Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2023/1287 E. 2023/1189 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1287 – 2023/1189

T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1287
KARAR NO : 2023/1189

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … … (…)
ÜYE : … … (…)
ÜYE : … … (…)
KATİP : … … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/12/2022 (Ara Karar)
NUMARASI : 2022/… Esas (Derdest)

DAVACI : … PLASTİK SANAYİ VE TİC. LTD.ŞTİ.
VEKİLİ : Av…
DAVALI : … ELEKTRİK DAĞITIM A.Ş
VEKİLİ : Av. ..
DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : … ELEKTRİK DAĞITIM A.Ş
VEKİLİ : Av…

TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 08/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : ..

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/12/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Müvekkili şirketin … tesisat numarası ile Elektrik Dağıtım A.Ş ile 11/02/2022 tarihinde abonelik başlattığı, bu güne kadar ödenmemiş herhangi bir faturasının söz konusu olmadığı gibi müvekkili şirket hakkında 11/02/2022 tarihinden günümüze dek tutulmuş bir kaçak kullanma tutanağının mevcut olmadığı, müvekkili şirket tarafından … … Elektrik Perakende Satış A.Ş adına 10/02/2022 tarihinde … … Katılımı Bankası AŞ. üzerinden 196.242,91.-TL güvence bedeli yatırıldığı, müvekkili şirket, … … Elektrik Perakende Satış A.Ş adına … Bankası üzerinden 23/03/2022 tarihinde 2.300.000,00.-TL değerinde teminat mektubu verdiği, müvekkili şirketin müşteri başlangıç tarihi 11/02/2022 günümüze dek fatura ve ödeme dekontlarının dilekçe ekinde mevcut olduğu, davalı şirket tarafından müvekkili şirket aleyhine 04/11/2022 tarihinde haksız ve hukuka aykırı şekilde Adana Genel İcra Dairesi 2022/… E. sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığı, iş bu icra takibinin taraflarınca öğrenildiği 11/11/2022 tarihinde itiraz edildiği ve takibin durdurulduğu, söz konusu kaçak işleminin başkaları tarafından gerçekleştirildiği davalı şirket tarafından da kabul edildiği, müvekkili şirket hakkında abone olduğu süre boyunca hakkında herhangi bir şekilde kaçak elektrik kullanma tutanağı tutulmadığı, kaçak elektrik kullanma suçunun bireysel bir suç olduğu ve bu suçtan dolayı kurumun bir zararı var ise kaçak işlemini gerçekleştiren kişiden talep etmesi gerektiği, davalı şirket, müvekkili şirkete … nolu tesisat adına düzenlenen …, …, … ve … numaralı tutanaklardan bahisle 03/11/2022 tarihli borç ödeme ihtarı gönderdiği, iş bu borcu ise icra takibi kesinleşmiş gibi hesap yaparak 4.542.693,87.-TL ödemesi istenildiği ve ödenmediği takdirde müvekkili şirketin elektriğinin kesileceğinin bildirildiği, 18/11/2022 tarihinde davalı şirket çalışanları tarafından elektriğin kesilme işlemi için gelindiği ancak elektriğinin kesilmediği, müvekkili şirkete gönderilen ihtarname ile elektriğin kesileceği bildirildiği Ek2 ve Ek3′ deki sunmuş oldukları evrakların dikkate alınarak gecikmesinde sakınca olan nedenlerden dolayı teminatsız şekilde elektriğinin kesilmemesi yönünde tedbir verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN ARA KARARI :
İlk derece mahkemesince; “İtirazın REDDİNE,” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Kaçak elektrik kullanımından kaynaklı borcunu ödemeyen bir tarafın mahkemece korunması sonucunu doğuran bir tedbir kararı verilmesi ve yine tedbir kararına dayanarak elektrik kesintisinin önlenmesinin kabul edilemeyeceği, talep edilen tedbir kararının müvekkili kurumun alacağının tahsilini önleyecek şekilde borcu doğuran elektrik akımının bağlanmasını sağlamaya dönük olduğu, söz konusu talebin Medeni Kanunu’nun 2. maddesi anlamındaki hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracağı böyle bir sonuçun hukuken korunamayacağı, iş bu tedbir kararıyla alakalı itiraz nedenlerini destekleyen İslahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/… E. Nolu ve Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/… E. Nolu kararları da daha öncesinde emsal olarak ilk derece mahkemesine sunulduğu, müvekkili kurumun Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri yönetmeliğine göre karşı tarafın kaçak kullanımını tutanak altına almış ve aradaki muvazaalı işlemleri tespit ettiği, davacı şirketin 2016 yılından itibaren “… Mah. … .. Blv. No:.. .” adresinde yani kaçak kullanım yapılan adreste faaliyet gösterdiği Ticaret Sicil Gazetesi’nde sabit olduğu, 04.08.2022 tarihinde hacze gidildiğinde tutanaklar da adı geçen … Geri Dönüşüm Granül Plastik Ambalaj İth. İhr. Tic. Ve San. Ltd. Şti. İle … Plastik San. Ve Tic. Ltd. Şti arasında bir bağ olduğu, şirket sahiplerinin akraba olduğu adreslerinin yan yana olduğu, tutanak tutulan adresin ekte sundukları ticaret sicil kayıtlarından da görüleceği üzere uzun zamandır davacı şirket tarafından kullanıldığı, yine kaçak kullanılan dava konusu adrese gidildiğinde … Geri Dönüşüm yetkilisinin mahalde bulunması ve davacının iş yerindeki makinelerin de dava dışı … geri dönüşeme ait olduğunu ileri sürmesi aradaki muvazaayı da kanıtladığı, karşı tarafın … numaralı tesisatın kullanıcısı olduklarını, 11.02.2022 tarihinde abone olduklarını ve elektrik borçları bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından 04.11.2022 tarihinde Adana Genel İcra Dairesi’nin 2022/… E. sayılı icra dosyası ile taraflarına icra takibi açıldığını, ödeme emrinde Adana Genel İcra Dairesi’nin 2022/… E., 2022/… E., 2022/… E. sayılı dosyalarından bahsedildiğini, bu dosyalarda taraf olarak kendilerinin bulunmadığını, elektriğin kesilmesi ile ilgili ihtarname gönderildiğini, kaçak tüketimi yapmadıkları hususlarını belirtiği ve menfi tespit davası açıp ihtiyati tedbir talep ettiği, Adana Genel İcra Dairesi’nin 2022/… E., 2022/… E., 2022/… E. sayılı dosyalarında dava konusu adrese 04.08.2022 tarihinde hacze gidildiğinde muvazaalı işlemler tespit edildiği, davacı şirketin uzun süredir adres kullanıcısı olduğu, daha önceki kullanıcıların hepsinin birbiriyle bağlantılı kişiler ya da akrabalar olduğu, kaçak kullanım yapıldığı tespit edildiğinde ve enerjileri kesildiğinde adreste yeni abonelik alarak faaliyetlerine devam ettiklerini, davalı ve onunla birlikte hareket edenler, adına kayıtlı hiçbir mal varlığı bulunmayan kişiler üzerinden, kiralama yapıp ve sonrasında abonelik başvuruları yaparak kaçak elektrik kullanımı olağan işleyiş haline getirdiklerini, bu nedenlerle Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/… Esas sayılı dosyasında verilen ihtiyati tedbir talebinin kabulü kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
İstinaf dilekçesine cevap veren davacı vekili dilekçesinde özetle;
Karşı tarafın yapmış olduğu istinaf talebinin reddi ile yerel mahkeme tarafından verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğundan yerel mahkeme kararının onanmasına, karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince verilen elektrik enerjisi verilmesine dair ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya dairemize gönderilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup,
6100 sayılı HMK’nun 341/1 maddesinde, “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” denmiştir.
HMK’nın 389 v.d. maddelerinde geçici hukuki korumalar arasında ihtiyati tedbir düzenlenmiş olup, HMK’nın 389. maddesinde “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir.
İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir.
Davacı vekili, iş yerinde kullanmak amacıyla elektrik abonesi olan müvekkiline ait sayaç hakkında haksız kaçak elektrik tutanağı tutulduğu ve davalı kurumun bu nedenle elektrik enerjisini kestiğini iddia ederek, davalı kuruma borçlu olunmadığının tespiti ile telafisi imkansız zararlar doğmaması için tedbiren elektrik enerjisi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 21.11.2022 tarihli ara kararı ile, fatura %15’i teminat tutarında teminat karşılığında dava konusu sayaca tedbiren faturaların düzenli ödenmesi koşuluyla elektrik enerjisi verilmesine karar verilmiş, davalı vekilinin ihtiyati tedbire itiraz etmesi üzerine, mahkemece duruşma açılarak 28.12.2022 tarihinde tedbire ve teminata ilişkin itirazın reddine karar verilmiş, bu ara karara karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmazın iş yeri olarak ve davacı tarafından kullanıldığı, davalı şirket tarafından davacı adına düzenlenen kaçak elektrik tutanağı nedeniyle elektrik enerjisinin kesildiği anlaşılmaktadır. Elektrik enerjisi verilmemesi halinde dava konusu taşınmazda yapılan ticari faaliyette telafisi imkansız zararlar meydana gelebilecektir. Bu durum “gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir verilebilir” kriterine uygun olmakla, somut olayda HMK’nın 389. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece 3.787.481,50.-TL borç bakımından toplam %15 oranında alınan teminatın yeterli olmasına, kaçak tespit tutanağının yerinde olup olmadığı ve bu nedenle davalı şirkete borçlu olup olmadığının yargılama sonucunda anlaşılacak olmasına ve ihtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalının elektriği kesme hakkının da bulunmasına göre, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken istinaf karar harcı olan 179,90.TL peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,
4-Kararın tebliği, harç vb. işlemlerin HMK’nın 359/3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f ve 394/5. maddeleri gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/06/2023

… … … … … … … …
Başkan Üye Üye Katip
… … … …
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı