Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1578 E. 2022/1546 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1578 – 2022/1546
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1578
KARAR NO : 2022/1546

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI : 2022/… Esas

DAVACI :
VEKİLİ : Av.

DAVALI : … ELEKTRİK DAĞITIM ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av.

DAVANIN KONUSU : MENFİ TESPİT
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : … ELEKTRİK DAĞITIM ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av.

TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 02/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Davacı müvekkili şirkete ait Mersin ili, Akdeniz İlçesi, Sarıibrahimli Mahallesi, … Mevki, No:… adresinde bulunan iş yerinde …/09/2021 günü hırsızlık olayı meydana geldiğini ve bu durumun davalı kuruma bildirildiğini, davalı kurum personeli durum tespiti yaptığını ve sayacın bağlantı kapağı üzerindeki mühre dokunulmadığı için tutanak tutmayıp, çalınan malzemelerin tamamlanmasını isteyerek gittiklerini, çalınan malzemeler alvinal kablo ile tamamlanıp davalı kuruma 04.10.2021 tarihinde … no’lu bildirim yapılarak ölçü panosunun göğüs kapağı için mühürleme talep edildiğini, ancak 08/10/2021 tarihinde tesise gelen davalı kurum çalışanının elektrik enerjisini keserek dava konusu kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağı düzenlendiğini, 08/10/2021 tarihli tutanakta “ölçü devresine müdahale edilerek tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek …” iddiasında bulunulduğunu, bahse konu kaçak elektrik kullanıldığı iddiasıyla tahakkuk ettirilen 23.976,83.-TL asıl alacak miktarlı alacak için Mersin 1.İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E.sayılı ilamsız takip başlatıldığını, takibe süresi içinde itiraz ettiklerini ve takibin durdurulmasına karar verildiğini, davacı şirket köklü bir firma olup bünyesinde onlarca işçi istihdam ettiğini, eski bir abone olduğunu ve bugüne kadar enerji tüketim bedellerinin geciktirmeksizin ödediklerini, ekonomik olarak kaçak kullanmaya tevessül edecek bir firma olmadıklarını, somut olayda da davacı şirket çalışanları davalı kurum tarafından yapılan yönlendirmelerin haricinde hareket etmemiş, kendi inisiyatifleriyle başkaca bir işlem de yapmadıklarını, davalı tarafından kaçak elektrik tüketildiği iddiasıyla enerji kesintisi suretiyle oluşturulan muarazanın men’ini, davacı müvekkil şirkete ait Mersin ili, Akdeniz İlçesi, Sarıibrahimli Mahallesi, … Mevki, No:… Akdeniz MERSİN adresinde bulunan … no’lu tesisattaki enerji kesintisinin tedbiren sonlandırılarak elektrik bağlanması hususunda tensiple birlikte takdiren teminatsız, olmadığı takdirde %15 teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davacı müvekkil firmanın davalıya 23.976,83 TL borçlu olmadığının tespitini, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE:
Davacının işletmesindeki Mersin İli Akdeniz İlçesi Sarıibrahimli Mahallesi Kızılkaya Mevkii No: … adresindeki iş yerinde davacının elektrik tedariğini sağlamakta olduğu … numaralı tesisatında müvekkili kurum görevlilerince 08.10.2021 tarihinde yapılmış olan fiili denetimlerde davacının Ölçüm devresine müdahale ederek tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle kaçak elektrik enerjisi tüketimi yapmakta olduğu tespit edilerek, Yönetmelik gereğince davacı şirket adına davaya konu 08.10.2021 tarihli ve … seri numaralı kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağı düzenlendiği, davacının Mersin İli Akdeniz İlçesi Sarıibrahimli Mahallesi Kızılkaya Mevkii No:… adresinde fiili işletmesinde bulunan ticarethanesinde kaçak elektrik tüketimi yapmakta olduğu davaya konu kesin delil niteliği haiz olan tutanaklar ile sabit olduğu, bunun karşısında davacının kaçak elektrik tüketiminin kendisi tarafından yapılmadığına ilişkin iddiaları borçtan kurtulmaya yönelik soyut iddialardan ibaret olduğu, tüm bu açıklamalar karşısında tedbir talep eden taraf lehine tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartların hiçbirini taşımadığı, taraflarınca sunulan karşı tarafın usulsüz işlemler yaparak müvekkili zararına kaçak elektrik tüketimi yapılmakta olduğunu gösterir kesin deliller karşısında tedbir talep eden iddialarının doğruluğunu yaklaşık olarak ispat edebilecek hiçbir somut delil dahi sunamamış iddiaları soyut beyanlardan öteye geçemediğini, Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, İhtiyati tedbirin şartlarından olan davanın esası hakkında yaklaşık ispat şartı somut olayda oluşmamış ve davacı davanın esası hakkında haklılığını ispat edebilecek hiçbir somut delil sunamadığı, davacı lehine teminatsız hükmedilmiş olan tedbir kararının hukuka aykırı olup itiraz ettiklerini, resen gözetilecek sebeplerle, kaçak elektrik tüketimi yapmak suretiyle müvekkili zarara uğratan ve usulüne uygun şekilde yasa hükmü gereği kesilmiş olan elektrik enerjisini kaçak elektrik borcunu ödemeksizin mahkemeleri aracı kılmak suretiyle kullanmaya devam eden olan kötü niyetli davacı lehine verilmiş olanİhtiyati tedbir kararının itirazlarımız doğrultusunda yeniden incelenerek kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise İhtiyati tedbirin teminat karşılığında verilebileceğine yönelik açık kanun hükmü karşısında, davacı lehine teminatsız şekilde verilen kararın yeniden değerlendirilerek, kaçak elektrik tüketime ilişkin borcunun en az %20’sinin ödenmesi şartıyla elektrik tedariğinin devamına, İhtiyati tedbir kararının devamına karar verilmesi halinde tedbirin süreye bağlanmasına tarafları dinlenmeksizin davacı yararına hükmedilmiş olan tedbir kararına ilişkin mağduriyetimizin daha fazla artmaması adına talebimizin dosya üzerinden karara bağlanmasına , mahkeme aksi kanaatte ise yakın bir güne murafaa günü verilmek sureti ile itirazlarımızın murafaalı olarak incelenmesine

karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
“İhtiyati tedbire itiraz eden vekilinin itirazının KISMEN KABULÜ ile, 1-Davacı tarafın takip çıkışı miktar olan 24.716,21-TL’nin %15 oranında teminat yatırması halinde tedbirin devamına, 2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Kaçak elektrik tüketimi yapmak suretiyle müvekkili zararına neden olan davacı lehine verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının mevzuata ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacının ölçü devresine müdahale ederek elektrik tüketiminin doğru tespit edilmesini engellemek amacıyla kaçak elektrik tüketimi yaptığı tespit edildiği, yönetmelik gereğince davacı adına 08.10.2021 tarihli … seri numaralı kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağı tanzim edildiği, ihtiyati tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat etmekle yükümlü olduğunu, davaya konu somut olayda davacı her ne kadar ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş ve talebi mahkemece kabul edilmişse de davacı davasının esasında haklılığını yaklaşık olarak ispat edebilecek hiçbir somut delili mahkeme huzuruna sunamadığını, davaya konu olayda tedbire hükmedebilme şartlarının oluşmadığını, aksi hasıl olması durumunda tüm kaçak elektrik tüketim bedelinin teminat olarak yatırılması halinde tedbire hükmedilebileceğini, zira ancak bu durumda dava sonunda haksızlığı anlaşılacak olan davacının kaçak elektrik tüketiminden kaynaklı müvekkiline verdiği maddi zarar denkleştirilebileceğini, ihtiyati tedbirde teminat gösterilmesinin asıl amacı dava sonunda haksızlığı anlaşılacak olan tarafın verdiği zararı tazmin etmek olup davacının dava değerinin %15 ini ödemesi müvekkilinin maddi zararını karşılamaya yetmeyeceğini, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İstinaf dilekçesine cevap veren davacı vekili dilekçesinde özetle;
Davacı müvekkilinin lehine verilmiş olan ihtiyati tedbir kararı mevzuata ve hakkaniyete uygun olduğunu, mahkemenin tedbir kararını ödenmemiş bir borç olmaması kaydı ile vermiş olup müvekkilinin kaçak tahakkuku dışında kuruma ödenmemiş elektrik borcu bulunmadığını, bu nedenlerle davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince verilen elektrik enerjisi verilmesine dair ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine dosya dairemize gönderilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup,
6100 sayılı HMK’nun 341/1 maddesinde, “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” denmiştir.
HMK’nın 389 v.d. maddelerinde geçici hukuki korumalar arasında ihtiyati tedbir düzenlenmiş olup, HMK’nın 389. maddesinde “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebi ile bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Görüldüğü üzere kanun koyucu bu konuda hakime oldukça geniş bir takdir alanı bırakmıştır. Ancak ihtiyati tedbire karar verilmesi için mutlaka bir tehlikenin veya zararın doğmuş olması veya halen var olması da aranmaz. Dava konusu hak veya şey bakımından ortaya çıkacak tehlike ve zararın önlenmesi için de her türlü tedbire karar verilebilir.
İhtiyati tedbir talep eden taraf, tedbire esas olan hakkını, ihtiyati tedbir sebep veya sebeplerini keza davanın esası yönünden de haklılığını ispat etmelidir. Ancak burada tam ispat aranmayıp yaklaşık ispatla yetinilecektir. (HMK m.390/3) Yani ispatı gereken hususların tam olarak değil kuvvetle muhtemel gösterilmesi yeterlidir.
Davacı vekili iş yeri olarak kullanmak amacıyla elektrik abonesi olan müvekkiline ait sayaç hakkında usulsüz olarak aboneliğin sonlandırıldığını ve davalı kurumun bu nedenle elektrik enerjisini kestiğini iddia ederek, davalı kurum ile muarazanın giderilmesi ile telafisi imkansız zararlar doğmaması için tedbiren elektrik enerjisi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 31.01.2022 tarihli ara kararı ile teminatsız olarak dava konusu aboneye tedbiren elektrik verilmesinin devamına karar verilmiş, davalı vekilinin ihtiyati tedbire itiraz etmesi üzerine, mahkemece duruşma açılarak 23.02.2022 tarihinde tedbire itirazın reddine, teminata itirazın kabulü ile %15 oranında teminat yatırılması şartıyla tedbirin devamına karar verilmiş, bu ara karara karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda, dava konusu taşınmazın işyeri olarak davacı tarafından kullanıldığı, davalı şirket tarafında düzenlenen kaçak elektrik tutanağı nedeniyle elektrik enerjisinin kesildiği anlaşılmaktadır. Elektrik enerjisi verilmemesi halinde dava konusu taşınmazda yapılan ticari faaliyette telafisi imkansız zararlar meydana gelebilecektir. Bu durum “gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir verilebilir” kriterine uygun olmakla, somut olayda HMK’nın 389. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece 24.716,21.-TL borç bakımından toplam %15 oranında alınan teminatın yeterli olmasına, kaçak tespit tutanağının yerinde olup olmadığı ve bu nedenle davalı şirkete borçlu olup olmadığının yargılama sonucunda anlaşılacak olmasına ve ihtiyati tedbir kararından sonraki döneme ilişkin fatura bedellerinin ödenmemesi halinde davalının elektriği kesme hakkının da bulunmasına göre, ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbire itirazın reddine dair kararı, usul ve yasaya uygun olup, davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken istinaf karar harcı olan 80,70.-TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,
4- Kararın tebliği, harç vb. işlemlerin HMK’nın 359/3. maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-f ve 394/5. maddeleri gereğince KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 02/06/2022

Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı