Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/672 E. 2022/1275 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/672
KARAR NO : 2022/1275
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av…
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF YOLUNA
BAŞVURAN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
TALEP KONUSU : Mahkeme Kararının Kaldırılması
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 10/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : …
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas … Karar sayılı hükümüne karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı görevsizlik kararı ile gönderilmekle yapılan esas incelemesinde;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE:
Davacı kurum tarafından davalı hakkında, davacı kuruma olan … sözleşme nolu abonelikten kaynaklanan elektrik borcundan dolayı İskenderun İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalı borçluya tebligatın yapıldığını, davalının borcunu kabul etmeyerek, borca itiraz ettiğini, takibin icra müdürlüğünün kararı ile durdurulduğunu, davalının takibe konu borcunu ödemediğini, dosyayı sürüncemede bırakmak maksadıyla, haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, davalının davacı kurumdan elektrik enerjisini kullandığını bildirerek davanın kabulü ile, davalı borçlunun icra dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE:
Davalının İskenderun İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı (eskisi … E. Ve daha eskisi … E.) dosyasına 27/04/2015 tarihinde itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce takibin durudurulmasına karar verildiğini, alacaklının iş bu davayı ikame tarihinin 25/12/2017 olduğunu, 1 yıllık itirazın iptali davası ikame süresini geçirdiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, davalıya tahakkuk ettirildiği iddia edilen elektrik faturasının, tahakkuk ettiği şebeke tahsis adresinin davalının maliki bulunduğu veya her hangi bir sebeple zilyetliğinde bulunan bir yer olmadığını, davalının, 1987 yılında ekonomik dar boğaza girdiğini ve elektrik aboneliğinin bulunduğu taşınmazı İskenderun İcra Müdürlüğünün gerçekleştirdiği icra satışı ile satıldığını, icra ihale alıcısına bu yeri teslim ettiğini, yaklaşık 30 yıl geçtikten sonra, müvekkilinin karşısına böyle bir borç çıkartılmasının hem iyi niyet açısından hem de yasa gereği uygun olmadığını, açılan davayı kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk Derece Mahkemesince; davacının davasının husumetten reddine karar verilmiştir.
DAVACI VEKİLİNİN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Yerel Mahkemenin vermiş olduğu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını, bu konuda üçlü bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, raporun toplanan delillere ve dosya kapsamına uygun olmadığını, bilirkişinin hesap yapmak yerine davalının borçtan sorumlu olup olmadığı hususunda kanaat bildirmesi ve dava ile ilgisi olmayan güvence bedelinin iade edilmesi yönünde görüş bildirmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının bu borçtan sorumlu olduğunu, aboneliğin davalı adına olduğunu ve aboneliği devam eden şahsın borçtan dolayı sorumluluğunun devam ettiğini, bu hususta pek çok yargıtay kararı bulunduğunu, bildirerek verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLER: İskenderun İcra Dairesinin … sayılı dosyası, … evrakları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, İcra İflas Kanunu 67. Maddesi gereğince itirazın iptali ile inkar tazminatı isteminden ibarettir.
İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. Maddesu gereğince istinaf sebepleri ile re’sen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup,
Abonelik sözleşmesini imzalayan abone, sözleşme sona erinceye kadar tahakkuk edecek olan tüketim bedelinden, dağıtım yapan kuruma karşı sözleşme gereği sorumludur. Hemen belirtmek gerekir ki, burada kullanımın normal ya da kaçak kullanım olmasının da sonuca etkisi bulunmamaktadır. Buna göre, fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan abonenin, sözleşmesi iptal edilmediği sürece, kullanım bedelinden dolayı fiili kullanıcı ile beraber müteselsil sorumludur. Aynı ilkeler HGK’nın 27/04/2011 tarih ve 2011/19-104 E.-239 K.sayılı ilamında da benimsenmiştir.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/2. Maddesine göre, müşterinin perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşmalar kapsamında öngörülen ödemeleri zamanında yapmaması halinde, nihai tüketicilere enerji tedarik eden lisans sahibi şirketlerin bildirimi üzerine, en az 5 iş günü içerisinde dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından elektriği kesilir. Söz konusu durum iki gün içerisinde dağıtım şirketi tarafından ilgili tedarikçiye bildirilir.
İskenderun İcra Dairesinin … takip sayılı dosyasının yapılan incelemesinde, alacaklı … Elektrik Dağıtım A.Ş. Tarafından borçlu … aleyhine elektrik abone numaralı borç sebebine dayalı 40.613,97.-TL. üzerinden başlatılan icra takibinde ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve borçlu vekili tarafından borca, faize ve faiz oranına itiraz edildiği, takibin icra müdürlüğünce durdurulduğu tespit edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davalının, davacı kurumun 01/08/1986 tarihli … abone ve … tesisat numaralı Ticarethane abonesi olduğu, bu aboneliğe ilişkin davacı şirket tarafından davalı adına tahakkuku yapılan elektrik tüketim bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibinin davalı borçlunun itirazı üzerine durdurulduğu, mahkemesince elektrik bedeli tahakkukuna ve takibe dayanak belgelerin celbi ile sayacın bulunduğu mahalde keşif ve bilirkişi incelemesi yapıldığı, fen bilirkişisinin ibraz ettiği rapor içeriğine göre, dava konusu …sayaç numaralı elektrik trafo ve panosunun … 340 parsel sayılı taşınmazda bulunduğu, bu parselin ifraz görerek ikiye ayrıldığı, 1989 yılı öncesine ilişkin tüketim ekstresinin ve herhangi bir faturanın bulunmadığı, taşınmazda mevcut olan … marka … numaralı sayacın endeksinin alınmadığı, davalının abone olduğu dönemlerde sayacın bulunduğu yerin köy statüsünde olması nedeni ile iki ayda bir periyodik endeks okuması yapıldığı ve davaya konu tüketim tespitinde 20/04/2006 ile 24/06/2009 tarihleri arası için 38 ay sonra endeks alındığı, davacının görevi ihmalinin mevcut olduğu, taşınmazın icra yolu ile 12/06/1987 tarihinde satışı ve 1991 yılında yapılan parselasyonu sonucu davalının fiilen elektrik kullanamayacağı, dolayısı ile taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin 12/06/1987 tarihinde zımnen ortadan kalktığı, tüketim bedelinin dava dışı kişiler tarafından ödenmesi gerektiği bildirilmiş ve mahkemesince bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacının davasının husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Davacının, elektrik tüketim bedeline esas faturaların uzun bir süre ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği elektriği kesmesi gerekirken, emredici hükme aykırı davranarak elektriği kesmemesi davacı açısından müterafik kusur teşkil etmektedir. Ancak; bu kusur, tüketilen enerji bedelinin aslından davalının sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Olsa olsa abonenin normal tüketim bedeli dışında, gecikme zammından en fazla yasal faize kadar indirim gerektirir.
İlk Derece Mahkemesince, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddesi ve abonelik sözleşmesi uyarınca elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenmesi, elektriğin kesilmesi gereken tarihten önceki tüketim yönünden faiz dahil borcun tamamının hesap edilmesi, bu tarihten sonraki dönem için ise, davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceği ve bunun da ancak davalı için gecikme zammından indirim sağlayacağı (abonelik sözleşmesinde gecikme zammının alınacağına dair hüküm var ise), bu indirimin de en fazla yasal faize kadar olacağı gözetilerek, davacı kurumun davalıdan isteyebileceği gerçek alacak miktarının duraksamasız belirlenmesini teminen dosyanın önceki bilirkişiye tevdii ile denetimine elverişli ek rapor alınarak, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
Açıklanan nedenlerle; eksik inceleme ile karar verilmiş olması nedeniyle davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile kararın Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-a(6) maddesi gereğince kaldırılmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜ İLE; İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas … Karar sayılı hükmünün KALDIRILMASINA,
2-İlk Derece Mahkemesince gerekçede belirtilen eksiklikler giderilerek davanın görülüp, yeni bir karar verilmesi için dosyanın mahal mahkemesine iadesine,
3-İstinaf başvurusu sırasında peşin alınan 54,40.-TL. istinaf karar harcının talep halinde istinaf talebinde bulunana iadesine,
4-İstinaf talebi sırasında alınan İstinaf başvuru harcı ve diğer istinaf giderlerinin yargılama masrafı olarak İlk Derece Mahkemesince değerlendirilmesine,
5-İstinaf Kararın tebliği ve diğer usulî işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 10/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Başkan

E-imzalı


Üye

E-imzalı

Üye

E-imzalı

Katip

E-imzalı