Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/276 E. 2023/346 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/276 – 2023/346

T.C.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/276
KARAR NO : 2023/346

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/12/2022 (Ara Karar)
NUMARASI : 2022/… Esas (Derdest)
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … ELEKTRİK DAĞITIM ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …
DAVA TÜRÜ : Abone Sözleşmesi
İstinaf Yoluna başvuran(lar)
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 23/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : …

… 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/12/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Müvekkiline ait işletmenin telafisi güç veya imkansız zararlar doğurmaması ve herhangi bir elektrik kesintisine uğramaması adına haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak kaçak elektrik tutanağından dolayı taraflarına yükletilen bedeli ve taksitlerini dava süreci boyunca ödememek üzere teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne, müvekkili tarafından 10/11/2022 tarihinde ilk taksit 244.882,19 TL ödenmiş olup, ödeme tarihininden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte müvekkili şirkete iadesine karar verilmesine, müvekkiline yansıtılan borcun hukuki olmadığı ve müvekkilinin borcunun olmadığına dair menfi tespit talebinin kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının düzenlenmesi ve faturalandırılmasının usul ve yönetmeliğe uygun olması, fatura bedelinin taksitle ödenmesinin talep edilmesi ve bu protokol çerçevesinde ödemelerin yapılması, nedenleriyle davanın esastan reddine, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
“Davacı tarafın ihtiyati tedbir isteminin reddine,” karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Müvekkilin … … Mah. … Sk. No:… …/… adresindeki işyerinde 27.10.2022 tarihinde elektrik sayacının değiştirildiğini, 02.11.2022 ve 09.11.2022 tarihinde bu işlem ile ilgili olarak kontroller yapıldığını ve onaylandığını, ancak 10.11.2022 tarihinde sayaçta manyetik müdahale olduğundan bahisle kaçak yönünden işlem yapıldığını, kontrollerin yapıldığı tarihte herhangi bir usulsüzlük mevcut değil iken ertesi gün kaçak tüketim adı altında tutulan tutanağın kabulü mümkün olmadığını, davalı kurumca yapılan bu işlem neticesinde müvekkile 1.469.293,56 TL borcu 6 taksitte ödeme yükümlülüğü verilmiştir. Müvekkilinin elektriğin iş yerinin zorunlu bir ihtiyacı olması ve kurumunuz çalışanları tarafından elektriğin kesileceği söylenmesi nedeniyle 10.11.2022 tarihinde 244,882.19 TL tutarında ilk taksidini ödemek zorunda kaldığını, yapılan bu işlemler hukuka aykırı olup iptali gerektiğini, müvekkil, davalı kurumca yansıtılan tüm faturaları zamanında ve eksiksiz olarak ödediğini, müvekkilinin kaçak elektrik kullanması gibi bir durum söz konusu dahi olmadığını, haksız olarak müvekkile yükletilen işbu tutarın ödenmesi müvekkili maddi olarak zorlayacak hatta iflasa sürükleyeceğini, bu tutar ödenmediği takdirde ise davalı kurumundan gelen zorlamalar göz önüne alındığında elektrik kesintisi yapılacak ve müvekkil yine çok büyük zarara uğrayacağını, işbu durumun telafisi güç veya imkansız zararlar doğurmaması için davalı kurumca elektriğin kesilmemesi ve müvekkilin elektrik kullanımına devam etmesi hususunda teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İstinaf dilekçesine cevap veren davalı vekili dilekçesinde özetle;
Karşı tarafın yapmış olduğu istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME-GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, kaçak elektrik nedeniyle yükletilen bedelin ve taksitlerinin dava süresi boyunca ödenmemesi için ihtiyati tedbir talep edildiği, mahkemece 12/12/2022 tarihli ara karar ile tedbir talebinin reddine karar verildiği, bu kararın istinaf edildiği görülmüştür.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup,
HMK’nın 389 v.d. maddelerinde geçici hukuki korumalar arasında ihtiyati tedbir düzenlenmiş olup, HMK’nın 389. maddesinde “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir.
İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir.
Somut olayda, davacı tarafın kaçak tüketim faturasına dayalı borcunun taksitlendirildiği, tedbir istemi olarak kalan borcun ödenmemesi yönünde tedbir talep edildiği, yukarıda açıklamalar çerçevesinde yargılama sonucu verilecek esas hüküm mahiyetinde tedbir kararı verilemeyeceğinden mahkemece verilen red kararı yerinde görülmüştür.
Ancak İİK’nın 72/1-2. maddesine göre; “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir…” düzenlemesi bulunmaktadır. Davacı tarafça taksit bedellerinin kuruma ödenmemesi yönündeki tedbir talebi yerinde görülmemiş ise de; bu bedellerin ödenmemesi durumunda davadan önce icra takibine geçilmemiş ise icra takibine geçilmemesi yönünden tedbir talep edebileceği ancak davacının bu yönde bir talebi de bulunmadığından bu hususta karar verilememiştir.
İlk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 md.si gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90.-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 80,70.-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20.-TL harcın istinaf talebinde bulunan davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf ile ilgili yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, harç vb. işlemlerin 6100 Sayılı HMK’nın 359/3 md. uyarınca İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/02/2023

Başkan-… Üye-… Üye -… Katip-…
¸e-imza ¸e-imza ¸e-imza ¸e-imza