1. madde uyarınca eserin kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olup olmadığı hususunda değerlendirilme yapılmalı, sökülüp kaldırılması aşırı zarar doğuracaksa dönme hakkını kullanamayacağı nazara alınmalı ve bu halde TBK 475/2. maddesi uyarınca ayıp oranında bedelden indirim konusunda inceleme yapılmalıdır. Gerek Dairemiz gerekse Yargıtay’ın kökleşmiş içtihatlarına göre bedel indiriminde ise “nispi metod” uygulanmalıdır. Nispi metod; kararlaştırılan ücret ile eserin ayıplı değerinin çarpılması sonucu elde edilecek bedelin, eserin ayıpsız değerine oranlanması suretiyle indirilecek bedelin belirlenmesidir. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 27.03.2018 tarih ve 2016/6089 E.-2018/1188 K. Sayılı kararı)
Somut olayda, davacı işveren, davalı ise yüklenici olup taraflar arasında 18.05.2015 tarihli … Oteli Peyzaj Mimari Projelendirmesi işi nedeniyle sözleşme imzalandığı sabittir. Sözleşmeye göre iş bedelinin 35.000 USD olduğu ve tüm hizmetlere ait proje ve dokümanların elektronik ortamda DWG ve PDF formatında, tüm çizimler ve tüm teknik dosyaların WORD EXCELL ve PDF olacağı ve 3 adet basılı kopya şeklinde yüklenici tarafından işverene teslim edileceği kararlaştırılmasına rağmen yüklenici cevap dilekçesinde yapılan imalatın MAİL ve MEGA ortamda davacı işverene teslim edildiğini iddia etmesine rağmen işveren tarafından bu teslimin kabul edilmediği sabittir. İşveren tarafından yükleniciye 10.500 USD ödendiği tarafların kabulündedir. Davacı-işveren ödediği 10.500 USD’yi takip yolu ile istemesine göre sözleşmeden dönmüştür. 25.02.2019 tarihli bilirkişi kurulu raporuna göre davalı-yüklenici tarafından yapılan işin tamamına oranının % 15 seviyesinde olduğu, toplam sözleşme bedeli üzerinden 5.250 USD ücrete hak kazandığı belirtilmiştir.
İşin teslim edilip edilmediğinin ispatı davalı-yüklenici üzerindedir. Davalı-yüklenici e-mail kayıtlarına, tanık beyanlarına ve yemin deliline dayanmıştır. Öncelikle işin teslim edilip edilmediği belirlenmeli, gerektiğinde yemin deliline başvurup başvurmayacağı davalıya hatırlatılmalı, işin teslim edildiği sabit ise, TBK.m.475 uyarınca değerlendirme yapılarak işin kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olup olmadığı, davacı-yüklenici yararına olup olmadığı bilirkişi kurulundan alınacak ek rapor ile belirlenerek sözleşmenin götürü bedelli olduğu nazara alınarak sonuca gidilmelidir.
Sonuç İtibariyle; Taraf vekillerinin istinaf talebinin kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- 6100 sayılı HMK. 353/1-a.6 maddesi uyarınca davacı vekili ve davalı vekili İstinaf Başvurularının Kabulü ile, Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2020 tarih ve 2017/… Esas – 2020/… Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren yerel mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusu sırasında davacıdan peşin alınan 54,40 TL istinaf karar harcının talebi halinde davacıya İADESİNE,
4-İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcı 148,60 TL’nin Hazineye GELİR KAYDINA,
5-Davalı tarafından yatırılan 54,40 TL maktu istinaf karar harcı ile 247,29 TL nispi istinaf karar harcının talep halinde yerel mahkemece davalıya İADESİNE,
6-Davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye irad KAYDINA,
7-İstinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin taraflar üzerinde BIRAKILMASINA,
8-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından, istinaf vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
9-Kararın 6100 sayılı HMK’nun 359/4.maddesi uyarınca, ilk derece Mahkemesince TARAFLARA TEBLİĞİNE,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 26/09/2023


Başkan

*e-imzalıdır*

Üye

*e-imzalıdır*

Üye

*e-imzalıdır*

Katip

*e-imzalıdır*

Bu belge 5070 sayılı elektronik imza kanununa göre elektronik olarak imzalanmıştır.