Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/837 E. 2022/1199 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/837
KARAR NO : 2022/1199

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 1 -…
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 2 -…
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : TAZMİNAT
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 27/04/2022

KARAR YAZIM TARİHİ : …

Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas … sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE :
Davacının, Mersin ilinde yirmi yılı aşkın süredir orman ürünleri alanında ticaret yapan bir firma olduğunu, 2017 yılı itibariyle iş yerinde kullanmış olduğu internet hizmetinin … A.Ş. tarafından sağlandığını, … …’un kurumsal satış kanalı olarak faaliyetine devam eden davalı … … … Ltd. Şti’nin kurumsal teknoloji danışmanı (satış danışmanı) … …’ın pazarlamacısı olduğu şirketin kampanya ve hizmetleri hakkında bilgi vermek ve talep halinde mal/hizmet satışı yapmak amacıyla 2017 yılının şubat ayında davacı şirketin işyeri adresine geldiğini, davacının faydalanmakta olduğu internet tarifesinin ücretinde indirim yapabileceğini beyan ettiğini, davacı şirket yetkilisi tarafından söz konusu teklifin daha ekonomik olması nedeniyle kabul edildiğini, davacı şirket yetkilisinin, ziyarete müteakip ayın internet faturasını kontrol ettiğinde bilgisi dışında mevcut internet aboneliği üzerinden 4.920,00 TL bedel ile … 7 marka telefon satışı yapıldığını, cihazın aylık taksit tutarı olan 205,00 TL’nin faturaya yansıtıldığını tespit ettiğini, söz konusu cihazın hiçbir şekilde müvekkile teslim edilmediğini, dava tarihi itibariyle de cihazın taksitleri davacı tarafından ödenmeye devam edildiğini, davacı şirket yetkilisinin, konu ile ilgili olarak davalı … bilgilendirdiğini, ayrıca suç duyurusunda bulunduğunu, pazarlamacı şahıs hakkında Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan … nolu soruşturma halen devam ettiğini, davalı şirket bünyesinde “kurumsal teknoloji danışmanı” sıfatı ile çalışan … … ile davalı arasında … Borçlar Kanununun 448 vd. maddeleri kapsamında “pazarlamacılık” ilişkisi bulunduğunu, … …’ın, davalı şirketin müşterilerine mal ve hizmeti doğrudan davalı şirket adına sunduğunu, yetkili temsilci sıfatı ile işlem tesis eden pazarlamacının, tesis ettiği işlemden kaynaklanan sorumluluğun TBK m. 40 gereği pazarlamacının işvereni olan davalı şirkete ait olduğunu, davalı … … … Bil. Hiz. Ltd. Şti.’nin diğer davalı …Ş. bünyesinden ticari faaliyetine devam ettiğini, bu nedenle davacının uğramış olduğu zarardan … A.Ş.’nin de kusursuz olarak müteselsilen ve müştereken sorumlu olduğunu, davacının, rızası dışında pazarlamacı tarafından kendisine satılan ancak teslim edilmeyen cihazın bedelini ödemek zorunda bırakıldığını, davacının uğramış olduğu zarardan davalıların sorumlu olduğunu ve meydana gelen zararın davalılardan tazmini gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin dava, hak ve alacaklarımız saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüyle; davacı müvekkilin yapmış olduğu her ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleriyle ücret-i vekaletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI …Ş. VEKİLİNİN CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE;
Davalı şirketin adresinin İstanbul olduğundan, davanın İstanbul Mahkemelerinde açılması gerektiğini, söz konusu davanın tüketici hukukuna ilişkin olduğundan davanın görevli mahkeme olan Tüketici Mahkemelerinde açılması gerektiğini, davacınnı tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, dava dilekçesinde abonelik işlemlerinin bayi kanalı ile yapıldığını, bayi ile abonelik sözleşmesi düzenlendiğini, davalı şirketin sadece hizmetin kaliteli ve kesintisiz olarak işlemesi ve kendisine yüklenen yükümlülükleri getirmekten sorumlu olduğunu, bayi tarafından abonelik sözleşmesi ya da kampanya taahhütlerinin düzenlenmesi sırasında davacı tarafça ispatlanacak bir kusur bulunması halinde dahi bayinin eyleminin davalı şirket tarafından kendisine verilen yetkinin kullanımı ile ilgili olmadığını, bayinin kişisel kusurunu oluşturduğunu, bayilik alanın kendi ad ve hesabına çalışan bağımsız bir işletmeci olduğunu, bayilerin davalı şirketin istihdam etmiş olduğu kişilerden olmayıp kişisel kusurlarından bizzat sorumlu olduğunu, sorumluluk esasının hukuki işlemlerde söz konusu olduğunu, haksız fiillerden doğan borçlar açısından uygulama olanağının olmadığını, satım, abonelik, tarife değişikliği, kampanyalar gibi işlem ve taleplerin bayi ve abone arasında gerçekleştirildiğini, bayinin kişisel kusurlarından sorumlu olduğunu, müvekkilinin bir ihmali ya da kusurunun olmadığını, kötü niyetli 3. kişilerin suç niteliğinde kasten işlenen eylemlerinin söz konusu olduğunu belirterek öncelikle usule ilişkin itirazlarının kabulünü, talep edilen tazminatın davalı ile illiyet bağıda kurulması mümkün olmadığından haksız ve hukuki dayanağı bulunmayan davanın husumetten ve esastan reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALI … … … VEKİLİNİN CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE;
Dava konusu tazminat talebine dayanak abonelik ve cihaz alımı ile ilgili işlemin, tüketici işlemi olduğunu, davaya bakma görevinin Mersin Nöbetçi Tüketici Mahkemesine ait olduğunu, dava konusu tazminat talebi zamanaşımına uğradığını, tazminat talebine dayanak işlemin, davacı ile dava dışı … … arasında gerçekleştiğini, bu nedenle davalı … … …’a husumet yöneltilmesinin kabul edilemeyeceğini, müvekkili davalı şirketin dava tarihinden önce … … bayiliğinin sona erdiğini, davalı … … …’un … …’un kampanyalarının müşterilere tanıtılması, matbu halde hazırlanmış tipteki sözleşmelerin imzalanması, teslim edilen ürün ve cihazların müşterilere teslimi gibi işlemleri yapmak amacıyla personel çalıştırdığını, çalıştırılan elemanlardan …. TCKN … …’ın da bu alanda hizmet vermek üzere müvekkil şirket tarafından satış temsilcisi olarak çalıştırıldığını ve bu kapsamda, yapılan kampanyalar hakkında tüketicilere bilgilendirme yapma ve başvurularını alma sorumluluğu ve yetkisi verildiğini, dava dışı … …’ın, davalı …Ş. kampanyaları ile ilgili davacı şirket yetkilisi … … ile de görüştüğünü, kampanyalar hakkında bilgilendirme yaparak 24 ay taksitli … 7 32GB … Kampanyası hakkında bilgilendirme yaparak, davacının talebi doğrultusunda 03.05.2017 tarihli sözleşme imzaladıklarını, sözleşme kapsamında … seri numaralı 1 adet … 7 cihazın dava dışı … … tarafından, davacıya teslim edildiğini ve imzasının alındığını, müvekkil şirket kayıtlarında da, davacı ile ilgili sözleşme bu şekilde geçtiğini ve diğer davalı …Ş.’ye de bu şekilde bildirildiğini, bir kısım müşterilerin davalı müvekkil şirketi ve diğer davalı … … A.Ş. müşteri hizmetlerini arayarak, sözleşme kapsamında kampanyalı aldıkları ürünlerin satış temsilcisi tarafından kendilerine teslim edilmediğini bildirdiklerini, yaptıkları araştırmaya göre ürün teslim tutanaklarının satış temsilcisi … … tarafından kampanya müşterisine imzalattırıldığı, ürünlerin tam olarak müşterilere teslim edildiğini ancak … … ile yapılan görüşmede, yaklaşık 10 adet telefonun müşterilere kendisi tarafından eksik teslim edilerek piyasada haricen sattığını, yaptığının hata olduğunu ve müşterilerin zararlarını karşılayacağını belirttiğini, bunun üzerine, … …’ın iş akdinin taraflarınca 31.08.2017 tarihinde haklı sebeple fesih edildiğini ve suç duyurusunda bulunduklarını, davacının imzaladığı sözleşme kapsamında kendisine taahhüt edilen cihazı teslim almadığını kabul edilse dahi, bir kişinin zarara kendisinin kusuru ile sebebiyet vermesi halinde, zarara o kişinin kendisinin katlanması gerektiğini, davacı ile yapılan sözleşme kapsamında satışı yapılan cihazın davacıya teslim edildiğini, edilmemiş olsa bile, davacı tarafından teslim alındığına dair tutanak imzalanarak teslim alındığının kabul edildiğini, davacı tarafından 31.10.2018 tarihli dilekçe ile davalı …Ş. aleyhine açılan davadan feragat edildiğini, haksız yersiz ve gerçeğe aykırı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI :
“1-Davanın, davalı …Ş yönünden FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE; Davalı …Ş. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 1.700-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Davalı …Ş. Yönünden yapılan 3 adet tebligat masrafı olmak üzere toplam 42,00-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, 2-Dava konusuz kaldığı anlaşıldığından konusun kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
DAVALI … … … BLŞM.HİZM.LTD. ŞTİ. VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Dava, İnternet aboneliği nedeniyle davacıdan fazladan tahsil edilen tutarların tahsili isteminden kaynaklanan Tazminat davasına ilişkin olup, davacı asıl sorumlu davalı …Ş. yönünden 31/10/2018 tarihli dilekçesi ile feragat ettiği, davacının asıl sorumlu davalı …Ş. yönünden davadan feragat etmesi nedeniyle müvekkili hakkında davaya devam edemeyeceğini, davaya konu … 7 telefon davacıya teslim edildiği, teslim tutanağı davacı tarafından imzalandığı ve imza inkarında bulunulmadığı, cihazın davacıya teslim edilmemiş olduğunun kabul edilse dahi, kusurun tamamının davacıya ait olduğunu, müvekkili davalı …Ş. nin kurumsal bayliğini yaptığı, kurumsal bayilik sözleşmesi gereğince davalı …Ş. müvekkilinin onayı ve rızasını almadan davacıya 4.920,00.-TL cihaz bedelini ödediği ve müvekkilinin davalı …Ş. nezdindeki hak ve alacaklarından mahsup ettiğini, hüküm altına alınan vekalet ücretinin fahiş olduğu, dava değeri 100,00-TL. olduğu, hüküm altına alınacak vekalet ücretinin dava değerini aşamayacağını, bu nedenlerle usul ve yasaya aykırı mahkeme kararının kaldırılmasına, haksız, yersiz, usul ve yasaya aykırı davanın reddine, davanın açılmasına müvekkili sebebiyet vermediğinden ve davacının kusuru bulunduğundan yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstinaf dilekçesine cevap veren davacı vekili dilekçesinde özetle;
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı ve 13.03.2020 tarihli kararına karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı … … Ltd.Şti vekilinin istinaf taleplerinin reddine, ilk derece mahkeme kararının onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup,
6100 Sayılı HMK’nın 8. Kısmında kanun yolları düzenlenmiş, bu kısmın 1. Bölümünde ise istinaf kanun yolu ayrıntılı olarak açıklanmıştır. HMK’nın 341/2. maddesinde miktar veya değeri 3.000,00.-TL’yi geçmeyen (Karar tarihi itibari ile 5.390,00.-TL) mal varlığı davalarına ilişkin kararların, aynı maddenin 4. fıkrasında ise alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 3.000,00.-TL’yi (karar tarihi itibariyle 5.390,00.-TL) geçmeyen tarafın istinaf yoluna başvuramayacağı düzenlenmiştir.
Davacı tarafça fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle 100,00.-TL’lik miktar bakımından 25.09.2018 tarihinde dava açılmış ve toplam 4.920,00.-TL bedelle kendisine teslim edilmeyen cihaz teslim edilmiş gibi gösterilerek fatura düzenlendiği belirtilmiştir. Yargılama sırasında davalı …’in zararı gidermesi nedeniyle belirtilen davalı bakımından davadan feragat edilmiş diğer davalı … Ltd. Şti. Bakımından ise konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davacı lehine 3.400,00.-TL vekalet ücretine hükmedilmiş ve karar yargılama giderleri yönünden davalı … Ltd. Şti. tarafından istinaf edilmiştir.
Dava değeri dava dilekçesinde 100,00.-TL olarak gösterilmiş yargılama devam ederken bu meblağ ıslah edilmemiştir. Yine davacının toplam zararı 4.920,00.-TL olarak belirlenmiştir.
Mahkemece konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği dava değerinin 100,00.-TL olduğu, bu miktarın daha sonra ıslah ile arttırılmadığı, gerçek zarar miktarının da kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşılmakla belirtilen miktarların karar tarihi itibariyle kesinlik sınırı içerisinde kaldığından, mahkemenin vermiş olduğu karar HMK’nın 341/4 maddesi uyarınca davalı yönünden kesindir bu nedenle karar içeriği hatalı da olsa esasının incelenmesi mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararında Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b(2) maddesi gereğince hükmün düzeltilmesine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İstinaf başvurusunun (kararın kesin olması nedeniyle) HMK’nın 352/1-b maddesi gereğince usulden REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.-TL istinaf karar harcından peşin yatırılan 54,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30.-TL harcın istinaf talebinde bulunan davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliği, harç vb. işlemlerin 6100 Sayılı HMK’nın 359/3 md. uyarınca İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine;
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliği ile karar verildi.
27/04/2022


Başkan

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı