Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/2075 – 2023/1588
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/2075
KARAR NO : 2023/1588
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/04/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2023/… Esas (Derdest)
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI :
VEKİLİ :
TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 04/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :
Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/04/2023 tarih ve 2023/… Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Müvekkilinin … tesisat numaralı … sözleşme numaralı aboneliğini 18/11/2022 tarihinde başlattığını, aboneliğin başlatıldığı tarihten itibaren 32 adet arıza kaydı oluşturduğunu, 5 kez sayaç değiştirildiğini, her arıza kaydında işletmenin elektriğinin arıza giderilene kadar kesildiğini, ilk hasar kaydının 18/11/2022 tarihinde oluşturulduğunu, ilk sayaç değişikliğinin 29/11/2022 tarihinde gerçekleştirildiğini, 06/12/2022 tarihinde ikinci sayaç değişimini yapan yetkililerin, “faturanın çok yüksek gelebileceğini bu nedenle itiraz edilmesi gerektiğini” söylediklerini, arıza ve elektrik kesintilerinden dolayı iş yerinin düzenli çalışamadığını, davalı tarafından 23/11/2022-31/01/2023 dönemini kapsayan 1.373.749,40TL tutarında bir fatura düzenlendiğini, fatura içeriğinde reaktif cezası da bulunduğunu, kurulu gücün 100kw olduğunu, reaktife düşmesinin mümkün bulunmadığını, bu denli fahiş miktarda elektrik tüketmesinin mümkün olmadığını, faturanın usulsüz şekilde düzenlendiğini, Mart ayındaki son faturasının 159.568,80 TL olduğunu, davalı şirketin hatalı ve eksik işlemleri sonucunda fazladan tüketim bedeli istendiğini, fatura bedelinin ödenmemesi halinde elektriğin kesileceği konusunda e-mail gönderildiğini belirterek müvekkilinin belirtilen faturadan dolayı borçlu olmadığının tespitine, öncelikle teminatsız veya uygun görülecek bir teminat mukabilinde elektrik kesilmesinin tedbiren önlenmesine, davalının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN 04/04/2023 TARİHLİ ARA KARARI :
” Davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Somut olayda ihtiyati tedbir kararı verilmesinin koşullarının gerçekleşmediğini, bu nedenle tedbirin kaldırılmasının gerektiğini, ihtiyati tedbir talep eden tarafın, yargılama ile elde edeceği sonucu ihtiyati tedbir kararı ile temin etmiş olduğunu; somut olay yargılama yapılmasını gerektirdiğinden ihtiyati tedbir kararının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu olayda hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya imkansız hale gelme ihtimalinin söz konusu olmadığını, bu nedenle de tedbir kararının kaldırılması gerektiğini yine aynı kanununun 390/3 maddesinde ise tedbir isteyenin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmesi ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğunun belirtildiği, davacının iddialarını doğrular yönde yaklaşık bir ispat olmadığı gibi müvekkili şirketinin haklı olduğunun delillerden anlaşılacağı , bu nedenle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince verilen elektrik enerjisi verilmesine dair ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya dairemize gönderilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup,
6100 sayılı HMK’nun 341/1 maddesinde, “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” denmiştir.
HMK’nın 389 v.d. maddelerinde geçici hukuki korumalar arasında ihtiyati tedbir düzenlenmiş olup, HMK’nın 389. maddesinde “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir.
İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir.
Davacı vekili, iş yerinde kullanmak amacıyla elektrik abonesi olan müvekkiline ait sayaç hakkında haksız fatura tahakkuk edildiğini ve davalı kurumun bu nedenle elektrik enerjisini kestiğini iddia ederek, davalı kuruma borçlu olunmadığının tespiti ile telafisi imkansız zararlar doğmaması için tedbiren elektrik enerjisi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 04.04.2023 tarihli ara kararı ile, fatura bedelinin %20’i teminat tutarında teminat karşılığında dava konusu sayaca tedbiren faturaların düzenli ödenmesi koşuluyla elektrik enerjisi verilmesine karar verilmiş, davalı vekilinin ihtiyati tedbire itiraz etmesi üzerine, mahkemece duruşma açılarak 07.06.2023 tarihinde tedbire ve teminata ilişkin itirazın reddine karar verilmiş, bu ara karara karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmazın iş yeri olarak davacı tarafından kullanıldığı, davalı şirket tarafından davacı adına düzenlenen fatura tutanağı nedeniyle elektrik enerjisinin kesildiği anlaşılmaktadır. Elektrik enerjisi verilmemesi halinde dava konusu taşınmazda yapılan ticari faaliyette telafisi imkansız zararlar meydana gelebilecektir. Bu durum “gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir verilebilir” kriterine uygun olmakla, somut olayda HMK’nın 389. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece 1.373.749,40.-TL borç bakımından toplam %20 oranında alınan teminatın yeterli olmasına, fatura tahakkukunun yerinde olup olmadığı ve bu nedenle davalı şirkete borçlu olup olmadığının yargılama sonucunda anlaşılacak olmasına ve ihtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalının elektriği kesme hakkının da bulunmasına göre, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 269,85.-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 179,90.-TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95.-TL harcın istinaf talebinde bulunan davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,
4-Kararın tebliği, harç vb. işlemlerin HMK’nın 359/3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f ve 394/5. maddeleri gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 04/10/2023
Başkan Üye Üye Katip
e-imza e-imza e-imza e-imza