Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/3596 E. 2022/3095 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/3596 – 2022/3095

T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/3596
KARAR NO : 2022/3095

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2022 (Ara Karar)
NUMARASI : 2022/… Esas (Derdest)

DAVACI : … GIDA HAYVANCILIK OTOMOTİV NAKLİYAT
SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. ALİ HASKAYA

DAVALI : … ELEKTRİK DAĞITIM ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : … ELEKTRİK DAĞITIM ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …

TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması

İSTİNAF KARAR TARİHİ : 06/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :…
Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/09/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Usulsüz düzenlenen kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının hukuka aykırı olduğunu ve müvekkili şirketin iş bu tutanaklara dair davalı tarafa borcu olmadığının tespiti ile elektrik enerjisinin yokluğunda müvekkil şirketin hem üretimi duracağından hem de var olan mallarının bozulmasına sebep olacağından geri dönülemez bir zarara yol açmaması adına yargılama süresince elektriğinin kesilmemesine ilişkin tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Cevap dilekçesinde özetle; Kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının düzenlenmesi ve faturalandırılmasının usul ve yönetmeliğe uygun olması, davacının adreste kullanıcı ve abone olması nedenleriyle davanın esastan reddine, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN ARA KARARI :”İhtiyati tedbir kararına ilişkin itirazının reddine” karar verildiği anlaşılmıştır.

DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati tedbir şartları gerçekleşmemiş olup; ihtiyati tedbir müessesesinin konulma amacı somut olayda mevcut olmadığını, davacı tarafça kaçak elektrik kullanılmadığına ilişkin bir delil sunulmadığını, davacı şirket adrese taşındığını tescil ettikten sonra adreste elektrik kullandığını, bu kullanımın kaçak elektrik kullanımı olup bu tarihte abone olan … adına tutanak düzenlendiğini, adresi tescil edilen şirketin artık bu adreste faaliyette bulunduğu sabit olduğunu, … ile birlikte 08.04.2022 tarih… nolu tutanaktan ve öncesi tutanaklardan sorumlu olduğunu, … Gıda.. Dava dışı … tarafından işletildiğini, adresin fiili kullanıcısı ve abone sahibi olan davacının kaçak kullanımdan sorumlu olacağı Yargıtay tarafından kabul edildiğini, davacı … … ile abonelik sözleşmesi imzalamış olup kaçak kullanımdan sorumlu olduğunu, Yargıtay kararları da abone sahibinin ve fiili kullanıcının adresteki elektrik kullanımından sorumlu olacağı yönünde olduğunu, bu nedenle adreste elektrik borçlarından kurtulmak amacıyla muvazaalı işlem yapıldığı sabit olup tedbir kararı ile muvazaalı işlem yaparak elektrik tüketimlerinden kaçınmaları kolaylaştırılmış olup tedbir kararının kaldırılması gerektiğini, Mahkemece 50.000,00 TL’lik teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmiş ise de, dava sonucunda davacının haksız çıkması halinde müvekkili şirketin zararının giderilmesinin söz konusu olmadığını, davanın sonuçlanması zamanında, davacının o gün itibariyle alacağı olan bedeli ödeme gücünün garantisi bulunmadığını, davacı açısından yaklaşık ispat ve haklılık yönünden koşulları oluşmadığından ve Mahkemece takdir edilen teminat ile elektrik arzı sağlanmasında orantılılık olmadığından, 20.09.2022 tarihli ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir kararına itirazın kabulüne, aksi halde teminat bedelinin arttırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstinaf dilekçesine cevap veren davacı vekili dilekçesinde özetle;
İhtiyati tedbir yönünden davalının haksız ve yersiz İstinaf itirazlarının reddine, İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararının devamına, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME-GEREKÇE:
Dava, davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen kaçak elektrik kullanım bedeli borcundan dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile, elektriğin kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir istemlerine ilişkindir. Yerel mahkemenin dava sonuçlanıncaya kadar elektriğin açılması yönündeki ihtiyati tedbir kararına davalı vekilinin itirazının reddine dair kararı davalı tarafça istinaf edilmiştir.
6100 sayılı HMK. ‘nun 355. Maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu;
6100 sayılı HMK’nun 341/1 maddesinde, “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” denmiştir.
HMK’nın 389 v.d. maddelerinde geçici hukuki korumalar arasında ihtiyati tedbir düzenlenmiş olup, HMK’nın 389. maddesinde “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir.
İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir.
Tarafların haklılık durumunun yargılama sonucunda belirleneceği, diğer taraftan elektriğin günümüzde temel ihtiyaçlardan olduğu, davacının iş yeri için elektriğe ihtiyacı olduğu, davalı kurum tarafından elektrik enerjisi verilmemesi halinde HMK’nın 389. maddesinde belirtilen “gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi” halinin oluşacağı, böylece HMK’nun 389. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır. HMK’nın 397/2. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğine; İhtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalının elektriği kesme hakkının da baki olmasına göre ve dava değerinin 105.814,05 TL olup, 50.000,00 TL teminat alınmasının yeterli olduğu anlaşılmakla, yerel mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddi dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte İlk Derece Mahkemesince değerlendirilmesine,
4-Kararın tebliği, harç vb. işlemlerin, 6100 Sayılı HMK’nın 359/3 md. uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f ve 394/5 maddeleri gereğince KESİN olarak oybirliği ile karar verildi.06/12/2022


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı