Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/2775 E. 2022/2509 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2775 – 2022/2509
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2775
KARAR NO : 2022/2509

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/07/2022 (Ara Karar)
NUMARASI : 2022/… Esas (Derdest)

DAVACI : … PLASTİK NAKLİYE SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … ELEKTRİK PERAKENDE SATIŞ A.Ş
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT

BİRLEŞEN MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN2022/… ESAS 2022/… KARAR SAYILI DOSYASI

DAVACI : … PLASTİK NAKLİYE SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … ELEKTRİK PERAKENDE SATIŞ A.Ş

DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT

İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : … ELEKTRİK PERAKENDE SATIŞ A.Ş
VEKİLİ : Av. …

TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması

İSTİNAF KARAR TARİHİ : 04/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :…

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/07/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Müvekkili şirketin plastik geri dönüşüm işi alanında faaliyet göstermekte olan bir şirket olduklarını, Ocak 2022 dönemine ait olduğu yazılı olan 07/01/2022 tarihli 56.258,03 TL bedelli faturanın ilk/son okuma tarihlerini incelediklerinde ilk okuma tarihi olarak 23/02/2021 son okuma tarihi olarak 29/03/2021 tarihlerinin yazılı olduğunu, faturadan sonra elektrik kesme ihbarı gönderildiğini, ne şekilde düzenlendiği belli olmayan bir sene sonra gönderilen faturadan dolayı davalıya borçlu olmadıklarının sabit olduğunu, davaya konu faturanın kabul edilemez mahiyette olduğunu, öncelikle dava sonuna kadar, davaya konu faturanın ödenmesinin durdurulması ve sadece bu faturaya ait olmak üzere elektriğin kesilmemesi yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesine, borçlu olmadıklarının tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Mersin dana 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/… Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı şirket arasında elektrik parekende satış sözleşmesi yapıldığını, davalı şirket tarafından 2022/Mayıs dönemine ait olan 31/05/2022 tarihli elektrik tüketim faturası ile 153.484.38 TL bedelli son ödeme tarihi 13/06/2022 olan elektrik tüketimi faturası düzenlendiğini, 2022/Ocak dönemine ait olan 07/01/2022 tarihli elektrik tüketim faturası ile 56.258,03 TL bedelli elektrik tüketim faturası düzenlenmiş iken yaz aylarında fabrikanın iş yoğunluğunun ve üretiminin düşmesi nedeniyle Ocak/2022 döneminden daha düşük elektrik tüketimi nedeniyle çok daha düşük elektrik tüketim faturasının düzenlenmesi gerekirken davalı şirket tarafından fahiş miktarda (2022/Ocak döneminin yaklaşık 3 katı kadar) fatura düzenlenerek haksız kazanç elde etme amacı güdüldüğünü, davaya konu, haksız ve fahiş elektrik tüketim faturası nedeniyle müvekkili şirkete ait fabrikanın elektriğinin kesilmesi halinde üretimin yapılamayacak olması hem müvekkil şirketin hem de müvekkil şirket çalışanlarının mağduriyetine neden olacağındanm, dava sonuçlanıncaya dek hüküm sürmek üzere dava konusu … sözleşme hesap numaralı, … numaralı tesisatın, 2022/Mayıs dönemine ait olan 153.484.38 TL bedelli elektrik tüketim faturasının ödemesinin durdurulması ve bu fatura yönünden elektriğin tedbiren kesilmemesi için tensiben uygun görülecek teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile dava konusu elektrik tüketim faturası yönünden davalıya borçlu olmadığımızın tespitine, davalı taraf haksız ve kötüniyetli olduğu için %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine,yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN ARA KARARI :
“Mahkememizce verilen 01/07/2022 tarihli İhtiyati tedbir kararına karşı itirazın reddine, ihtiyati tedbirin aynı koşullarda devamına,” şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır.
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İhtiyati tedbir kararının yasal şartları oluşmadığını, tüm bu hususlar, tedbir kararının açıkça hukuka, hakkaniyete aykırı olduğunu ve müvekkili şirketin mağduriyetini doğuran bir karar teşkil ettiğini, ihtiyati tedbir kararı müvekkili şirketi mağdur eden, yasal şartları oluşmamış bir ihtiyati tedbir kararı olduğunu belirtip, usul ve yasaya uygun olmayan ihtiyati tedbir kararına karşı ihtiyati tedbire itirazın reddedilmesine yönelik 19/07/2022 tarihli tarihli ara kararın istinaf incelemesi ile kaldırılmasına, ayrıca elektriğin kesilmemesine yönelik verilen tedbir kararının kaldırılmasını, bu talep kabul edilmediği takdirde ise davacının borçlu olduğu tutar kadar teminat belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME-GEREKÇE:
Dava, davalı şirket tarafından tahakkuk ettirilen kaçak elektrik kullanım bedeli borcundan dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile, dava sonuna kadar borcun ödenmemesi ve elektriğin kullanılması yönünde ihtiyati tedbir istemlerine ilişkindir. Yerel mahkemenin dava sonuçlanıncaya kadar elektriğin açılması yönündeki ihtiyati tedbir kararına davalı vekilinin itirazının reddine dair kararı davalı tarafça istinaf edilmiştir.
6100 sayılı HMK. ‘nun 355. Maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu;

6100 sayılı HMK’nun 341/1 maddesinde, “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” denmiştir.
HMK’nın 389 v.d. maddelerinde geçici hukuki korumalar arasında ihtiyati tedbir düzenlenmiş olup, HMK’nın 389. maddesinde “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir.
İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir.
Yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile borç miktarı 56.258,03 TL’ nin takdiren % 15 oranında teminat yatırıldığında elektrik faturası ödemesinin durdurulmasına, elektriğin tedbiren kesilmemesine karar verildiği, davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının 25/02/2022 tarihli ara karar ile reddedildiği, davalı vekilinin bu ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
Tarafların haklılık durumunun yargılama sonucunda belirleneceği, diğer taraftan elektriğin günümüzde temel ihtiyaçlardan olduğu, davacının iş yeri için elektriğe ihtiyacı olduğu, davalı kurum tarafından elektrik enerjisi verilmemesi halinde HMK’nın 389. maddesinde belirtilen “gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi” halinin oluşacağı, böylece HMK’nun 389. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır. HMK’nın 397/2. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde nihai kararın kesinleşmesine kadar devam edeceğine; İhtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalının elektriği kesme hakkının da baki olmasına göre, yerel mahkemenin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddi dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte İlk Derece Mahkemesince değerlendirilmesine,
4-Kararın tebliği, harç vb. işlemlerin, 6100 Sayılı HMK’nın 359/3 md. uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f ve 394/5 maddeleri gereğince KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 04/10/2022

Başkan
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Üye
e-imzalı

Katip
e-imzalı